15 Temmuz'un kader anları, Biga semalarında gergin bekleyiş

15 Temmuz TSK Türk Silahlı Kuvvetleri Gündem haberleri Yaşam Haberleri Cumhurbaşkanı Erdoğan Recep Tayyip Erdoğan ÖZEL HABERLER Havacılık İstihbarat Silahlı saldırı haberleri FETÖ
15 Temmuz'un kader anları, Biga semalarında gergin bekleyiş

15 Temmuz'da kızının düğününden kaçırılan merhum Korgeneral Mehmet Şanver'in anıları, FETÖ'nün hain planlarına ışık tutuyor. Dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı ile Akıncı Üssü'nde derdest edilen Şanver, anılarında "K 8456 TC ATA" uçağının Biga üzerindeki bekleyişini kader anları olarak anlatıyor.

Türkiye tarihine 'kara gece' olarak geçen 15 Temmuz darbe girişiminde 253 vatandaşımız şehit düşerken, binlerce kişi de gazi oldu. Asker üniformalarının içine saklanan hainlerin, seçilmiş iktidar ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik darbe teşebbüsü ise hem halkın hem de Anayasa'ya bağlı güvenlik güçlerinin gayretleri ile püskürtüldü. Karanlık gecede FETÖ'nün alçak planlarına ışık tutan en önemli anıları ise bir yıl önce yaşamını yitiren Emekli Korgeneral Mehmet Şanver'in kaleme aldığı "15 Temmuz Kartal Yuvasının İstilası" isimli kitap oluşturuyor. Darbe girişimi sırasında eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve komuta kademesinden 10 havacı generalle birlikte kızının düğününden kaçırılan Şanver'in kaleme aldığı anıları, çok çarpıcı bilgiler içeriyor. İşte o anılarından yansıyanlar...

15 Temmuz'un kader anları, Biga semalarında gergin bekleyiş - Resim : 1
Şanver anılarında, Ata uçağının 15 Temmuz'daki hikayesini tüm detaylarıyla anlatıyor.

RADARDAN SİLİNDİ

"Cumhurbaşkanımızın uçağı öncelikle boş olarak TK 8451 iz numarası ile Adnan Menderes Havalimanı’ndan kalkarak Dalaman Havaalanı’na gelir. İniş saati 00:40. Dalaman’dan saat 01:43’te Cumhurbaşkanımızı da alarak Atatürk Havalimanı için kalkış yapılır. TC-ATA uçağının iz numarası TK 8456 olmuştur. Uçağı hava resminde takip eden 1BHHM kıdemli kontrolör talimatı ile uçağın izi askeri radar görüntülerinden sildirilir. Dolayısıyla uçağın askeri hava resminde görülmesi, takip edilmesi engellenmiştir. Bu küçük ancak son derece kritik hareket Türk Hava Kuvvetleri’nce darbe karşıtı en önemli faaliyetlerden birisi olarak tarihe geçecektir."

NATO'YA DA GÖNDERİLMEDİ

"Uçuşuna devam eden TK 8456 TC ATA uçağı Biga üzerinde beklemeye alınır. Atatürk Havalimanı ve uçuş kulesinin kontrolü sağlandıktan sonra, GK-601 iz numaralı F-16 uçağının havada yakıt ikmali yapmak için uzaklaşması fırsat bilinerek pist ışıkları yakılır ve TK 8456 TC ATA uçağı önemli yolcusu birlikte emniyetle Atatürk Havalimanı’na inişe alınır. Farklı maksatlarla kullanılabileceği düşüncesi ile NATO’ya hava resmi gönderimi de durdurulur."

HAİNLER VURACAKTI 

Şanver, anılarında darbe girişimi sırasında Akıncı Üssü 143.Filodan saat 00.20'de havalanan ve kuyruk numaraları, 93-0661 ile 94-0080 olan 2 adet F-16 C savaş uçağının hangi amaçla uçtuğunu şöyle anlatıyor: "Kalkış yapan pilotlar Oğuz Alper Emrah ve İlker Hazinedar özel bir görevle talimatlandırılmıştı. Cumhurbaşkanlığı forsu taşıyan uçağı önlemektir asli görevleri. Başarılı olması halinde darbenin başarı ihtimali bir o kadar artacaktır. 80 dakika havada kalırlar. Hedef olarak uçağı ararlar ancak başarı sağlayamazlar. Görevin sonunda saat 01.38’de Akıncı’ya iniş yaparlar."

BİNAYI KUŞATTILAR

Şanver'in kızının düğününde, FETÖ'cü militanların baskın yaparak eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve komuta kademesinden 9 havacı generali kaçırdığı olaylara ilişkin anıları ise şöyle: "Tam teçhizatlı, aksiyon filmlerinden çıkıp gelmişçesine donanımlı askerler düğün mekânına ana girişten gelip, generallerin de olduğu binanın içini kuşatmışlardı. Silahlarındaki lazer pointerları, içeri bakmaya giden misafirlerin üzerinde gezdiriyor, uzak durmaları yönünde çağrı yapıyorlardı." 

15 Temmuz'un kader anları, Biga semalarında gergin bekleyiş - Resim : 2
Vatandaşlar, darbecileri Atatürk Havalimanından püskürtmüştü.

SON TALİMAT

"Dışarı çıkartılan generallerin ellerinin bağlanarak yere yatırıldığını gördüm. Henüz sıra bana gelmediğinden son talimatlarımı vermeye devam ettim. Telefonum çaldı. Arayan Eskişehir’e gönderdiğim Muharip Kuvvet Kurmay Başkanı Semiz General’di. 'Komutanım, baskın yemişsiniz, dilerseniz gelip sizi kurtaralım' teklifini yaptı. 'Eskişehir’e gidin ve komutayı devralın. Orası çok önemli' emrimi yineledim ve telefonu kapattım. O gece için son talimatım, son emrim olmuştu."

[email protected] 

 

Kaynak: Web Özel