Tek kazanan aracılar, "Çiftçiden 1'e al, vatandaşa 4'e sat!"
Gıda ürünlerinin tarladan sofraya gelene kadar nasıl fahiş zamlandığını ortaya koyan son tabloyu Türkiye Ziraat Odaları Birliği yayımladı. Fahiş artışta en dikkat çeken ürünler ise limon ve patates. Her iki ürünün fiyatı, tarladan sofraya gelene kadar 4 kat artarken, portakal 3.7 kat, havuç ise 3.4 kat artıyor. Komisyoncuları zengin eden sisteme karşı devlet denetiminde "taban ve tavan" fiyat uygulanması gerektiği belirtiliyor.
Gıda fiyatları cep yakmaya devam ederken; Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin yayımladığı son rapordan yansıyanlar ise gıda sektöründeki rantçı çarkı bir kez daha gözler önüne serdi. Çiftçilerin 10, 15 liraya ürettiği ürünler, tarladan sofraya gelene kadar yüzde 300 zamlanırken, aracılardan kaynaklanan fahiş artışın önüne bir türlü geçilememesi tepkilere neden oluyor. "Tarla-Sofra" fiyat farkına ilişkin en çarpıcı ürünlerin başında limon geliyor. Üreticide bir kilogramı 7 lira 33 kuruş olan limon, halde 20 liraya, pazarda 25 liraya, markette ise 30 liraya satışa sunuluyor. Üreticinin 4 lira 42 kuruşa sattığı bir kilogram patates ise halde 12 liraya, pazarda 17 liraya, markette ise 17 liraya satışa çıkartılıyor. Akdeniz Bölgesindeki üreticilerin 10 liraya sattıkları portakal ise halde 28 liraya, pazarda 32 lira 50 kuruşa, markette ise 37 liraya etiketleniyor.
İKİYE KATLANIYOR
Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin listesi uzayıp giderken, fahiş fiyat listesindeki çarpıcı örneklerden birini de Antep fıstığına oluşturuyor. Üreticinin 240 liraya sattığı bir kilogram Antep fıstığı, pazar ve marketlerde 658 liradan satışa sunuluyor. Üreticilerden bir kilogramı 41 liraya alınan pirinç ise pazar ve marketlerde 70 liraya pazarlanıyor. Et fiyatlarında da tablo benzer Besicinin bir kilogramını 353 liraya sattığı dana eti, marketlerde 583 lira, kasaplarda ise 700 liradan satışa sunuluyor.
SADECE BİR ÜRÜN
Tarladan, sofraya uzanan gıda fiyat tablosunu yorumlayan Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar ise 2024 yılında markette takip edilen 41 ürünün 40’ında fiyat artışı, sadece bir üründe fiyat azalışı olduğunu söylerken , "2024 yılında, fiyatı en fazla artan ürün markette beyaz lahana, üreticide mandalina, fiyatı en fazla düşen ürün markette ve üreticide patates oldu. Geçen yıla göre bu yıl markette en fazla fiyat artışı yüzde 179.1 ile beyaz lahana da görüldü. Beyaz lahanadaki fiyat artışını, yüzde 135 ile mandalina, yüzde 115.2 ile patlıcan ve pırasa, yüzde 98.5 ile limon izledi" dedi.
İSTİKRARSIZLIK NEDENİ
Gıda fiyatlarında son 3 yıldır süren fahiş artış eğrisinin nedenlerini anlatan İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefer Şener ise "Gıda fiyatlarındaki artışın birinci nedeni taşımacılık maliyetleri ve arz tarafındaki eksiklik. Doğru zamanda yeterli üretim yapılmaması fiyat istikrarsızlığına neden oluyor. En önemli sorunların başında ise taşımacılıkta yaşanan kayıplar geliyor. Özellikle meyve ve sebze lojistiği açık kamyon kasalarında gerçekleştirilirken, ciddi kayıplara neden oluyor. Soğuk zincir sistemimiz de yeterli değil" ifadelerini kullandı.
HAL YASASI GEREKİR
Prof. Dr. Şener, perakendecilikten kaynaklanan sorunlara da dikkat çekerken, şu uyarıları sıraladı. "Bir türlü hayata geçmeyen perakende ve hal yasası gündeme alınmıyor. Gıda üretim, nakliye ve satış şartlarında köklü değişim yapılırsa enflasyonun önüne geçilir. Devlet, bazı tarım ürünlerinde devlet taban ve tavan fiyatı koyabilir. Fındık, çay ve buğdayda bu yapılıyor. Uygulama diğer ürünler için de düşünülebilir."
AĞIR YAPTIRIM ŞART
Prof. Dr. Şener, aracı, toptancı ve hal kısmı için mutlaka yeni düzenleme yapılması gerektiğinni de altını çizerken, "Diğer taraftan mutlaka zincir market alımları denetlenmeli. Bu marketler kanalıyla yapılan alımlar ele alınmalı. Mutlaka üretim ve arz tarafında başta sözleşmeli tarım olmak üzere yeni düzenlemeler gündeme gelmeli. Özellikle de organik adı altında satılan ürünlerdeki suistimaller ağır yaptırımlara tabi olmalıdır" diye konuştu.
Kaynak: Web Özel