Hangi kuşak, kovulmaya nasıl reaksiyon veriyor?

Web Özel ÖZEL HABERLER
Hangi kuşak, kovulmaya nasıl reaksiyon veriyor?

Yapılan araştırmalar, bazı Z kuşağı üyelerinin bir önceki kuşaklara göre kovulmayı o kadar da kafasına takmadığını gösteriyor.

Daha önce hiç kovuldunuz mu? Pek çok insanın işine son verilmesi pek tabi ekonomik gerekçelerle onları çok zorluyor. Kira nasıl ödenecek? Mutfak masrafları nasıl karşılanacak? Bunlar hep yaşamı devam ettirmek için önemli sorular. Ancak yapılan bazı araştırmalar maddi gerekçelerden bağımsız olarak herkesin kovulmayı o kadar da kafasına takmadığını gözler önüne seriyor.

60’larda doğanlar için işine son verilmesi genellikle bir gurur meselesi, neyi yanlış yaptıklarını sorguluyorlar. Ancak 1990’ların sonu 2000’lerin başında doğanlar için işlerine son verilmesi her zaman ‘dünyanın sonu’ olmayabiliyor.

ABD’de anketler düzenleyen Harris Poll isimli şirketin son araştırmasına göre Boomer kuşağının yüzde 6’sı kovulduğu zaman kendini mutlu ve rahatlamış hissediyor. Bu oran X kuşağında, yüzde 8, Y kuşağında yüzde 15 ve Z kuşağında yüzde 18. Bu anketin ABD özelinde olduğunu tekrar anımsatalım. Ülkede işsizlik çok düşük seviyede ve sürekli yeni pozisyonlar açılıyor. Bu sebeple çalışanların modern zamanlarda hiç olmadığı kadar iş bulabilme opsiyonları var.

Çalışma Sosyoloğu Hakan Koçak, meseleye Türkiye perspektifinden yaklaşıyor. Koçak, “Post-fordizm denilen 1980'li yıllardan sonraki çalışma yaşamında daha çok bireysel düşünceler noktasında eğilim var. Z kuşağında da sıkı bir kimlik bağı olmadığı için işten kovulma durumunu daha az önemsiyorlar” demekte.

'BAŞKA İŞ BULURUM RAHATLIĞI'

Bir insan kaynakları yönetim şirketinin sahibi olan Volkan Sümbül de Koçak’ın görüşüne katılırken, Z kuşağının başka bir bulabilmenin rahatlığı ile davrandığını söylüyor. Sümbül Y ve Z kuşağını aynı noktada değerlendirdiğini belirtirken, “Y kuşağı %50 kovulmayı önemsemiyor ama Z Kuşağının %90 ı kovulmayı önemsemiyor” dedi.

Hakan Koçak, "Kuşakların kovulmaya bakışlarında ne gibi farklar var?" sorumuza, kuşak noktasından değil, beyaz yaka mavi yaka ayrımından bakarak cevap veriyor. Sosyolog, “Beyaz yakalı bir çalışan işsiz kaldığında kendi içine dönüyor, kendini sorguluyor, 'Ben ne yaptım?' diyor, depresyona bile girebiliyor. Ancak mavi yakalı işçiler işten çıkarıldığında tepkileri dışa dönük oluyor, sinirini ve öfkesini yöneticisine, amirine yansıtıyor, depresyona girmeye vakit bulamadan yeni iş arayışlarına giriyor” ifadelerini kullanıyor.

Koçak bundan 50 yıl önce de kovulmanın söz konusu kuşaklar için kötü bir deneyim olduğunu ancak işsizlik bu denli yoğun olmadığı için yeni bir iş bulabildiklerini söylüyor.

Türkiye Avrupa'da en fazla çalışan ülke. OECD rakamlarına göre; haftalık ortalama 45.6 saatlik çalışma ile Kolombiya'dan sonra dünya ikincisi. Türkiye'de istihdamda olanların yüzde 15’i haftada 60 saatten daha fazla çalışıyor. Fransa ülkeyi karıştıran protestolara rağmen emeklilik yaşını 64'e çıkardı. Güney Kore hükümeti ise haftalık yasal çalışma saati sınırını 69'a çeken kanunu ülkedeki gençlerin tepkisi üzerine geri çekti. 

 EVET, SESSİZ İSTİFA VAR AMA...

Son aylarda iş dünyasında popüler olan bazı kavramlar var. Bu kavramlardan bir tanesi ise sessiz istifa. Z kuşağı arasında sessiz istifa yani, iş yerine gelmek ama performansını tamamını ortaya koymama durumunu bir nevi protesto biçimi. Bu kişilerin çoğu sonunda kovulma olsa dahi sessiz istifa tavrını sürdürüyor. Ancak bu sessiz istifa dalgası sadece Z kuşağı için de geçerli değil ve zaman zaman pişmanlığa da yol açabiliyor. Geçen aylarda haberglobal.com.tr'nin sorularını yanıtlayan, 40 yaşındaki G.H., kuruluşundan itibaren 8 sene çalıştığı şirketten rutinden bunaldığı için istifa ettiğini ve bir daha o konforu hiç bulamadığını dile getirmişti. Tekrar tekrar her gün aynı şeyi yapmaktan ve aynı insanlardan çok bunaldığını aktaran G.H. sözlerine şöyle devam ediyordu:

“Sonrası hep tutunma çabası şeklinde geçti. Sonuçta evime yürüyerek gittiğim bir yerden ayrılıp, şimdi yarım saat yol yapıyorum. Mesela burada insan kalitesi çok düşük. Daha evvel rahatsızlık duyduğum her şeyin beş katıyla baş başayım.

Ek kaynaklar: Bloomberg, Harris Poll

Kaynak: Web Özel

Web Özel özel haberler