Trad Wives akımı yayılıyor, Kadın kimliği tehlikede mi?

ABD İngiltere Dünya haberleri ÖZEL HABERLER Gündem haberleri Yaşam Haberleri Dünya Kadınlar Günü Kadın erkek ilişkileri Kadına yönelik şiddet kadın cinayeti Instagram TikTok Donald Trump Türkiye
Trad Wives akımı yayılıyor, Kadın kimliği tehlikede mi?

ABD ve İngiltere'de geleneksel ev kadınları anlamına gelen 'Trad Wives' akımı hızla büyüyor. Sosyal medyada yayılan akımda "Kadının yeri evi ve eşinin yanıdır” ya da “kadının görevi anneliktir” söylemleri kullanılıyor. Uzmanlara göre yeni akım kadın kimliği, güvenliği ve özgürlüğü için tehlikeli.

Amerikan ve İngiliz toplumlarındaki yeni tartışmanın adı 'Trad Wives.' Geleneksel ev kadını akımı Batı dünyasında 1960'larda zirveye varan karşı kültür devrimi (Hippi Kuşağı) öncesindeki dönemin yeniden canlandırılması olarak kabul edilmekte. Geleneksel ev kadınları anlamına gelen 'Traditional Wives'ın kısaltması olan 'Trad Wives' akımında kadının evde, iş hayatında, toplumsal yaşamda ve cinsel kimliğinde geleneksel ataerkil normlar içinde yaşadığı dönemin yüceltilmesi savunuluyor. İlk kez 2018 yılında ABD'de ortaya çıkan akım günümüzde Avrupa'da da etkisini arttırıyor. Trad Wives akımı feminist kadın hakları dernekleri tarafından bazen eleştiriliyor bazen de övülüyor.

Trad Wives akımı yayılıyor, Kadın kimliği tehlikede mi? - Resim : 1
Uzmanlar geleneksel ev kadını akımı dolayısıyla Batı'da erkekler tarafından kadına uygulanan şiddetin artabileceğine dikkat çekiyorlar.

YOĞUN ELEŞTİRİ GELİYOR

Instagram ve TikTok gibi sosyal mecralarda feminizm karşıtı influencerlar tarafından popüler hale getirilen akımdaki kadınlar evlerinde geleneksel mutfak kıyafetleri içinde yemek ve temizlik yapan, çocuğuna bakan ya da çocuğunu okula götüren kadın görselleri paylaşıyorlar. “Kadının yeri evidir” ya da “Kadın erkeğine itaat etmelidir” gibi söylemleri de sık sık paylaşan kadınlar Batı dünyasında ciddi şekilde eleştiriliyorlar. Uzmanlar geleneksel ev kadını akımı dolayısıyla Batı'da erkekler tarafından kadına uygulanan şiddetin artabileceğine dikkat çekiyorlar.

IRKÇILAR MI?

ABD'de Virginia Eyaleti'nde yaşayan influencer Estee Williams kadınların cinselliğini kocaları için saklamaları gerektiğini iddia ederken İngiliz influencer Alena Kate Pettitt ise sosyal mecradan takipçilerine kadınların sık sık aşk ilişkileri yaşayarak ruhsal tükenmişliğe itildiğini anlatıyor. Influencerlar içinde “çok sayıda beyaz ırktan bebek yapın” diyenler bile bulunuyor. Fransa'da ise aşırı sağcı gençlerin sözcülerinden Thais d’Escufon gibi isimler de bu akıma destek veriyorlar.

TRUMP DESTEKÇİLERİ

USA Today'in haberine göre ise Trad Wives akımındaki kadınların büyük bölümü Hıristiyan Muhafazakar kitleleri temsil ediyorlar. Yalnızca ABD'de 187 milyon izlenme oranına sahip olan akımdaki influencer isimler çoğunlukla Donald Trump'ı destekliyorlar. Geleneksel kadın akımındakiler “özgür kadın” ifadesinin “toplumu ve kadını dejenere ettiğini” de iddia ediyorlar. ABD'nin ünlü kadın life & style yazarlarından Jo Piazza ise akımın içindeki kadınların gerçek geleneksel kadın değerlerini özümsemediklerini ve televizyonun sunduğu ideali benimsediklerini iddia ediyor.

Trad Wives akımı yayılıyor, Kadın kimliği tehlikede mi? - Resim : 2
Estee Williams (fotoğrafta) gibi Trad Wives akımının önde gelen isimlerinin kadınları kutuplaştırdığına dikkat çekiliyor.

KADINLAR KUTUPLAŞIYOR

Amerikan Forbes dergisi ise Trad Wives akımındaki bir başka tehlikeye dikkat çekiyor. Forbes'a konuşan uzmanlar toplumda anne olmayan ve evlenmeyen genç kadınların marjinal aşırı sağcı akım dolayısıyla birçok güney eyaletinde dışlanmaya başladığını vurguluyorlar. Uzmanlar ayrıca kadının kişiliği, tercihleri ve özgürlüğünün bu akımda dışlandığının da altını çizmekteler. Akımın perde arkasında beyaz ırktan olmayan ya da Cumhuriyetçi olmayan insanları da dışladığını ifade eden uzmanlara göre aşırı sağcı partiler de bu akımı kendi oy potansiyelleri için kullanıyorlar.

EŞİTSİZLİK ARTAR

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim ise geleneksel ev kadını yaklaşımının toplumsal cinsiyet eşitsizliğini arttıracağının altını çizerek şu açıklamalarda bulundu:

“Her kadın kendi hayatında bireysel mücadele yürütüyor ve çözüm için farklı perspektiflere sahip ancak bizim ve Birleşmiş Milletler'in verilerine göre kadınlar en çok en yakınındaki erkekler tarafından evlerinde öldürülüyor. Kadınlar artık hayatları hakkındaki karaları kendi verdikleri ve daha çok sorguladıkları için şiddet artıyor. ABD ve İngiltere'deki geleneksel aile ve ev kadını akımı Türkiye'de yok ancak örneğin erkek hakları grupları var. Kadınlar sokağa çıkacaksa pembe metrobüs kullanmalı ve araç evine kadar bırakmalı diyen insanlar... Bu düşünce de Batı'daki akımda gördüğümüz aynı muhafazakar bakış açısından besleniyor. Bu bakış açısı toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirme riski de taşıyor.”

[email protected]

 

Kaynak: Web Özel