Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'Kartalkaya' açıklaması: "Kimin sorumluluğu varsa hesap sorulacak"

HABER MERKEZİ
Recep Tayyip Erdoğan TBMM AK Parti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kartalkaya yangın faciasına ilişkin, "Kimin sorumluluğu varsa hesap sorulacak. Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız" dedi. Erdoğan, "Turpun büyüğü heybede" sözlerine ilişkin tepkilere de yanıt verdi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'na katıldı. Erdoğan, Kartalkaya'daki yangın faciasına ilişkin olarak, "Kimin sorumluluğu varsa hesap sorulacak. Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız" dedi. Erdoğan, "Müfettişlerin tespitleriyle, otelin aralık ayında belediye yetkilileri tarafından muvazaalı şekilde geri çektirilerek sümen altı edilen rapor büyük ölçüde örtüşmektedir. Belediye başkanı koltuğundaki şahsın, 'İtfaiye müdürü korkmuştur' diyerek meşrulaştırmaya çalıştığı skandalın üzerinde hassasiyetle durulmalıdır" diye konuştu.

"Turpların büyüğü heybede" sözüne ilişkin tepkilere yanıt veren Erdoğan, ""Turpların büyüğü heybede" dediğimiz için rahatsız oldular. Panikle yargı mensuplarımızı, aileleri tehdit edecek kadar muvazeneyi yitirmelerinin nedeni de aynı. Bu tablo elbette bizim mesuliyetimizi daha da artırmaktadır. Vatandaşlarımızın bunlara bakıp da umutsuzluğa kapılmasına, farklı odaklara bel bağlamasına müsaade edemeyiz" dedi. 

Erdoğan, "40 yıllık terör belasını da defettikten sonra yükselişimiz inşallah şahlanışa dönüşecektir. Terörsüz Türkiye hedefimize muhakkak ulaşacağız" mesajını verdi. 

Erdoğan'ın açıklamaları:

Grup toplantımızı Bolu Kartalkaya'daki yangında hayatını kaybeden 78 canın üzüntüsünü yaşadığımız bir atmosferde gerçekleştiriyoruz. 78 kardeşimizin her birine bir kez daha Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Çarşamba günü Bolu'ya gittik. Yasinlerle, Fatihalarla son yolculuklarına uğurladık. Onlardan bize belki bir ömür boyu ince ince kanayacak iç yarası kaldı. Rabbim hepsini cennetiyle müşerref eylesin.

MUHALEFETE 'KARTALKAYA' TEPKİSİ

Bolu'daki hadisede de milletimiz birbirine kenetlendi, acıyı yüreğinde hissetti. Milletin değerlerinden nasibini almayan kendini bilmezler dışında 85 milyon tasada bir ve beraber olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Ailelerimizin yaşadıkları derin ızdıraba saygımızın icabı olarak meseleyi günlük siyasi tartışmalara konu etmemeye özen gösterdik. Ana muhalefetin çirkinliklerine kulaklarımızı tıkadık. Ailelerimizin acısına acı kattığını gördüğümüz bu münakaşalardan özellikle uzak durduk. Biz sükut ettikçe ana muhalefet, kiralık kalemleri ve tetikçi ekran yüzleri seviyeyi her gün biraz daha aşağıya çekti. Ailelerimizin matemini umursamadan bir haftadır vicdansızlığın her çeşidini sergilediler. 

Buradan öncelikle birkaç hususu hatırlatmak durumundayım. Gece saat 03:27'de başlayan yangının haberi bize ulaşır ulaşmaz devletimizin tüm imkanlarını seferber ettik. AFAD, jandarma, 112 Acil Sağlık ve UMKE ekiplerimiz süratle ilk müdahaleleri yaptılar. Bolu ve çevre illerden itfaiye araçları da bölgeye sevk edildi. Çalışmalara yaklaşık 550 personel iştirak etti. Bakanlarımızı da Kartalkaya'ya gönderdik. 51 kardeşimizin sağlık kuruluşlarımıza intikali süratle gerçekleşti.

Facianın tüm yönleriyle araştırılması, ihmali, hatası veya kusuru olanların yargıya hesap vermesi noktasında gerekli soruşturmaların süratle başlatılmasını sağladık. 8 başmüfettişimiz tahkikatlarını sürdürüyorlar. 8 kişilik ekip de çalışmalarına devam etmektedir. İlk etapta 9 kişi gözaltına alınmıştı. İfadeler verildikçe soruşturmalar daha da derinleştirildi. Buna göre gözaltı sayısı 28'e yükseldi. Bunlardan aralarında otelin sahibinin, işletme müdürünün, otel çalışanlarının, bazı belediye yetkililerinin de olduğu 19 kişi tutuklandı. Otelin yangın algılama sisteminin çalışır olmadığı, olaya müdahale edebilecek acil durum ekiplerinin bulunmadığı, yangın söndürme sistemlerinin yetersiz kaldığı, acil çıkış kapılarının ihtiyaca cevap verir olmadığı, yangına karşı risklerin değerlendirilmediği, gerekli tedbirlerin alınmadığı tespit edilmiştir. Raporlar yargıya arz edecektir. 

"KİMİN SORUMLULUĞU VARSA HESAP SORULACAK"

Müfettişlerin tespitleriyle, otelin aralık ayında belediye yetkilileri tarafından muvazaalı şekilde geri çektirilerek sümen altı edilen rapor büyük ölçüde örtüşmektedir. Belediye başkanı koltuğundaki şahsın, 'İtfaiye müdürü korkmuştur' diyerek meşrulaştırmaya çalıştığı skandalın üzerinde hassasiyetle durulmalıdır. Bu başvuruyu geri çekilme de tüm boyutlarıyla araştırılacaktır. Kimin sorumluluğu, kusuru, eksiği varsa tekmili birden hesap sormaktan çekinmeyeceğiz. Bizim uhdemizde bir şey varsa biz soracağız, yargımızın yetki alanına giriyorsa adalete teslim edeceğiz. Arkadaşlarımıza verdiğimiz talimat da bu yöndedir. Laf cambazlığıyla kimse sorumluluktan kaçamaz, kaçamayacaktır. Vicdansızlar ne yaparsa yapsın, millete hesap vermekten kurtulamayacaklar. Sorumluluğu olan kim varsa hesap vereceği yer bağımsız ve tarafsız Türk mahkemeleridir. Adalet mutlaka tecelli edecektir. Vicdanlar ancak bu şekilde teskin olacak, yaralar ancak bu şekilde kabuk bağlayacaktır. Meclis'e Araştırma Önergesi verilmiştir. Önerge kabul edilmiştir. Kurulacak komisyon, mevzuattan veya uygulamadan kaynaklı açıkları tespit ederek bir daha benzer acıların tekemmül etmemesi için alınması gereken önlemleri belirleyecektir. 

"KİMSE BENİM VATANDAŞLARIMIN HAYATI ÜZERİNDE KUMAR OYNAYAMAZ"

Kimse benim vatandaşlarımın hayatı üzerinde kumar oynayamaz. Kimse daha ağzı süt kokan sabileri, fidan gibi delikanlıları, her gülüşlerinde yüzlerinde çiçekler açan masum çocukları hırslarına kurban edemez. Kanunun arkasından dolanmaya çalışan, mevzuatı ihlal eden, kurnazlık yaparak yükümlülüklerinden kaçmaya yeltenen kim olursa olsun devletimizin pençesi yakasındadır. Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. Buradan 8 gündür sorumsuz beyanatları ile ailelerimizin yaralarını deşen muhalefete de şunu söylüyorum, vicdanınız da mı yok? Hiç mi aynaya bakmıyorsunuz? Hiç mi utanmıyorsunuz? 

"UTANMADAN AHLAKTAN BAHSEDİYORSUNUZ"

21 Ocak'tan beri 8 gündür sizin sataşmalarınızı duymazdan geldik. Sağduyu ile davranmakta ısrarcı olduk. Bugün de aynı vicdan çizgisindeyiz. Ağır vebalin bilinciyle hareket ediyoruz. Empatiden, diğergamlıktan yoksun kısır tartışmalara bulaşmak, memlekete hiçbir faydası olmayan bu anaforun içine sürüklenmek istemiyoruz. Ey muhalefet, 8 gündür ekranlarda, gazete köşelerinde, ona buna siyasi ahlak dersi vermeye kalkıyorsunuz. 1 sene önce Beşiktaş Gayrettepe'de 29 işçimiz can verdi. Zerre kadar umursamadınız. İzmir'in göbeğinde 2 gencimiz ihmalkarlığınızdan dolayı elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetti, görmezden geldiniz. İstanbul'da parkta 5 yaşındaki yavrumuz, çukurda göz göre göre gitti. Sizin iş bilmezliğinizden ötürü her gün büyükşehirlerin göbeğinde otobüsler yanıyor, çıkıp bir nedamet cümlesi kurmayı kibrinize yediremiyorsunuz. Utanmadan ahlaktan bahsediyorsunuz. Biz bu fırsatçılığa pabuç bırakmayız. Sorumluların hepsinin adalete hesap vermesi için gereken neyse yaparken, hadsizlikler karşısında da boyun eğmeyiz. Acılar tazeyken bunları konuşmaktan son derece rahatsızız. Bunları konuşmak mecburiyetinde bırakıldığımız için gerçekten üzüntülüyüz.

"GEZİ OLAYLARI BENZERİ SOKAK TERÖRÜNÜ YENİDEN KÖRÜKLEYEN SİNSİ PLANLAR VAR"

Sokaklarımızı karıştırmaya, Gezi olaylarıvari sokak terörünü yeniden körüklemeye dönük sinsi planların devreye alınmak istendiği bir dönemde tüm gençlerimizden şu sözlere kulak vermelerini rica ediyorum: "Zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı fark edecek kadar gözü keskin bir gençlik..." Ülkemizde iç huzurumuzun güçlendirilmesi noktasında ak gençliğin öncü olmaya devam edeceği inancındayım. Büyük kongremizde milletimizin huzuruna, yine tarihe yön verecek bir ufuk, vizyon ve kadro tasarımıyla çıkmayı arzuluyoruz. Kongreden sonra tüm enerjimizi millete verdiğimiz sözleri hayata geçirmeye teksif edeceğiz. 

"TURPLARIN BÜYÜĞÜ HEYBEDE" TEPKİLERİNE YANIT

Aralarındaki güç rekabeti öyle bir raddeye ulaştı ki, cepleri, çıkarları dışında hiçbir şeyi gözleri görmüyor. Sıkıştıkça pot kıran CHP Genel Başkanı'na en insafsız dayağı daha iki sene önce uğruna gözyaşı döktüğü selefi atıyor. Özel, kırmızı kartla oyalanırken eski genel başkan ilk sarı kartı kendisine gösterdi bile. Kumpas, yolsuzluk, taciz vakaları buz dağının sadece görünen kısmını temsil etmektedir. Ne yapsalar mızrak artık çuvala sığmıyor. "Turpların büyüğü heybede" dediğimiz için rahatsız oldular. Panikle yargı mensuplarımızı, aileleri tehdit edecek kadar muvazeneyi yitirmelerinin nedeni de aynı. Bu tablo elbette bizim mesuliyetimizi daha da artırmaktadır. Vatandaşlarımızın bunlara bakıp da umutsuzluğa kapılmasına, farklı odaklara bel bağlamasına müsaade edemeyiz. Cumhur İttifakı olarak daha fazla çalışarak, ter dökerek muhalefetin eksiğini de bizim kapatmamız gerekiyor. 

Değişmeyen gündemimiz; deprem bölgesi. Deprem bölgemizi adeta dünyanın en büyük şantiye sahasına dönüştürdük. 1900 şantiyede 182 bin mimari mühendis ve işçi kardeşimiz milletimize yepyeni bir sayfa açmak için çalışıyor. Kahramanmaraş'ta 155 bininci yuvamızın anahtarlarını sahiplerine teslim ettik. Toplamda 201 bin 430 bağımsız birimi afetzede vatandaşlarımıza kazandırmış olduk. Hedefimiz 2025 sonunda 452 bin 983 bağımsız bölümü teslim etmektir.

40 yıllık terör belasını da defettikten sonra yükselişimiz inşallah şahlanışa dönüşecektir. Terörsüz Türkiye hedefimize muhakkak ulaşacağız. "