Panik Atak

Panik Atak

Korku nöbeti olarak da tanımlanabilen panik atak, gerçekte herhangi bir tehlike olmamasına rağmen kişinin kendini tehlikeli bir durum içinde hissetmesine, buna bağlı olarak heyecanla tepki vermesine ve korku hissetmesine neden olan psikolojik bir durumdur.

PANİK ATAK NEDEN OLUŞUR?

Panik atak çoğunlukla ortada belirgin bir neden olmadan gelişir. Fakat atakların oluşmasında çeşitli faktörler rol oynar. Genetik faktörler, stres düzeyinin çok yüksek olması, yakın zamanda ya da çocukluk döneminde yaşanan travmatik olaylar, olumsuz duygulara yatkınlık, uyuşturucu madde, sigara ve kafein kullanımı, panik atak riskini arttıran etkenler arasında yer alır. Tüm bunların yanı sıra, obsesif kompulsif kişilik bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, agorafobi gibi psikolojik rahatsızlıklar da panik atak oluşumunda rol oynayabilir.

PANİK ATAK NASIL KONTROL ALTINA ALINIR?

Panik atak, kaygı ve korkuya yol açsa da bu belirtilerin varlığında kişinin gerçekten tehlike altında olup olmadığını fark etmesi son derece önemlidir. Endişeye kapılmadan bu yaşananların ve vücutta meydana gelen farklılıkların panik ataktan kaynaklandığını fark etmek gerekir. Nabzın ve solunumun hızlanması kontrol altına alınmaya çalışılmalıdır. Bu süreçte kişinin nefesine odaklanması, burundan yavaşça derin nefes alıp beşe kadar saydıktan sonra yavaş bir şekilde, nefesini ağızdan vermesi faydalı olabilir. Ortamın müsait olması durumunda gözleri kapatarak, uyaran etkisini azaltmak, elin ya da ayağın değdiği nesneyi hissetmeye odaklanmak, kişinin sakinleşmesini sağlayabilir. Panik atak sırasında yapılabileceklerden bir diğeri de kişinin vücut kontrolünü geri kazanmasıdır. Bu süreçte vücut kaslarını sırasıyla sıkı bir şekilde kasıp gevşetmek faydalı olabilir. Panik atak, hayatın zorlu dönemlerinde bir ya da iki kez yaşandığında bu durum normal olarak kabul edilir ve kişinin doktora görünmesi gerekmez. Ancak panik atağın sık tekrarlaması ve bunun kişinin hayatını olumsuz etkilemesi durumunda tedavi için hekime başvurmak gerekir.