6 olsa Hatay mı olacaktı?
Tokat'ta 5,6 büyüklüğündeki depremde yaşanan yıkım mühendislik hizmeti almamış köy ve kasaba evleriyle ilgili endişe yarattı. Bölgede 6'dan büyük deprem olma ihtimali ile ilgili tartışmalar sürerken, olası felaket riskine karşı kırsal alanda dönüşümün şart olduğu belirtiliyor.
Tokat’ta meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki depremin ardından Kuzey Anadolu Fay Hattı'na yakın olan yerlerde endişe yaşandı. Tokat'ın çevresindeki köy ve kabalarda gerçekleşen yıkımlar da; mühendislik hizmeti almamış kırsal yerleşimlerin durumunu gündeme getirdi. Tokat'ta 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar gördü. Yozgat'ta da 5 bina yıkıldı ve 5 bina ağır hasar aldı. Depremin Merkez üssü Sulusaray ilçesine bağlı Buğdaylı köyünde iki caminin minareleri yıkılırken, ibadethanelerin iç kısımları da hasar gördü. Deprem uzmanları bu depremin ana fayı tetiklemesin mümkün olmadığını dile getirirken, Tokat çevresindeki fayların depremselliği ile ilgili farklı görüşler ileri sürdüler.
GÖZDEN GEÇİRİLMELİ
Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği'nden Prof. Dr. Şerif Barış 5, 6 büyüklüğündeki depremlerin Orta Anadolu'da karşılaşılan sarsıntılar olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Son depreme bakarak, öngörüde bulunmak gereksiz. Elbette bu büyüklükteki depremin iyi yapılmış bir kerpiç ya da taş binada, betonarme binada yıkım yapması beklenmez. Ama derme çatma yapılmış köy evlerinde, ahırlarda yıkıma yol açabilir. O yüzden mutlaka kırsal kesimde o coğrafyaya uygun malzeme ve işçilikle yapı tasarımının hayata geçirilmesi lazım. Kerpiç yapı deniyor ama doğru yapılmış kerpiç yapı bu depremde yıkılmaz."
MÜHENDİSLİK YOK
Tokat İnşaat Mühendisleri Odası Temsilcisi Mustafa Türker ise bölgenin yapılaşmasıyla ilgili şunları söyledi: "İlçe ve köylerdeki yapı stoku genellikle iki katlı, kerpiç, taşıyıcı sistemi ahşap, mühendislik hizmeti görmemiş yapılar. Böyle olunca hasar oluştu. Bununla birlikte panik de oldu. İl merkezi Kuzey Anadolu Fay Hattı'na yakınlıktan dolayı. Ama tetikleyici olmayacağı görülüyor. Şu anda bakanlık sahada çalışma yapıyor. Betorname binalarda taramalar yapılıyor; buralarda hasar yok."
ORTA ÖLÇEKLİ DEPREM
İTÜ Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, depremin yıkım eşiğini geçmediğini belirterek şunları kaydetti: "5,7'lik deprem bizim için küçük ve orta ölçekli depremdir. Bunun yıkım şiddeti 5 olarak gerçekleşti. Oradaki mühendislik yapılarında yıkım söz konusu değil. Geleneksel yöntemlerle yapılmış dayanıksız, derme çatma binalar yıkıldı. Minareler de rezonsa geldiği için yıkıldı. 5,7'nin ölümsüz olarak atlatılması da iyi bir şeydir, yaptığı hasar normaldir. Sarsıntı, eşik değere varmadığı için yıkmadı."
FAYI BİLMEK GEREKİYOR
Paleosismolog Ramazan Demirtaş ise bölgede beklenen depremlerin büyüklüğü ile ilgili önemli uyarılarda bulunurken, şöyle konuştu: "Ayın 18'in de 4,7'lik bir deprem oldu; arkasından 4,1'lik bir deprem yaşandı. Son olarak da 5,6'llık deprem geldi. Deprem üreten fayın hangisi olduğunu bilmek gerekiyor. Bunu bilmeyince 6,5 şiddetinde deprem olacağı şeklinde kirli bilgiler yayılıyor. Deprem Buğdaylı Fay Zonu'nun güneyindeki bir kırık üzerinde görülüyor. Bu kırığın parametreleri bilinmeden 6,5 demek geçerli değil. Buğdaylı fayı 24 km uzunlukta. Kayma hızını bilmek gerekiyor. Bu fayların yıllık kayması çok düşüktür. Deprem tekrarlama periyotları 5, 10 bin yılı bulur."
"Fay için '6,7 deprem üretir' diyenlerin bir önceki depremin tarihini göstermesi gerekir. Böyle bir veri yok. Sulusaray civarındaki deprem diri fay haritasında haritalanmayan bir kırıkta oldu. 5,6'yı ana şok olarak kabul ettiğimizde, bundan sonra gelen 4 adet 4'lük deprem oldu. 170'e yakın da artçı deprem yaşandı. Aslında buradaki fayın üreteceği deprem maksimum 5,6 olarak görülüyor."
[email protected]
Kaynak: Web Özel