Marmara'nın kâbusu-1: Her gün 10 milyon metreküpten fazla atık boşaltılmaya devam ediliyor
Müsilaj sorunu konuşulmaya devam ederken, Marmara'da yaşayan 25-30 milyon insanın 10 milyon metreküpü aşkın atık suyu, her gün Marmara Denizi'ne boşaltılmaya devam ediliyor. Müsilaj sorununu üç bölümden oluşan 'Marmara'nın kâbusu' isimli yazı dizisi ile ele alıyoruz...
BAŞLARKEN... Yaklaşık 4 aydır müsilajın kapladığı Marmara Denizi'ne, denizin çevrelediği illerin atıkları boşaltılmaya devam ediliyor. Bu atığın miktarını, müsilajın Ege Denizi'ne de sirayet etmesini, bu durumun bölgede denize giren vatandaşı ve ekmeğini denizden çıkaran balıkçıları nasıl etkilediğini 'Marmara'nın kâbusu ismiyle' 3 bölümden oluşan bir yazı dizisi ile anlatıyoruz.
1. BÖLÜM: ATIK SORUNU
Aylardır Marmara Denizi'ni saran ve Ege Denizi'ndeki yaşamı da tehdit eder hale gelen müsilajın daha ne kadar sürüp, bu sorunun ne zaman çözüleceği tartışılırken, bu kirliliğin en büyük nedenlerinden olan derin deniz deşarjı (denize atık atma) ise tam gaz sürüyor.
Haberglobal.com.tr'ye konuşan TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nden Çevre Mühendisi Sedat Durel, yalnızca İstanbul'da her gün 5-6 milyon metreküp atık suyun Marmara'ya deşarj edildiğini aktardı. Üstelik bu atık suyun yüzde 60'ının ön arıtmadan da değil, doğrudan denize verildiği raporlandı.
25-30 MİLYON İNSANIN ATIĞI
Hidrobiyolog Levent Artüz ise, Marmara Denizi'nin çevresindeki diğer iller de hesaba katılırsa bu sayının 10 milyon metreküpü aştığını söyledi. Yani müsilaj sorunu tartışıladursun, 25-30 milyon insanın 10 milyon metreküpü aşkın atık suyu, her gün Marmara Denizi'ne deşarj edilmeye devam ediliyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından dün açıklanan eylem planında, atık su arıtma tesislerinin ileri biyolojik atık su tesisine dönüştürüleceğine vurgu yapıldı. Bu, Marmara Denizi'ne verilen atık suyun deniz içindeki yaşamı daha az tehdit etmesi demek. Uzmanlar ise atık suyun denize hiçbir şekilde verilmemesi, bu suyun yolları yıkamada, park bahçede kullanılması gerektiğini söylüyor.
DERİN DEŞARJA SON VERİLMELİ
Atık suyun Marmara Denizi'ne hiçbir şekilde atılmaması gerektiğini anlatan Artüz, "Tabii ki frene bassanız da hemen o anda duramıyorsunuz. Bu yüzden atıklar denize atılmaya devam edilecek ancak bir an önce bu sorunla yüzleşip, bir yerden başlanması ve mevcut uygulamalardan vazgeçilmesi gerekiyor" dedi.
Hidrobiyolog Levent Artüz.
"Kaldı ki bundan sonra Marmara Denizi'ne hiçbir şekilde deşarj yapmayacağız deseniz bile Marmara'yı tekrar kazanacağız anlamına gelmiyor" diyen Artüz, "Nispeten rehabilite etmiş oluruz. Akdeniz ve Karadeniz'den bir iki tür gelecekse gelecek, onlar yaşayacak. Ölen türler öldü, geri gelmeyecek" ifadelerine yer verdi.
İSTEYEN, İSTEDİĞİ NOKTADAN ...
Marmara Denizi'ne hangi noktalardan deşarj yapıldığını sorduğumuz Levent Artüz, "Her yerden deşarj ediliyor" diyor ve ekliyor: "Kumburgaz'daki bir tatil sitesi de boruyla deşarj yapabiliyor; İstanbul'un çok farklı bir noktasında da isteyen, istediği noktadan deşarj yapabiliyor. Böyle irili ufaklı çok fazla nokta mevcut."
"ATIK SU YOLLARI YIKAMADA KULLANILMALI"
Atıktan kurtulmanın yolunun arıtma olduğuna dikkat çeken Artüz, şöyle devam etti: "Atık suyu denize deşarj edilmemeli, üçüncü sınıf sanayi suyu olarak yolları yıkamada, park bahçe sulamada, çimento fabrikalarında vs kullanılmalı. Tüm dünyanın yaptığı bu. Denizi alıcı ortam olarak kabul etmemelisiniz."
"KİRLİLİK HALININ ALTINA SÜPÜRÜLDÜ"
İstanbul'daki atık suların yüzde 69 gibi büyük bir oranının sadece "ön arıtmadan" geçtiği biliniyordu. Bunun da atık suların yalnızca mekanik bir arıtmadan geçmesi, ızgara denilen sistem ile katı atıkların süzülüp, çökmesinin sağlanması anlamına geldiği ifade ediliyordu.
Ancak TMMOB Çevre Mühendisleri Odası'nın yayınladığı güncel bir rapora göre, her gün sadece İstanbul'dan 5-6 milyon metreküp atık su Marmara'ya deşarj ediliyor. Üstelik bu atık suyun yüzde 60'ının ön arıtmadan da değil, doğrudan denize verildiği ifade edildi.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nden Çevre Mühendisi Sedat Durel, atık suyun işlem görse de içindeki fazla kirliliğin devam ettiğini, bunun da İstanbul'da derin deniz deşarjı denilen bir yöntemle Marmara'nın dibine verildiğini anlattı. Durel, "Şu an yaşadığımız durum, dipteki kirliliğin artık taşınamaz hale gelmesi... Oysa, ileri teknolojik arıtma uygulanarak Marmara'ya verilen atık sularda ciddi problemler olmadığını söyleyebiliriz" diyor.
İki uzman da, bunca yıl Marmara Denizi'ne yapılan derin deşarj yöntemiyle atık suyun Marmara'nın dibine verilirse, dip akıntısıyla Karadeniz'e gideceğinin "umulduğunu" anlatıyor. Ancak atıksu Karadeniz'e gitse bile bu kez de Karadeniz kirlenecek.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nden Çevre Mühendisi Sedat Durel, "Temel mantık o kadar kötü ki... Marmara'daki atık su yönetimi planı, kirliliği halının altına süpürmekle aynıydı" diyor.
Çözümün ise karmaşık olmadığını anlatan Durel, şöyle devam ediyor: "İstanbul'daki atık su arıtma tesislerinin tamamının ileri biyolojik atık su tesisine dönüştürülmesi gerekiyor. Tavsiye edilen yöntem budur. Marmara'da bundan sonra yaşayabilecek türlerin hayatı belki böyle kurtulmuş olur."
BAKANLIĞIN EYLEM PLANI NE?
Öte yandan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum dün müsilaj eylem planını açıkladı. Kurum, "Bilim insanlarının ‘denizlerimizdeki azot miktarını yüzde 40 oranında düşürürsek bu işi kökten çözeriz ve Marmara Denizi eski haline 5 yıl içerisinde gelir’ şeklinde görüşleri var. Bu görüş doğrultusunda çalışmaları yürüteceğiz" dedi.
Buna göre:
? Marmara Denizi koruma alanı ilan edilecek ve deşarj sistemi yeniden düzenlenecek.
? Arıtma tesisleri ileri biyolojik arıtma sistemine dönüştürülecek.
? Arıtılan suların geri kazanımına yönelik çalışmalar olacak.
?150 olan izleme istasyonları 191'e çıkarılacak. Marmara Denizi'nin dijital ikizi de çıkarılıp anlık değişimlere müdahale edilecek.
? Gemiler boğaz girişinde atık su gemilerine atık sularını tahliye edebilecekler.
Sıradaki: Müsilaj Kuzey Ege'de
Kaynak: Web Özel