Tom Clancy bütün bunları nasıl bildi? 11 Eylül, Rusya-Ukrayna, Tayvan Boğazı...

Bugün dünyanın içinde bulunduğu durumu bundan üç yıl önce tahmin etmek zordu. Ne Rusya’nın Ukrayna’yı işgal edeceğini ne de dünyayı eve hapsedecek bir salgın ihtimali kimse tarafından yüksek sesle dillendirilmiyordu. Sanki bir polisiye romanın içinde gibiyiz. İşi diplomatik kurgu metinleri yazmak olan ABD’li yazar Tom Clancy yaşasaydı, gördüklerinin hiçbiri ona sürpriz gibi gelmeyebilirdi.

2013 yılında hayata gözlerini yuman bu yazar 17 kitap sığdırdığı kariyeri boyunca, dünya savaşları, nükleer krizler, CIA ajanlarının Avrupa’da cirit atması gibi pek çok konuyu romanlarında işledi. Bu romanlar o kadar başarılı oldu ki Fransız oyun devi Ubisoft milyonlarca dolar karşılığında Clancy’nin romanlarını oyunlaştırmak için lisans anlaşması yaptı. Tom Clancy’s Rainbow Six ve Splinter Cell oyun dünyasının kült eserleri arasında kabul ediliyor.

Peki romanlarında nasıl bir Avrupa tasvir ediyordu? Bir tanesine göz atalım: “Rusya önümüzdeki birkaç hafta içinde Ukrayna’yı işgal edecek” dedi Brikov. Ve devam etti: “Eğer Batı onlara karşı çıkmazsa, Dinyeper’in öbür tarafına doğru ilerleyecekler. Polonya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Bulgaristan ve Romanya düşecek diğer domino taşları olur.”

Medvedev'in Ukrayna karşısındaki pozisyonu ne?Dünya

VORONİN ESTONYA'DA BOZGUNA UĞRAYINCA...

Clancy, 2013 yılında piyasaya çıkan Command Authority isimli kitabında Kırım’ın işgaline değiniyordu. Kitapta Rus lider Voronin, Estonya’ya saldırısı NATO tarafından püskürtülünce Ukrayna’yı işgal etmeye karar veriyordu. Voronin’in asıl amacı ise Sovyetler Birliği’nin eski sınırlarını geri kazanmaktı.

Bazı uzmanlara göre Clancy romanı yazarken Putin’i çok iyi tahlil etmiş. Putin 2007 Münih Güvenlik Konferansı’nda NATO’ya bazı konularda açık sinyaller vermişti.

PAKİSTAN'DA ARANAN ÖRGÜT LİDERİ

Clancy 2010 yılında yazdığı Dead or Alive (Ölü ya da Diri) isimli romanında ise kurgu bir kahraman olarak radikal İslamcı bir terör örgütü lideri Saif Rahman Yasin’i yaratmıştı. Yasin örgütünü ABD’nin nükleer atık çöplüğü olarak da bilinen Nevada Çölü’nde bir yer altı tünelinden yönetiyordu. Örgütün liderinin ası amacı ise ABD’deki sulara nükleer atık bulaştırmaktı. Yasin’i arayan gizli servis elemanları ise Pakistan üzerinde yoğunlaşmıştı.

11 Eylül 2001’de düzenlenen İkiz Kuleler ve Pentagon saldırısını üstlenen El-Kaide terör örgütünün lideri Usame bin Ladin de Pakistan’da ABD tarafından ölü olarak ele geçirilmişti.

HER ZAMAN 'ÜSTÜN' AMERİKALILAR

Clancy’nin romanlarındaki Amerikalı yetkililerin her zaman ‘ahlaki olarak üstün’ ve idealist bir bakış açıları olduğunun da altını çizmek gerek. Bu yetkililer kitaplarda her zaman Ruslar, Çinliler, Japonlar, İslamcılar ve uyuşturucu çeteleriyle mücadele ediyor dense yeri.

‘Danger Zone’ (Tehlike Bölgesi) isimli başka bir kitabında ise Tayvan’ın Çin tarafından işgal edildiğini ve Güney Denizi’nde yaşanan gelişmeler sebebiyle, dünyanın yeni bir topyekûn savaşın eşiğine geldiğini anlatıyordu. Bugünlerde Tayvan Boğazı’nda Çin ve ABD’nin arasının son derece gergin olduğunu anımsatmakta fayda var.

ABD KONGRESİ'NE UÇAK

Clancy, ‘In Debt of Honor’ (Haysiyet borcu içinde) isimli kitabında Japon bir pilotun, Boeing 747’yi ABD Kongre binasına doğru sürdüğünü kaleme almıştı. 11 Eylül’de El-Kaide Virginia’da bulunan Pentagon binasını hedef aldı. Clancy kitapta Kongre binasına uçak çarpması sahnesini kaleme almadan önce hava kuvvetlerinden üst düzey bir yetkiliye danıştığını, yetkilinin daha önce böyle bir ihtimali düşünmediklerini söylediğini aktarıyordu.

Clancy’nin yarattığı karakterlerden olan Jack Ryan isimli CIA analisti, pek çok filme konu oldu. Ryan’ı Harrison Ford da canlandırırken, karakterin dizisi de çekildi. Clancy 2002 yılında romanlarını nasıl yazdığına ilişkin şu açıklamayı yapıyordu:

Gerçek dünyaya dikkat ediyorum. Gerçekleri değerlendiriyorum. Bu işlerle ilgilenen insanlara yazdıklarımın gerçek olup olmayabileceğini danışıyorum. Onlar da ‘bunlar gerçek olabilir’ diyor.

Kaynaklar: Die Welt, Time

Kaynak: Web Özel