Et alamayan balık alıyor, piyasada son durum
Son zamanlarda kırmızı et ve tavuk eti fiyatlarının yükselmesi vatandaşın balığa yönelmesine neden oldu. İstanbul'da en uygun balık ise ortalama 60 TL fiyatı ile hamsi ve istavrit. Ancak balıkçılara göre bu sezon kar yağmaması nedeniyle bolluk yaşanmadı.
Yeni yılın ilk günlerinden itibaren kırmızı et ve tavuk eti fiyatlarının yükselmesinden dolayı vatandaş balığa yöneldi. Ancak fiyat artışından balık ekmek de payını alırken, Ramazan ayından önce Eminönü'nde 90 TL olan balık ekmek 125 TL'den satılmaya başlandı. Görüştüğümüz balıkçılar ise fiyatların artma sebebini ise maliyetlere bağladı. Balığın yanında satılan turşu suyu bir bardağı ise 25 TL'den başlayıp, 100 TL'ye kadar çıkabiliyor.
PALAMUT YOK
Balık Hali'nde Ramazan'ın ilk günlerinde bir sakinlik olsa da sonrasında hareketliliğin arttığını anlatan balık komisyoncusu İsmail Mazlum, bu sezon palamutun olmadığını belirtiyor. Sezon başlangıcından itibaren hamsinin bol olduğunu ancak ocak ayından sonra hamsi avcılığının kesildiğini anlatan Mazlum, en uygun balığın 50-60 TL ile hamsi ve istavrit olduğunu belirtiyor. Mazlum, "Mezgit, 250-300-400 TL arasında değişirken, en pahalı balık ise 600-700 TL ile lüfer" diyor.
EN UYGUNU İSTAVRİT
İstanbul'da ise en uygun balıklardan birisi istavrit ve kilosu 150 TL'den satılıyor. Levrek 300 TL'den alıcı bulurken, en pahalı tezgah balığı ise 450 TL ile çupra olarak dikkat çekiyor. Balıkçılar, balığa rağbet olmasının sebeplerini hava sıcaklıkların artması ve diğer et ürünlerinin pahalı olmasına bağlıyor.
TEKNESLE AÇILAN UCUZA SATIYOR
60 yıldır balıkçılık yapan ve Herkes Balık Yiyecek Platformunun yetkilisi Kadim Balcı ise kendi tekneleriyle tuttukları balıkları vatandaşlara uygun fiyattan sunduklarını belirtiyor. İstanbul Beylikdüzü'nde balıkçılık yapan Balcı, istavritin kilosunu 59 TL'den, levreğin de tanesini 60 TL'den satıyor. Pahalılığı ile bilinen kalkan balığının normalde kilosu 1500-2000 TL arasındayken Balcı, 650-700 TL bandında sattıklarını söylüyor.
VATANDAŞ BALIĞA YÖNELDİ
Türkiye'de 18 tesisi bulunan, yurt dışında 3 farklı ülkede üretim tesisi işleten Sagun Group Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Oğulcan Kemal Sagun, Ramazan ayında balık piyasasını şu sözlerle yorumladı:
"Ramazan ayında özellikleri kırmızı etin fiyatlarının yüksek seyretmesi sebebiyle halkımız balığa yönelmiş durumda, şuan balıkçılık sezonunda da olmamız sebebiyle balık fiyatlarımız makul seviyelerde diyebiliriz. Avcılık balıklarında sezon istenildiği gibi gitmese de özellikle çipura, levrek, alabalık ve Türk somununda ülkemizde bolluk var diyebiliriz."
BALIK TÜKETİMİNE TEŞVİK
İç piyasadaki balık tüketimini arttırmak için yapılması gerekenleri sıralayan Sagun, "Öncelikle balık tüketiminin sağlık ve yararları konusunda halkımızı bilinçlendirmek için kampanyalar düzenlenebilir. Özellikle omega-3 yağ asitleri, protein ve diğer besin değerleri açısından insan sağlığı için ne kadar faydalı olduğuna dair bilgilendirmeler yapılmalıdır. Okullarda, devlet kurumlarında ve özel sektörde öğle yemeklerinde en azından haftada 1 kez balık tüketimi teşvik edilmelidir. Son yılların popüler iletişim araçları sosyal medya ve dijital platformlar kullanılarak balığın yararları hakkında bilgilendirmeler yapılmalıdır" diye konuştu.
NORVEÇTEN SONRA TÜRKİYE GELİYOR
İthal ve ihraç edilen balıkları da sıralayan Sagun, "Türkiye bildiğiniz gibi şuan Norveç'ten sonra Avrupa'nın en büyük balık üreticisi durumunda. Çeşitlilik konusundan baktığımızda ise ilk sıradadır. Ülkemizde en çok üretimini yapıp ihraç ettiğimiz ürünler başlıca çipura, levrek , alabalık , Türk somonu ve mavi yüzgeçli orkinostur. İthalatta ise mezgit, ringa, uskumru, Norveç somonu gibi ürünler başı çekiyor" dedi.
BALIKÇILIK YAPMANIN MALİYETLERİ
"Sizce balık tezgaha gelene kadar fiyatı neden değişiyor, maliyetleri neler?" sorusunu da Sagun şu şekilde yanıtlıyor:
"Aslında balığın fiyatı marketlerde veya balıkçı tezgahlarında diğer ürünlere nispeten çok fazla oynamıyor. Özellikle büyük marketler yurt içinde balık tüketimini arttırmak için kampanyalar yapıyor. Bu konuda avcılık ve üreticiler açısından bakacak olursak avcılıkta en büyük gider mazot ücretleri biliyorsunuz denize çıktığınızda aslında tamamen meçhule gidiyorsunuz balığı bulabilecek misiniz, buldunuz yakalayabilecek misiniz, yakaladınız yasal boy sınırlarına uygun mu birçok faktör var. Bazen balıkçılarımız günlerce balık tutamadan denizlerde dolaşmaktadır, bu yükselen mazot fiyatlarıyla çok büyük bir maliyet. Balıkçı da bu maliyeti mecburen ürüne yansıtıyor onun da çalıştırdığı personelleri, gemi giderleri gibi birçok kalemi var. Üreticiler açısından bakarsak en büyük maliyetler yem, elektrik, mazot ve personel giderleridir, maalesef bu kalemler son yıllarda büyük firmaların bile belini bükecek düzeyde arttı."
Kaynak: Web Özel