Lavrov-Kuleba görüşmesi dünyanın dilinde... Türkiye Fransa'nın başaramadığı neyi başardı?

Türkiye baş döndüren bir diplomasi trafiğine ev sahipliği yapıyor. ‘Ne Rusya’dan ne Ukrayna’dan vazgeçeriz’ paradigması ile olaylara yaklaşan Türkiye’ye dün Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba geldi. İki tarafın Antalya’da buluşması Türkiye’nin önemli bir diplomatik başarısı olarak görülürken dünkü görüşmelerde taraflar arasında somut bir ilerleme kaydedilemedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “İnsani koridorlar engelsiz açık tutulmalı. Tek görüşmeden mucize beklenmemeli” ifadelerini kullandı.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden bu yana 16 gün geçti, bu süre içerisinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile en çok görüşen Avrupalı lider Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron. İki ülkenin çıkarları özellikle son yıllarda Afrika’da sıklıkla çelişiyor. Macron’un son Moskova ziyaretinde çıkan test krizi ve uzun masa görüntüsü akıllarda. Buna rağmen Putin, Macron ile diyaloğu koparmıyor. İşgalden bu yana iki ülkenin liderleri toplam dört kez telefonda görüştü.

'SORUN ÇÖZER BİR HAVADA'

Bu görüşmelerde Putin Rusça, Macron ise Fransızca konuşmayı tercih etti. Uzmanlara göre bazı noktalar taraflar için çeviride kaybolmuş olabilir. Macron’un bu görüşmelerinde Elysee Sarayı’nın fotoğrafçısı Soazig de la Moissonniere de katılıyor ve özel anları fotoğraflıyor. Macron bu görüşmelerde endişeli ve ‘sorun çözmek ister’ bir havada gözükürken Fransa’nın yoğun diplomatik çabalarına rağmen Rus ve Ukraynalı politikacılar neden Türkiye’de görüşme kararı aldı?

Türk dışişlerinin bu önemli başarısı tarihe geçerken Eski Dışişleri Bakanı ve Atılım Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel’in deyimi ile dış politikada eskiden yapılan hatalar bu süreçte yapılmıyor. Gürel, “Şu anda dünyada Türkiye'nin hem jeostratejik konumu, hem de dünyanın karşı karşıya kaldığı bu sancılı durum Türkiye'yi bölgesinde ve dünyada önemli bir ülke haline getirdi. Bunun bilincinde olarak şimdilik hareket ediliyor" değerlendirmesinde bulunuyor.

Z nasıl bir sembol haline dönüştü?Dünya

'DÜNYA İLE BAĞLANTI NOKTASI TÜRKİYE ÜZERİNDEN'

Türkiye’nin Rusya ile batı arasındaki bir bağlantı noktası olduğunu ifade eden Prof. Dr. Şükrü Sina Gürel, “Haritaya baktığınızda bütün NATO ve AB üyesi ülkeler, hava sahalarını kapatmışlar. Rusya'nın dünya ile bağlantı noktası yalnız Türkiye üzerinden. Türkiye bundan vazgeçmemeli" dedi.

Türkiye'nin bu olumlu resimde bazı tamamlamalar yapması gerektiğine de dikkat çeken Gürel, şöyle devam etti: "Mısırla ilişkilerin normalleştirilmesi için adımlar sıklaştırılmalı, Suriye ile de ilişkiler normalleştirilmeli. Bunlar da yapılırsa Türkiye'nin konumu bölgesinde benzersiz olacaktır. Bunların yapılması demek, bölgesindeki önemini artıracağı gibi bundan sonra dünya ile de kuracağı ekonomik ve toplumsal ilişkilerinde de büyük faydalar sağlayacaktır."

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron telefonda Putin ile konuşuyor. 

 

 

 

 

 

Bu gönderiyi Instagram'da gör

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

©Soazig de la Moissonnière (@soazigdelamoissonniere)'in paylaştığı bir gönderi

'KRİZ YAŞAYAN TARAF DEĞİL'

Ortadoğu, Avrasya ve Asya-Pasifik Platformu (ODAP) Direktörü ve Nişantaşı Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Ali Semin 2021 yılı itibarıyla Türkiye’nin krizli bir dış politikadan herkesle konuşabilen proaktif bir modele geçtiğini belirtiyor. Semin, “Son zamanlarda Türkiye'nin gerçek anlamda dengeli, rasyonel tarafsız politikalar ve karşılıklı çıkara dayalı politikalar üretmesinden dolayı ister istemez dengeleyici bir unsur olduğunu görüyoruz. Türkiye kriz yaşayan bir taraf değil, krizleri çözen ve arabuluculuğa kadar gidecek olan dış politikaya odaklanmış durumda" şeklinde konuştu.

MACRON NEYİ BAŞARAMADI?

Rusya-Ukrayna savaşında 'diplomasinin kalbi' olarak Türkiye'nin görülebileceğini dile getiren Semin, "Ukrayna ile Rusya arasında Türkiye, üçüncü taraf oldu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bunu beceremedi. Nedeni de Türkiye gibi tarafsız ve dengeleyici politika izleyememesi. Çünkü arabuluculukta önemli olan tarafsız ve dengeyi sağlaması. Bunu Türkiye başarmış gözüküyor" dedi.

2021 Kasım ayından beri Türkiye'nin Rusya-Ukrayna arasında arabuluculuk talebi olduğunu söyleyen Semin, "O zaman işgali önlemeye yönelikti, şimdi ise ateşkes. Türkiye'nin pozisyonu stratejik olarak Kasım ayından beri bu krizin çok derinleşeceğini öngörerek arabulucuk önerisini gündeme getirmesi iyi oldu. Yoksa bir kere Türkiye NATO ülkesi, batı bloğunda kabul ediliyor. Bu pozisyonda olan bir devletin dış politikada tarafsız kalması mümkün değil. Şu anda ne Rusya batıya güveniyor, ne de Zelenski. Türkiye'nin garantör olmasını taraflar da bu yüzden istiyor. Bu politika ile ekonomik, kültürel diplomatik ilişkiler açısından istikrar sağlanacaktır" dedi.

cihat.aslan@haberglobal.com.tr

Fransa'nın Antalya kıskançlığı! Türkiye'deki Rusya-Ukrayna zirvesini örnek verdi: Macron beceriksizDünya

Kaynak: Web Özel