Bu örümceğin zehri erkeklerdeki sertleşme sorununa çare olabilir!
Tiksindirici görüntüsü, kıllı bacakları ve 15 santimlik boyuyla birçok insanı korkutabilecek olan zehirli muz örümceğinin aslında insanoğlu için büyük bir nimet olabileceğiniz hiç düşünmüş müydünüz? Brezilyalı bilim insanları düşündü... İşte detaylar...
Vakıfta çalışan bir biyolog, bu örümceklerden birini forsepsle nazikçe kavrıyor ve kurbanlarını ısırdığı bir tür kanca olan kıskaçlarını uyararak birkaç damla zehir çıkarıyor.
Zehir örnekleri daha sonra Minas Gerais Federal Üniversitesindeki (UFMG) bir laboratuvara gönderiliyor.
UFMG araştırmacısı Maria Elena de Lima, “Zehir sadece priapizme neden olan moleküllerin özelliklerini öğrenmek için kullanılıyor. Biz çok daha basit ve daha az toksik olan sentetik bir molekül elde ettik” dedi.
Bu yeni molekülün patenti, sertleşme sorununu gidermek için tasarlanmış bir jel pazarlamayı planlayan ilaç şirketi Biozeus tarafından satın alındı.
Maria Elena de Lima, sertleşme istendiğinde penise sürülen bu tür bir merhem ile etkilerin birkaç dakika içinde hissedilebileceğini söylüyor.
Lima’ya göre, bu araştırma prostat kanseriyle mücadelede de faydalı olabilir, çünkü "birçok erkek kanser durumunda radikal prostatektomi (prostat bezinin alınması) yaptırmayı reddediyor, çünkü bu bezin alınması sertleşme sorunlarına yol açıyor.”
Bu bozukluklar, prostat bezinin alınmasını takiben sertleşmeyi sağlayan sinirlerin hasar görmesinden kaynaklanıyor.
Maria Elena de Lima, muz örümceğinin zehrinden esinlenen molekül, damarların genişlemesine yardımcı olduğu için sertleşme için gerekli olan nitrik oksit üretimini aktive ettiğini ve sinirler tarafından üretilebildiği gibi jelin etki ettiği diğer hücreler tarafından da üretilebildiğini belirtiyor.
Sağlık yetkilileri tarafından onaylanması için gereken üç aşamalı testin ikincisinin kısa süre içinde başlaması bekleniyor. Test, prostatı alınmış hastalar ve diğer gönüllüler üzerindeki etkileri ölçmeye yarayacak.
Lima, "İnsanlar hayvanları, hatta zehirli olanları bile öldürmememiz gerektiğini anlamalı, çünkü onlar henüz bilinmeyen moleküllerden oluşan bir kütüphane gibidir" dedi.
SIRADAKİ GALERİ
Kaynak: Ajans Bizim