Zürafa Adası'nda petrol krizi mi?

Kuzey Ege'deki Zürafa kayalıkları çevresinde Türkiye tarafından geçtiğimiz günlerde açıklanan NOTAM'ın ardından Türk Donanması bölgede bir tatbikat gerçekleştirdi. Lozan'a göre 3 millik kıta sahanlığı içerisinde Türkiye'ye ait bir adacık olan Zürafa kayalıkları üzerinde hak iddia eden Yunanistan ise tatbikatı 'egemenlik hakları'na yönelik bir meydan okuma olarak değerlendirdi. Yunan medyasında yer alan; Türkiye'nin söz konusu tatbikatta Rusya'dan alınan S-400 sistemini deneyeceği yönünde iddialar da ülkede ses getirmişti.

'PETROL ZENGİNİ ZÜRAFA ADASI'

Yunan meclisinde, Yunan Çözümü Partisi lideri Kriyakos Velapulos, kürsüde Türkiye'nin NOTAM'ını göstererek, Yunan hükümetine “Petrolü Türkiye'ye mi vereceksiniz” diye sordu. Velapulos, “Türklerin S-400'ü petrol zengini Zürafa'da test edeceği yönündeki iddialar doğruysa siyasi liderlerin acil bir toplantı yapması gerek” dedi. Yunan milletvekili Dimitris Natsios da meclis kürsüsünde Miçotakis hükümetini, Türkiye'nin NOTAM'ına tepkisiz kalmakla suçlayarak “Yoksa petrolü Türklere vermeyi mi düşünüyorsunuz” dedi.

İLK KEŞİF 1800'LERDE YAPILDI

Zürafa kayalıkları çevresinde zengin petrol yatakları olduğu yönündeki iddiaların tarihi çok eskiye dayanıyor. Sosyal medyada, jeopolitik alanında makale ve çevirilere yer veren “Hermes/Jeopolitik” hesabının aktardığına göre Yunan akademisyen ve doktor Nikalaos Fardis, Zürafa kayalıkları çevresinde petrol olabileceği yönündeki bilgilere 1897 yılında yayınladığı bir çalışmada yer vermişti.

KESKİN BİR PETROL KOKUSU

Semadirek Adası'nda doğan Fardis, 1874 yılında bir gemide seyahat ederken deniz yüzeyindeki yağlı tabakayı kendi gözleriyle gördüğünü belirtiyor. Fardis, “Denizin sakin zamanlarında, çevredeki sularda yüzen, keskin bir petrol kokusu yayan sıvı, yağlı bir madde görülebilir” diye de ekliyor. Aynı kaynak, Yunanistan'ın 1984 yılında Enerji Bakanı olan Evangelos Koulombis'in de bölgedeki petrol kaynaklarıyla ilgili bir çalışma yaptığını belirtiyor.

DONANMA 1987'DE MÜDAHALE ETTİ

Kuzey Ege'de, Zürafa kayalıklarını da içerisine alacak şekilde Semadirek açıklarından Taşoz Adası'na uzanan bölgede Yunanistan'ın sürdürdüğü petrol sondajları öteden beri iki ülke arasında soruna neden oluyor. Yunanistan 1987 yılında bölgede petrol sondaj çalışmalarına başlamış, o dönemde Türkiye'nin, Milli Güvenlik Kurulu imzasıyla yaptığı açıklama üzerine sondaja son verilmişti. Hemen ardından Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'na aynı bölgede sondaj yapma yetkisi verilirken, Türk donanması da Taşoz açıklarına gönderilince Atina yöntemi petrol aramaya devam etmeyeceğini duyurmuştu.

ATİNA ANLAŞMALARI İHLAL ETTİ

1976 tarihli Bern Anlaşması'na göre, Yunanistan'ın kendi karasuları dışında enerji sondajı yapması yasak. Türk-Yunan ilişkileri tarihine '1987 Kıta Sahanlığı Bunalımı' olarak geçen olaylar dizisinde iki ülke savaşın eşiğine gelmiş, dönemin başbakanı Andreas Papandreu Türkiye'yi savaşla tehdit etmişti. Bölgenin zengin petrol kaynaklarına sahip olduğuna dair bilgiler pek çok kaynakta yer alıyor. Atina Haber Ajansı, Adesmeftos Tipos Rizos gazetesinden aktardığı haberde, Kavala-Taşoz bölgesinde denizaltı yatağında açılan kuyunun 20 milyon varil petrol sağlayabileceğini yazmıştı.

111 MİLYON VARİLLİK REZERV VAR

Ege petrolleri ile ilgili makaleleri bulunan eski Milli Savunma Bakanı Sekreteri Ümit Yalım ise, TÜRKSAM'da, “2015 yılında Taşoz Adası karasularında petrol arama çalışmaları başladı. ENERGEAN Şirketi (Yunan), Prinos adlı bölgede, 31 metre derinlikte 7 petrol kuyusu açtı. Bölgede yapılan sismik araştırmalara göre Taşoz Adası karasularında 111 milyon varil petrol rezervi var” bilgisini veriyor.

ertan.altan@haberglobal.com.tr 

Kaynak: Web Özel