Türkiye de risk altında! ABD seçimlerinde siber skandal
ABD’de gerçekleşecek başkanlık seçimleri öncesi siber casusluk iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Çin bağlantılı 'hackerlar'ın ABD'li siyasilerin telefon görüşmelerini dinlediği ve siber manipülasyonlarda bulunduğu ortaya çıkarken, gözler Türkiye’ye yönelik olası dijital ve siber saldırı risklerine çevrildi.
Dünyanın gözü, 5 Kasım’da ABD’de gerçekleşecek başkanlık seçimlerinde. Ülkede kimin iktidara geleceği merak edilirken, 'Salt Typhoon' adlı hacker grubunun başkanlık seçimleri öncesi casusluk faaliyetleri yürüttüğü iddiası gündeme bomba gibi düştü. Çin derin devletine yakın olduğu iddia edilen hacker grubunun Cumhuriyetçilerin başkan adayı Donald Trump'ın adı açıklanmayan kampanya danışmanı dahil olmak üzere; pek çok siyasi figürü dinlediği ve dijital ayak izi sürdüğü belirtildi. Söz konusu Çin hacker grubunun siyasi figürlerin kısa mesajları dahil şifrelenmemiş bütün iletişim bilgilerine de erişebildiği iddialar arasında bulunuyor. Ülke seçimlere giderken, korsanlarca yapıldığı belirtilen sızmanın kapsamı ve uzun vadeli ulusal güvenliğe yönelik potansiyel tehdit konusunda endişelere neden olurken akıllara, 'Türkiye için siber ve dijital riskler neler' sorusunu getirdi.
"SEÇİM YENİLENEBİLİR"
Konuyla ilgili 'haberglobal.com.tr'ye konuşan Bilişim Uzmanı Osman Demircan, ortaya çıkan durumun ABD adına ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturduğunu belirterek şunları söyledi: "2020 yılında kurulan Salt Typhoon özellikle ağ trafiği izleme ve ele geçirme konusunda ciddi bir tehdit aktörü olacağı belliydi. Telefonların ses iletiminin de bir ağ içerisinden geçtiği göz önünde bulundurulduğunda ABD'li siyasilerin telefon görüşmelerinin dinlendiği iddiası çokta gerçek dışı görünmüyor. Eğer bu iddialar gerçekse ABD' de seçim sürecinde potansiyel olarak hissedilen derin etkiler yaratması çok olası ve seçim güvenliği konusunda ciddi anlamda endişeler yaratacaktır. Hackleme ve dinleme ispatlanırsa, seçimin yenilenmesi gündeme gelebilir."
YERLİ TEKNOLOJİNİN ÖNEMİ
"Türkiye için olan riskler hakkında da bilgi veren Demircan, "Özellikle diplomatik ve askeri iletişimde konuşulanların sızması Türkiye'nin iç güvenliği, savunma planları konusunda ciddi bir açık oluşmasına neden olacaktır. Dinleme yolu ile elde edilen verilen, kötü niyetli kullanımı, modifiye edilerek, sosyal medyada manipüle edilmesi söz konusu olabilir. Türkiye özellikle askeri ve stratejik iletişimde ASELSAN gibi bir teknoloji devinin yerli ve milli iletişim çözümlerini kullanıyor olması güvenlik açısından önemli. Telsiz iletişimleri, bizim geliştirdiğimiz teknoloji ve kriptoloji ile güven içerisinde gerçekleşiyor."
PARANIN PEŞİNDELER
Müjdat Yumak (Yapay Zeka ve Robotik Teknolojiler Uzmanı)
"Hacker grupları, seçilecek olan başkanın özel bilgilerini ele geçirerek, şantaj amaçlı kullanmak isteyecektir. Bu bir casusluk faaliyetidir. İsrail'de bundan 6,7 yıl önce çok büyük bir dinleme tesisi kurdu. İran, Türkiye, Mısır, Azerbaycan ve bölgedeki diğer devletlerin başbakanlarını, bakanlarını dinlemeye çalışıyorlar. Dünyada şu an en değerli şey bilgi. Bilgiye sahip olan da bunu istediği gibi kullanıyor. Türkiye’nin; genetik alanında, ilaç sektöründe, tarımda ve hayvancılıkta en önemlisi de eğitim alanında en ileri seviyede olması lazım. Siber güvenlik sadece elektronik cihazları değil her alanı kapsar."
YERLİ AĞLAR ARTMALI
Prof. Dr. Erdal Çayırcı (Emekli NATO Müşterek Harp Merkezi Bilgisayar Destekli Tatbikat Destek Şube Uzmanı)
"Avrupa’da manipüle hizmetleri veren çok sayıda Rus firma ve grup var. Bu gruplar, sizin için toplulukların düşüncelerini manipüle ederken, sahte hesaplar yaratıp algı oluşturuyorlar. ABD'de ortaya çıkan riskler, bizim ülkemiz için de geçerli olabilir. Önlem noktasında bireysel uzayımızı kontrol altına alacağız. Maalesef siber ajanlığın halen Türkiye’de çok kavranmadığını görüyorum. Yerli güvenlik ağlarının sayısı arttırılmalı."
Kaynak: Web Özel