Destan yazan subaylar, TMT'yi onlar kurdu

KKTC TSK Türk Silahlı Kuvvetleri Gündem haberleri Rauf Denktaş Dünya haberleri Kıbrıs Türkiye İstihbarat Yaşam Haberleri ÖZEL HABERLER
Destan yazan subaylar, TMT'yi onlar kurdu

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50.yılı, hem Türkiye hem de 'Yavru Vatan'da coşkuyla kutlanıyor. 'Kıbrıs Türk'ünün kurtuluşuna giden yolda, Türk Mukavemet Teşkilatı kritik rol oynarken, Türkiye'den adaya giden subay ve istihbaratçı kadro ise Rumlar'a karşı destan yazmıştı.

Kıbrıs Barış Harekatının 50.yılında arşivlerde kalan destansı hikayeler "zafere" ışık tutuyor. Kıbrıslı Türklerin; Rum mezaliminden kurtulduğu süreçte en önemli görevler ise Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) tarafından yürütüldü. Hem TMT'nin kuruluşu hem de Kıbrıslı Türkleri direnişine geçirmekle görevli isimlerin başında ise merhum General Daniş Karabelen, merhum Emekli Albay İsmail Tansu ile emekli Korgeneral Engin Alan geliyor. Üç isim de Barış Harekatı öncesi Türkiye için adeta can simidi olmuştu.

MİMARI DANİŞ KARABELEN

Bordo Bereliler'in yetiştiği Özel Kuvvetler Komutanlığı, 1952'de 'Seferberlik Tetkik Kurulu' adıyla hayata geçirilirken, sonraki dönemde Özel Harp Dairesi adını almıştı. Türkiye'nin en kritik güvenlik biriminin mimarı Tümgeneral Daniş Karabelen'di. Cumhuriyet'in ilk yıllarında Atatürk'ün gizli muhafızlarından biri olan Karabelen, aynı zamanda Kıbrıs'taki yeraltı direniş örgütü TMT'nin de mimarıydı.

Destan yazan subaylar, TMT'yi onlar kurdu - Resim : 1
TMT mücahitleri, TSK ile birlikte zafere giden yolda büyük bir mücadele vermişti. 

BEYİN TAKIMI  

EOKA'nın, 1950'nin başından itibaren adada Türk katliamlarına girişmesi; Türk Genelkurmayı'nın yanı sıra başbakan Menderes ve Dışişleri Bakanı Zorlu'yu harekete geçirdi. Seferberlik Tetkik Kurulunda Daniş Karabelen, Kenan Çoygün, Rıza Vuruşkan, İsmail Tansu, Hilmi Mertkan gibi askerleri çalışmalara başlamıştı. Türk Mukavemet Teşkilatı'nın kurulmasına öncülük eden subay kadrosu, Kıbrıs Türk'ünün kurtuluşuna giden fişeği ateşliyordu.

BALIKÇI TEKNESİ İLE SEVKİYAT

Özel Harp Dairesi'nden birçok subay, TMT'nin yapılandırılması için gizli yollardan Kıbrıs'a gönderildi. Rıza Vuruşkan banka müfettişi kimliği ile adaya yollanırken, TMT'yi örgütlüyordu. Rıza Vuruşkan'ın yanı sıra İsmail Tansu da TMT'nin örgütlenmesinde roller üstlendi. Daniş Karabelen'in kızı Özcan Atamert ise 2018'de yaptığımız görüşmede şunları anlatmıştı:

"İsmail Tansu, TMT'de kritik görev alanlardan biriydi. Ancak Daniş Karabelen'in sağ kolu bence Rıza Vuruşkan'dı. Babam, Vuruşkan'a herkesten çok güvenirdi. Özel Harp Dairesi ve sonrasında TMT'nin yapılandırıldığı yıllarda, babam annemi de alıp sürekli Mersin'e giderdi. Biz neden başka bir yere gitmediklerini merak ettikçe babam konuyu kapatırdı. Sonradan Taşucu sahilinden Bereket adlı balıkçı teknesiyle TMT'ye silah sevkiyatı yaptıklarını öğrendik. Bereket teknesinin kaptanı Sarıyer'de oturuyordu. Babam öldükten sonra ziyaretime gelmişti." 

İSMAİL TANSU HAZIRLADI 

Zafere giden yolda en önemli adımlardan biri de Kıbrıs İstirdat Projesinin (KİP) hayata geçirilmesiydi.  Proje, Kıbrıs'ı kurtarmak için dönemin Lojistik Şube Müdürü Binbaşı İsmail Tansu tarafından hazırlandı. Tansu, kurmay subaylardan oluşan bir çalışma grubu oluşturdu. Personel ve harekâttan Binbaşı Ahmet Görmez, eğitimden Yüzbaşı Bedri Esen, ikmalden Yüzbaşı Cemal Birer ile Yüzbaşı Recep Atasü, haberleşmeden Yüzbaşı Halil Pamukoğlu sorumluydu. 

Destan yazan subaylar, TMT'yi onlar kurdu - Resim : 2
TMT armasında Bozkurt sembolü de bulunuyordu. 

ENGİN ALAN 'ERENKÖY'DE

Kıbrıs Barış Harekatı öncesi TMT saflarında çalışmalar yürüen subaylardan biri de emekli Korgeneral Engin Alan'dı. Adada görev yaptığı yıllarda kendi ismi yerine babasının adı Kazım'ı kullanan Alan, 1973 yılının eylül ayında TMT’de görev yapmak üzere Kıbrıs’a gönderilmişti.  Engin Alan, Erenköy direnişinde hayati rol üstlendi. Abluka altındaki kente, deniz yoluyla yapılan cephane ikmalini Alan ve ekibi sağlıyordu. Alan; yaşadıklarını yıllar sonra şöyle anlatacaktı: "Harekâttan birkaç ay sonra maceralı ve sıkıntılı bir deniz geçişi ile önce Yeşilırmak’a, oradan da Lefkoşa’ya gittim. 13 Şubat 1975 günü rahmetli Rauf Denktaş 'Kıbrıs Türk Federe Devleti'ni ilan ettiğinde, Lefkoşa’daydım. 15 gün sonra Türkiye’ye döndüm. Ayrılmadan vedalaştık. Gösterdiğimiz mücadele, azim ve kararlılık için teşekkür etti."

[email protected] 

Kaynak: Web Özel