Berlusconi, Avrupa'ya damga vurmuştu, Türkiye'yle ilişkileri nasıldı?
Silvio Berlusconi, İtalya ve Avrupa siyasetine damga vurmuş bir politikacı. PKK elebaşı Öcalan'ın Türkiye'ye iadesinin ardından başbakan olan Berlusconi, pek çok isim tarafından o dönem gerilen Türkiye-İtalya ilişkilerinin toparlanmasında kilit rol oynayan bir politikacı olarak kabul ediliyor.
Vefatından yaklaşık 7 ay önce bile İtalya siyasetinde kilit değişiklikler yapabilecek bir güce sahip bir siyasetçiydi Berlusconi; 86 yaşında yaşamını yitirdi. Medya devi, euro milyarderi, AC Milan'ın eski sahibi, üç dönem başbakanlık yapmış Silvio Berlusconi, Milan'da vefat etti. Berlusconi, İtalya ve Avrupa siyasetinde büyük izler bırakan bir politikacı, İtalyan sağının önemli politik isimlerinden... Ölümü dünyanın dört bir yanında, “Bir devrin sonu” olarak yankılanıyor.
Haziran 2023 itibarıyla 6.8 milyar dolar net varlığı ile İtalya'nın en zengin üçüncü kişisi konumundaki Silvio Berlusconi, gerek siyasi manevralarıyla gündemdeydi, gerek yolsuzluk iddiaları ve özel hayatındaki skandalları gerekçesiyle yargılandı. En son, İtalya'da geçen yıl yapılan genel seçimlerden sonra, Berlusconi'nin sağ ittifakı bozabileceği konuşulmuştu.
Peki Berlusconi'nin başbakanlık yaptığı yıllarda Türkiye-İtalya ilişkileri nasıl seyretti? Türkiye-İtalya ilişkilerinin geçmişi nasıl?
Emekli Roma Büyükelçisi Aydın Adnan Sezgin değerlendirmesine, Türkiye-İtalya ilişkilerinin İtalya için stratejik anlama sahip ilişkiler olduğunu vurgulayarak başlıyor.
'BERLUSCONİ DÖNEMİNDE DE BU ANLAYIŞ SÜRDÜ'
“Bu ilişkilerin kalıbı, kumaşı kişiden kişiye değişmez. Bunda ilişkilerin çok köklü olmasının bir payı var; aynı zamanda Türkiye, İtalya için hem ekonomik anlamda hem Akdeniz stratejisi açısından anlam taşıyor” diyen Sezgin, bunun ise bu tür ilişkilerin İtalya'nın siyaset kültürüne ve stratejik anlayışına işlemiş ilişkiler olmasından kaynaklandığına vurgu yapıyor.
Berlusconi'nin özellikle 2000'li yıllarda bahsi çok geçen bir siyaset insanı olduğunu hatırlatan Sezgin, İtalyan siyasetçi hakkındaki değerlendirmesine şu ifadelerle devam ediyor:
“İtalya için önemli bir siyasi figürdü. AC Milan'ın İtalya'da sosyolojik anlamı çok yüksektir, Berlusconi, Milan kulübü ve İtalya medyası için de önemli bir isimdi. Siyasette de vaktini doldurmuştu ancak partisi Forza Italia'nın İtalyan siyasetinde önemli bir etkisi vardı.”
Berlusconi döneminde de bu stratejik anlayışın devam ettiğinin altını çizen Adnan Sezgin, hatta Berlusconi'nin şahsiyetinden kaynaklanan nedenlerle ilişkilerin renklendiğini dile getiriyor. “Berlusconi'nin iktidarda olduğu dönemde Türk dış politikası bu kadar savrulmuyordu” şeklinde konuşan Sezgin, o dönem ikili ilişkilerde düzenli, gittikçe gelişen bir trendin söz konusu olduğunu, bu nedenle de İtalya'nın tam bir Akdeniz ülkesi olarak, Türkiye'nin AB üyeliğinde pozitif bir rol oynadığını aktarıyor.
Avrupa Birliği Küresel Araştırmalar Derneği Başkan Vekili Dr. Can Baydarol ise, Berlusconi döneminde Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakan olduğunu ve iki lider arasında hayli sıcak bir ilişki bulunduğunu anımsatıyor. Baydarol, "Bu çerçevede düğünlere gidilip gelindi ve Türkiye-İtalya ilişkileri dönemin en iyi ilişkilerini yaşadı diyebiliriz" demekte.
ÖCALAN'IN İADESİ DÖNEMİNDE YAŞANAN KRİZ
Berlusconi 1994-1995, 2001-2006 ve 2008-2011 yıllarında başbakanlık yaptı. Bölücü terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan ise 1999'da Türkiye'ye getirilmesinden önce, bir süre İtalya'da kalmış ve o dönem bu durum Türkiye ve İtalya arasında büyük bir krize neden olmuştu. Berlusconi olaydan yaklaşık iki yıl sonra başbakan oldu. Peki bu durum ilişkilere nasıl etki etti?
Türkiye'nin İtalya'yla ilişkilerinin çok uzun süreden beri sarsılmadığını dile getiren Sezgin, Abdullah Öcalan'ın yakalanmasından önce yaşanan gerginliğin de ikili ilişkilerin kaygan zemine yönelmemesi açısından özellikle İtalya için bir ders teşkil ettiğini söylüyor ve ekliyor: “Fakat o dönemde dahi ilişkilerimiz tedavi edilmeyecek yaralar almadı.”
Can Baydarol da o dönem Öcalan'la ilgili çok önemli bir kriz yaşandığını ama sonuçta İtalya'nın Öcalan'ı koruma altına almanın imkansız olduğunu gördüğünü ve sınır dışı etme kararı verdiğini ifade ediyor. Baydarol, “İtalya, Öcalan'ı doğrudan teslim etmemiş olsa bile sınır dışı etme kararı Türkiye açısından gayet olumlu sonuçlar verdi” demekte.
TEDAVİ GÖRÜYORDU
Bir süredir ciddi sağlık sorunlarıyla mücadele eden Berlusconi, San Raffaele Hastanesi'nde 5 Nisan-19 Mayıs günlerinde kronik lösemiyle bağlantılı akciğer enfeksiyonu tedavisi görmüştü. Berlusconi, tedavisi sürdüğü sırada 6 Mayıs’ta partisinin kongresine hastaneden görüntülü bağlanmış ve "Bir aydan uzun bir süre sonra ilk kez gömlek ve ceket giyiyorum" demişti.
Kaynak: Web Özel