Jeopolitikada yeni kavram! Afro-Avrasya dönemi mi?

Türkiye Dışişleri Bakanlığı Recep Tayyip Erdoğan Türk Tarihi Gündem haberleri
Jeopolitikada yeni kavram! Afro-Avrasya dönemi mi?

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'un geçen ay bir makalede kullandığı "Afro-Avrasya" kavramı yeniden gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan önceki gün, "Afro-Avrasya bölgesinin yükselen yıldızı Türkiye'dir" diyerek yeni bir jeopolitik yaklaşımın işaretini verdi. Uluslararası ilişkiler uzmanları Afro-Avrasya'da Türkiye'nin yerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'un geçen ay bir makalesinde kullandığı "Afro-Avrasya" kavramı önceki gün Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından da TBMM grup toplantısında dile getirildi. Ortadoğu'daki gelişmelere değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Suriye'den Filistin'e bölgemizde tarih yeniden yazılmaktadır. Gelecek asrımız şekillenmektedir. Türkiye tarihe mührünü vurmaktadır. Afro Avrasya bölgesinin yükselen yıldızı Türkiye'dir" dedi. Afro-Avrasya; Afrika, Avrupa ve Asya kıtalarının tek bir kara kütlesi olarak birleştiği coğrafi bir bölgenin adı olarak ifade edilse de aslında jeopolitik bir kavram.

Jeopolitikada yeni kavram! Afro-Avrasya dönemi mi? - Resim : 1
Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Avrasya bölgesinden uzanan karayolunu Avrupa'ya taşıyor.

ORTADOĞU'YA ALTERNATİF

Mehmet Uçum, makalesinde bölge için yapılan Ortadoğu adlandırmasının oryantalist olduğunu; bölgenin çeşitliliğini, tarihi ve kültürel zenginliğini göz ardı ettiğini belirterek "Merkez Afro-Avrasya" kavramını önermişti. Uçum önerisini; "Merkez Afro-Avrasya adı, coğrafi ve tarihsel bağlamda, bölgeye yönelik oryantalist yaklaşımlardan uzak, daha tarafsız ve objektif bir isimlendirme sunar. Aynı zamanda bölgenin stratejik önemini, kültürel çeşitliliğini ve tarihsel rollerini de doğru bir şekilde ifade eder" sözleriyle açıklamıştı.

AFRO-AVRASYA NERESİ?

Cumhurbaşkanı Erdoğan; Afro-Avrasya kavramını Filistin ve Suriye'de yaşanan gelişmelerde Türkiye'nin rolüne işaret ederken kullandı. Nitekim söz konusu kavram da, coğrafi karşılığının ötesinde bölgede yaşanan son siyasi gelişmelerle ortaya çıktı. Afro-Avrasya kavramı dış politika çevrelerinde bir süredir çalışılıyor. Bu konuda bir kongre de gerçekleştirilirken Afro-Avrasya'da Türkiye'nin konumu yeni bir güç merkezi olarak değerlendiriliyor. Kongre metninde "21. yüzyılda Türkiye'nin vizyonu Adriyatik’ten Çin Seddine Türk Dünyasını, Osmanlı Coğrafyasını ve İslam Coğrafyasını içine alacak şekilde coğrafi olarak Afro-Avrasya’yı çevreleyen denizler üzerinden belirlenmektedir. Türkiye, kendini merkeze alarak çevresinde, Karadeniz, Ege Denizi, Akdeniz, Kızıldeniz, Hint Okyanusu ve Hazar Denizi olan bir 'Ada Ülkesi'ne dönüşmektedir" değerlendirmesi yapılıyor.

TANIMLAR DEĞİŞİYOR

Uluslararası ilişkiler alanında çalışan Prof. Dr. Kamer Kasım; Haber Global Web Özel'e "Afro-Avrasya" kavramını değerlendirdi. Bölgesel kavramların yeni güç dengeleriyle ilişkili olduğunu belirten Prof. Dr. Kasım şunları söyledi: "Coğrafi bölgelerin tanımlanmasında siyasi saikler rol oynuyor. Sömürgecilikle birlikte oluşan coğrafi tanımlamalar var. Ama zaman zaman sınırlar yeniden çizilip yeni aktörler devreye girdiğinde tanımlamalar değişiyor. Örneğin biz 'Orta Asya' diyoruz ama orası Türkistan bölgesidir. Yeni tanımlamalar uluslararası çerçevede kullanılabilir. Soğuk Savaş döneminde Türk dünyası, Sovyetlerin altında ifade ediliyordu. Ama sonra Türk Devletleri Teşkilatı ortaya çıktı."

Jeopolitikada yeni kavram! Afro-Avrasya dönemi mi? - Resim : 2
Türk dünyasından Batı'ya uzanan demiryolu hattı, İstanbul üzerinden Londra'ya kadar ulaşabiliyor. 

TÜRKİYE AVANTAJLI

Siyaset bilimci Prof. Dr. Hasan Köni'ye göre Türkiye dünyanın iki büyük bölgesinde de büyük avantajlara sahip bir konumd. Türkiye'nin Afrika'daki varlığına dikkati çeken Köni şunları söyledi: "Türkiye epey zamandır Afrika'ya yatırım yapıyor. Her ülkesine uçuyor, askeri açıdan destekliyor. Bu konuda Çin'le rekabet edebiliyor. Türkiye'nin pazar sistematiği bundan sonra Afrika'da olacak. Öte yandan şu anda yükselen kıymetler Asya'da. Çin yeni keşfettiği bilgisayar sistemleri, yapay zekalar alanında gelişmek istiyor. Asya'da Türkler var, Çin'de Uygurlar var. O bölgelerin Türkiye'den ayrı bir boyutu yok. Türkiye bu coğrafyaların birinde ekonomik yatırımlar, hammaddeler bulabilir, diğerinde de Asya'da ve Çin'de teknolojik gelişmelerden faydalanabilir."

ertan.altan@haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel