3 ülke kömüre boğacak, kanser vakaları katlanabilir

İklim değişikliği Küresel ısınma Gündem haberleri Yaşam Haberleri Sağlık Haberleri Türkiye Ekonomi haberleri Çin Hindistan
3 ülke kömüre boğacak, kanser vakaları katlanabilir

Çin, Hindistan ve Endonezya'nın kömür üretiminde rekor seviyeye çıkacak olması endişe yarattı. Her yıl dünya genelinde 1.8 milyon kişi akciğer kanserinden yaşamını yitirirken, küresel kömür tüketiminin 2026 yılına kadar 8 milyar tonu geçmesi, yeni ölümler anlamına geliyor...

Dünya kömür üretiminin yüzde 70'inden fazlası Çin, Hindistan ve Endonezya'da gerçekleşirken, Uluslararası Enerji Ajansı uzmanları tarafından hazırlanan son rapor ise  endişelere neden oldu. Rapora göre küresel kömür talebinin 2024-2025 döneminde zirve yapması beklenirken, kömür talebinin ancak 2026'dan sonra yüzde 2.3 oranında düşmesi öngörülüyor. Halihazırda Çin'deki kömür tüketiminin yüzde 5, Hindistan'da ise yüzde 8 oranında arttığı ifade edilen raporda küresel kömür tüketiminin 2026 yılına kadar 8 milyar tonun üzerinde olacağı bildiriliyor. Bu rakamlar, küresel hava kirliliği, rekor karbondioksit (CO2) salımı ve kanser vakalarında patlama anlamına geliyor. Uzmanlar ise dünya genelinde her yıl yaklaşık 2 milyon kişinin akciğer kanseri teşhisi aldığını, bu ölümcül hastalık nedeniyle yaklaşık 1.8 milyon kişinin yaşamını yitirdiğini ve hava kirliliğinin ölümlerin en büyük nedenlerinden biri olduğuna dikkat çekiyor.

2024 ZİRVE YILI 

Kömür üretim ve ticaretindeki rekor seviyeye çıkılacak olması iklim bilimcileri de endişelendiriyor. Üretimin Asya'daki güçlü büyümenin etkisiyle 2024 yılında yeni bir zirveye ulaşacağı öngörülürken, hazırlanan son raporda, "Endonezya'nın 2023 yılındaki ihracatı da 500 milyon tona yaklaşarak yine küresel bir rekor kıracak. Çin'in ithalatı 450 milyon tona ulaşarak 2013 yılında kırdığı bir önceki küresel rekorun 100 milyon ton üzerine çıkacak" deniliyor. 

3 ülke kömüre boğacak, kanser vakaları katlanabilir - Resim : 1
Dünyanın en büyük üç kömür üreticisi, Çin, Hindistan ve Endonezya olarak sıralanıyor. 

SÖZ VERMEDİK

Öte yandan Dubai'de tamamlanan "2023 İklim Değişikliği Konferansının" ardından ülkelerin izleyecekleri yol haritaları netleşmiş durumda. 130 ülke, 2030 yılına kadar yenilenebilir enerjiyi 3’e, enerji verimliliği çalışmalarının hızını 2’ye katlama sözü verirken, 80 ülke, iklim değişikliğine uyumu ve dirençliliği artırmaya yönelik işbirliği çağrısı yaptı.  Polonya, Bulgaristan, Malta ve Romanya ile birlikte Türkiye kömürden çıkma taahhüdü ittifakına katılmayan 5 Avrupa ülkesinden biri olurken, alınan kararlara ilişkin çevrecilerden ortak açıklama geldi. 

TEMİZ ENERJİ ÇAĞRISI

Aralarında WWF-Türkiye Doğal Hayatı Koruma Vakfı, Greenpeace Akdeniz, İstanbul Politikalar Merkezi, Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği, Yeşil Düşünce Derneği, İklim Öncüleri, Fosil Yakıtların Ötesi, Avrupa İklim Eylem Ağı tarafından 2023 İklim Değişikliği Konferansının olduğu çevre örgütleri, yayımladıkları ortak deklarasyonda sera gazı emisyonlarının azaltılması için fosil yakıtlardan temiz enerjiye  geçişin hızlandırılması gerektiğine dikkat çektiler. 

YÜZDE 35 AZALTILMALI

Türkiye'nin zirvede iklim değişikliği kaynaklı afetler için oluşturulan Kayıp Zarar Fonu’ndan yararlanmak istediğini belirtilen deklarasyonda, " 2053 yılında net sıfır emisyonlu ülke olma vizyonu bulunan Türkiye sera gazı emisyonlarını bir an önce azaltmaya başlamalı ve 2030 yılına kadar, 2020 yılına kıyasla en az yüzde 35 mutlak emisyon azaltımı hedeflemeli" uyarısı yapıldı. 

3 ülke kömüre boğacak, kanser vakaları katlanabilir - Resim : 2
Kömür yerine yenilenebilir enerjilerin devreye alınması gerektiğinin altı çiziliyor. 

DÖNÜM NOKTASI

WWF-Türkiye İklim ve Enerji Programı Müdürü Tanyeli Behiç Sabuncu, zirveden çıkan karar metnini yorumlarken, "Metninde bugüne kadar ilk defa sorunun kökenine yani fosil yakıtlardan uzaklaşmaya yönelik bir çağrı yapılmış olması iklim kriziyle mücadele sürecinde bir dönüm noktasına işaret ediyor" dedi.

İstanbul Politikalar Merkezi İklim Çalışmaları Koordinatörü Ümit Şahin ise zayıf olarak nitelediği 'fosil yakıtlardan uzaklaşma' ifadesinin karara girmiş olmasının zafer sayılamayacağını belirtirken, "Fosil yakıtlara karşı olmak Türkiye'nin mevcut ve tarihsel sorumluluklarına da uygun olurdu. Maalesef bu konuda çekingen ve olumsuz bir tavır sergiledik" diye konuştu.

mert.inan@haberglobal.com.tr 

 

Kaynak: Web Özel