Latin Amerika bu kez başka karıştı: Yolsuzluk, ekonomik kriz, siyasi çalkantılar

Peru Brezilya Arjantin Ekvador Web Özel
Latin Amerika bu kez başka karıştı: Yolsuzluk, ekonomik kriz, siyasi çalkantılar
Peru'da devlet başkanının görevden alınmasından sonra düzenlenen gösterilerdeki ölü sayısı 53'e çıktı. Fotoğraf: Reuters

Güney Amerika kıtası oldukça zor zamanlardan geçiyor. Brezilya'daki parlamento baskını, Peru'da sokakların karışması, Arjantin'de ise derinleşen ekonomik kriz çözüm bekliyor.

Brezilya’nın seçilmiş Devlet Başkanı Lula’ya karşı olan Bolsonaro destekçilerinin parlamento binasını basması tarihe geçti. Son bir yılda pek çok demokratik kurum bu şekilde saldırıya uğradı. Bunlar arasında kuşkusuz sembol olan, ABD tarihinde bir kara leke olarak da anılan 6 Ocak baskını. FBI hala 6 Ocak baskınına dahli olduğu düşünülen insanların peşinde ve sosyal medyadan bu isimler ortaya çıkarılmaya çalışılıyor.

Peru da Brezilya gibi istikrarsız bir dönemden geçiyor. Bu ülkenin kendisine has koşulları var. Örneğin, son beş yılda altı devlet başkanı oldu. Geçen ay yaşanan son yönetim değişikliğinin ardından düzenlenen protestolarda 53 kişi hayatını kaybetti. Meksika’da ise ülkenin seçim denetim kurulu üzerinde Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador’un etkisi arttı.

Bu ülkelerde protestoların ardı arkası kesilmiyor, bazen barışçıl bazen de vandalizme yakın görüntüler ortaya çıkıyor. Uluslararası Şeffaflık Örgütü’ne göre sokağa çıkan Latin Amerika halkının ortak noktası ise yolsuzluğa karşı tepki.

Latin Amerika bu kez başka karıştı: Yolsuzluk, ekonomik kriz, siyasi çalkantılar - Resim : 1Ekvador'da Covid-19 sonrası yaşanan siyasal ve ekonomik boşluğun çeteler tarafından her geçen gün daha fazla doldurulduğu düşünülüyor. Son yıllarda ABD’de emekli olan insanların yaşamak için tercih ettiği Ekvador’da, 2019-2022 arası cinayet suçu işleme oranı yüzde 300 arttı. (Belki hatırlayanlarınız olacaktır, Fenerbahçe’nin Ekvadorlu forveti, Enner Valencia’nın kız kardeşi de fidye karşılığı kaçırılmıştı.)

Guayaquil şehrinde yaşayan üç çocuk annesi ve hizmetçilik yapan JaKelin Patron, “Açlıktan ölmekten çok, terörden ölmekten korkuyoruz. Markete bile gidemiyoruz. Korkumdan çocukları okula göndermiyorum. Umudumu kaybediyorum” diyor. Latin Amerika’da yaşanan bu karışıklık ABD’nin güney sınırlarına daha çok göçmen yığılmasına sebep oluyor.

DEMOKRASİYE GÜVEN AZALDI

Güney Amerika’da yaklaşık 668 milyon insan yaşıyor. Şili merkezli anket şirketinin yöneticisi Marta Lagos, “İnsanlar politikadan bıktı, politikacılardan bıktı. Emeklilik ve sağlık gibi hizmetlerde ilerleme sağlanamıyor” demekte. Anket şirketinin son araştırmasına göre; kıtada demokrasiyi destekleyenlerin oranı 2012’de yüzde 63’ken bu oran 2021'de yüzde 49’a inmiş durumda. Halk sorunlarının çözümü için demokrasiye olan inancını biraz daha yitirmiş. Kıta halkının yüzde 73’ü yönetimin ‘bir avuç elitin’ elinde olduğuna inanıyor.

Messi Dünya Kupası’nı kaldırırken bir an olsun iflas eden ekonomisini unutan Arjantin'in başkenti Buenos Aires’te bir çorba dükkanı işleten Noemi Colque, “2001’den daha fakiriz” diyor. 2001 yılında Arjantin tarihinin en derin ekonomik krizini yaşamış, halk yiyecek bulabilmek için marketleri yağmalamıştı. Arjantin şu an dünyada yıllık enflasyonun en yüksek olduğu ülke (%94.8). Colque ülkesinin zengin olduğunu ancak politikacılarının yetersiz olduğunu düşünüyor. Arjantin son yıllarda elektrikli otomobillerin bataryaları için hayati önemde olan lityum madeni ile gündemde. Ülke gümüş başta olmak üzere diğer madenler açısından da çok zengin.

Dünya Bankası’na göre Latin Amerika’da ekonomik büyüme 2013-2019 yılları arasında ortalama yüzde 1 olarak gerçekleşti.

Şili’nin başkenti Santiago’da yaşayan Rodolfo Alfaro iki aydır dişi ağrıdığını ancak eşinin de dişi ağrıdığı için bu ihtiyacını ertelediğini, diş için devletin sağlık sisteminden ikisinin de faydalanamadığını aktarıyor. Latinobarometro araştırma şirketine göre kıta genelinde hükümetlere destek ortalama yüzde 54’ten yüzde 40’a inmiş durumda.

Latin Amerika üzerinde Washington’da çalışmalar yürüten analist Michael Shifter, halkın yöneticilere karşı büyük bir öfke beslediğini belirtirken, “Gerçek şu ki büyük bir kutuplaşma var, kurumlara güvensizlik var, sadece öfke ve öfke var, çünkü çok az ilerleme görülüyor” demekte.

El Salvador ise başlı başına bir örnek. Kendini ‘dünyanın en havalı diktatörü’ olarak ilan eden Nayib Bukele 41 yaşında ve yeniden başkanlığa aday. Latin Amerika’da Şili, Peru ve Kolombiya’da demokrasinin daha fazla özümsendiği belirtiliyor. Fakat demokrasinin olduğu bu ülkelerde ise vatandaşın hayat standartları açısından beklentileri artıyor.

Kaynaklar: Wall Street Journal, Latinoborometro, Haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel

Brezilya Arjantin