Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ücretlilerin kaybını telafi edeceğiz
TBMM Genel Kurulu, 27. Dönem 6. Yasama Yılı için özel gündemle toplandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, oturumda milletvekillerine hitap etti. "Yılbaşında ücretlilerin kaybını telafi edeceğiz" diyen Erdoğan, yeni anayasa, Türkiye Ekonomi Modeli ve terörle mücadeleye dair önemli mesajlar verdi.
TBMM Genel Kurulu, 3 aylık aranın ardından yasama çalışmalarına yeniden başladı. Meclis Genel Kurulu, özel oturumla toplandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da oturuma katıldı. Erdoğan, enflasyon, terörle mücadele, Türkiye Ekonomi Modeli ve yeni anayasa konusunda önemli mesajlar verdi.
Erdoğan'ın açılış konuşmasındaki açıklamaları şöyle:
"Aziz milletim, sayın Başkan, değerli milletvekilleri sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. TBMM'nin 27. Dönem 6. Yasama Yılı'nın ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Büyük Millet Meclisimizin ilk Başkanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere ülkemizin gelişmesinde gayret gösteren herkesi rahmetle yad ediyorum.
Bugün de sınırlarımızın içinde, ötesinde aynı mücadeleyi vermeyi sürdürüyoruz. Askerlerimize, polislerimize, jandarmalarımıza, sahil güvenlik personelimiz, istihbaratçılarımıza, güvenlik korucularımıza başarılar diliyorum. TBMM, Milli Mücadele yıllarından beri milletimizin her beklentisinin karşılanmasında öncü rol üstlenmiştir. Bugün de kanunlarla, komisyonlarda ve genel kurulda bekleyen tekliflerle, bundan sonra gündeme gelecek çalışmalarla Meclisimizin tarihi misyonunu yerine getireceğine inanıyorum. Meclisimizin seçime göre çalışmalara ara vermeden önce pek çok kritik düzenlemeyi hayata geçirerek süreci değerlendireceğine inanıyorum. Türkiye hem milletvekillerini hem de cumhurbaşkanını belirleyecek. Siyasi, ekonomik ve askeri güç merkezlerinin yeniden oluştuğu dönemde bu seçimleri yapacağız. Sizlerin misyonunun gereklerini başarıyla ifa etmiş kadro sıfatıyla milletimizin gönlündeki yerini aldığınıza inanıyorum. Siyasi parti grup yönetimlerimiz ile Meclis Başkanlık Divanımıza ayrıca teşekkür ediyorum.
Bir dönem ülkemize demokrasiyi bedel ödemeden elde ettiği için içselleştiremediği ithamları yöneltildi. Şimdi ise son çeyrek asrın en kapsamlı demokrasi atılımlarının altyapısını kurmuş bir TBMM var. Şimdi karşımızda küresel eğilimlerin aksine, milletiyle bağlarını en güçlü şekilde sürdüren bir Meclis var. Saldırıların bir sebebi de bu tablodur. Türkiye'yi müstemleke muamelesine maruz bırakmak isteyenler Meclisimizin onurlu duruşundan da rahatsızdır. Biz kimin ne dediğine, ne istediğine değil, milletimizin neye ihtiyacı olduğuna, ülkemizin hedeflerine bakarak, yasama, yürütme ve yargısıyla birlikte istikametimizi çiziyoruz, yolumuza devam ediyoruz.
En önemli reformlardan biri de yönetim sistemi değişikliğidir. Geçmişte demokratik denge içinde değil de yıkıcı rekabet görünümü veren yasama, yürütme ve yargı artık aynı ortak gayede birbirlerini destekleyen anlayışla çalışmaktadır.
YENİ ANAYASA MESAJI
İçimizde ukde kalan bir meselede yeni Anayasa'ya ülkemizi kavuşturmaktır. Bunu bir borcumuz, gençlerimize hediye edeceğimiz en önemli kazanım olarak görüyoruz. İnşallah yeni Anayasa çalışmasını da tamamlayacağız. Meclis'in darbe dönemlerinin izini sileceğine inanıyorum.
"TEK TÜK EYLEM TEŞEBBÜSLERİ HAİNLERİN SON ÇIRPINIŞLARI"
Uzun yıllar boyunca ülkemiz gündeminin bir numaralı sorunu hep terör meselesiydi. Operasyonlar, tedbirler ve izlediğimiz diplomasiyle terör örgütlerini sınır içinde bitirerek yeni bir güvenlik ve huzur iklimi oluşturduk. Tek tük eylem teşebbüsleri bu hainlerin son çırpınışlarıdır.
"TÜRKİYE EKONOMİ MODELİ" AÇIKLAMASI
Bizim uyguladığımız ekonomi politikası kesinlikle akıntıya kürek çekmek gibi akıldışı amaca dayanmıyor. Biz tam tersine ekonomik araçlarla ülkemize diz çöktürmek isteyenlere bugüne kadar kazançlı olduğu telkin edilmiş iktisat politikalarının tersine kendi modelimizi geliştirdik. Bunun hem iktisat ilminde yeri vardır hem de ülkemiz gerçekleriyle en üst düzeyde uyumludur. Maç sürerken oyunun kurallarını bizim aleyhimize değiştirmeye çalışmasalardı belki bir süre daha buna ihtiyaç duymayabilirdik. Küresel gelişmelerin fırsatlarını da değerlendirerek olanda hayır vardır anlayışıyla yönümüzü geleceğe çevirdik. Kendi özgün ekonomi modelimizi inşa ettik. Kendi yolumuzu çizerken dünyayı da ihmal etmedik. Salgın ve takip eden Rusya-Ukrayna savaşının tetiklediği krizleri takip ettik. Özgün modelin doğruluğu teyit edilmektedir. Türkiye Ekonomi Modeli'nin başarısında sahip olduğumuz üretim ve istihdam gücünün çok büyük katkısı vardır. Ekonomi modelimizin merkezinde insan vardır. Modeli her bir vatandaşımızın iş ve aş sahibi olarak geleceğine güvenle bakmasını sağlamak, bunu da yatırımı, üretimi tercih ederek sağladık.
ENFLASYON VE FİYAT ARTIŞLARINA TEDBİRLER
Vatandaşımızın döviz kuru yükselişi ve enflasyondan kaynaklı fahiş artışla refah kaybını gayet iyi biliyoruz. Aralarında KKM'nin de olduğu bir dizi tedbirle paniğin önünü kesmiştik. Enflasyon kaybını önlemek için asgari ücreti, memur ve emekli maaşlarını, sosyal yardım rakamlarını ciddi oranlarla artırdık. Temmuz ayındaki ilavelerle bunu daha da ileri taşıdık. Yılbaşında tüm ücretlilerin durumlarını, kayıplarını telafi edecek şekilde tekrar gözden geçireceğiz. Hiçbir vatandaşımızın enflasyonun altında ezilmesine izin vermeyeceğiz.
"AİLE KURUMUMUZA KASITLI SALDIRILARIN FARKINDAYIZ"
Aile kurumumuza kasıtlı saldırıların farkındayız. Sinsi faaliyetlere karşı maddi manevi tüm alanda aile yapımızı korumakta kararlıyız. Aile fıtratını güçlendirmeye yönelik adımları önümüzdeki dönemde yeni unsurlarla destekleyeceğiz.
Yerli elektrikli otomobilimiz TOGG’un Gemlik’teki fabrikasını 29 Ekim’de açıyor, seri üretimi başlatıyoruz. Milli Teknoloji Hamlemizi, gençlerimizin enerjisini ve birikimini en üst düzeyde ülkemizin hizmetine sunacak bir anlayışla hayata geçiriyoruz.
Mutabakat sağlayabilirsek ikinci nükleer santrali de Sinop'ta yapacağız.
3 kıtanın kavşak noktasında Türkiye yaşanan tüm gelişmelerden en fazla etkilenen ülke konumunda. Türkiye'nin içine kapanma, dış dünyadan izole etme, hadiseleri tribünden seyretme lüksü yoktur. 34 farklı ülkeye yayılan 78 şehitliğimiz, dış politikamızın tabii sınırlarını da çizmektedir. Hiç kimse Türkiye'nin ufkunu 780 bin kilometrekareye hapsedemez. Bize uzunca bir vakittir unutturulmaya çalışılsa bile bölgemizdeki her olay bu hakikati hepimize tekrar hatırlatmaktadır. Dost ve kardeşlerimize karşı sorumluluklarımızı yerine getirme çabasındayız.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI
Bazı dış güçler ve onların içimizdeki sözcüleri bizi yalnız kalmakla, hata yapmakla suçladılar. Türk ekonomisine ağır bedeller ödetecek fevri kararlar almamız için bize etmediklerini bırakmadılar. Biz ülkemizin çıkarlarını merkeze alarak belirledik. Komşularımız arasındaki savaşta tercihimizi adaletli hakemlikten yana kullandık. Ateşi harlamak, fitneyi körüklemek yerine savaşı sonlandırmak için çabalamayı tercih ettik. Süreçte kolaylaştırıcı rol üstlendik. BM ile tahıl koridoru mutabakatını hayata geçirdik. Prestiji sarsılan BM'nin son yıllarda en büyük başarılarından biri oldu bu. Rusya - Ukrayna arasındaki esir mübadelesi bu işin en önemli yükseldiği çıtadır. Türk diplomasisini çok farklı bir lige yükseltmiştir bu. New York'ta bütün cumhurbaşkanları, başbakanlar bizim esir mübadelesindeki rol sebebiyle bizlere teşekkür etmişlerdir. BM kürsüsünden yıllardır dile getirdiğimiz 'Dünya 5'ten büyüktür' tespitimizi daimi üyeler de geçici üyeler de kabul ediyor. Son dönemde bazı liderler açık açık bunun reforme edilmesi gerektiğini söylemeye başladılar.
İsveç ve Finlandiya'nın taahhütlerini takip ediyoruz. Nihai kararı milletimiz adına gazi Meclisimiz verecek. Biz sözler tutulana kadar kararlı tutumumuzu koruyacağız. Bu konuda kimseye taviz verecek durumumuz yoktur.
Yurt dışına kaçan FETÖ'cü alçakların ülkemize iadesi için tüm kurumlarımızla dört bir koldan çalışıyoruz.
PRAG'DA PAŞİNYAN'LA GÖRÜŞEBİLİRİZ"
Can Azerbaycan'ın vatan muharebesi zaferinden sonra bölgede barış için umut ışığı oldu. Ortaya çıkan yeni durumun bölgede kalıcı barışa vesile olması için üzerimize düşeni yapıyoruz. Ermenistan'la ilişkilerimizi yeni seviyeye taşıma iradesini ortaya koyduk. Ermenistan kendisine sunulan barış fırsatını iyi değerlendirmeli. Belki de Prag Zirvesi'nde Paşinyan'la görüşme olayı olacak.
KIBRIS VE EGE ADALARI MESAJI
Kıbrıs Türklerinin uluslararası tanınma ve meşruiyete dair tüm sözler tutulmalıdır. ABD'nin Güney Kıbrıs'a yönelik silah ambargosu kaldırma kararını kabul etmiyoruz. Ege'deki adaları silahlandıran Yunanistan'ın teşvik edilmesi de akılla, izanla, müttefiklikle bağdaşmaz. Biz 100 yıl sonra Yunanistan'ı kimlerin üzerimize salmaya çalıştığını çok iyi biliyor, oyunun farkında olduğumuzu söylüyoruz.
Türkiye dış politikada eksen kayması değil, kendi eksenini tahkim ediyor.
Önümüzdeki yıl coşkuyla kutlayacağımız 100. yıla atıfla, milletimize yeni bir sözle çıkıyoruz. Bu söz bugüne kadar kazandırdığımız eser ve hizmetlerin üzerine Türkiye Yüzyılı inşa etme sözüdür.
MECLİS BAŞKANI ŞENTOP'UN MESAJLARI
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, birleşimi açmasının ardından sunuş konuşması yaptı.
Şentop'un açıklamaları şöyle:
"Siyasi partilerimizin kıymetli genel başkanları, muhterem milletvekillerimiz, aziz milletimiz. 27. Yasama Dönemi'nin 6. Yasama Yılı'nın açılışı için bir araya geldik. Çalışmaların, alınacak kararların, kanunların milletimiz, devletimiz, bütün insanlık için hayırlar getirmesini Allah'tan niyaz ediyorum. 6. ve son yasama yılına girerken, bu dönem tarihe tanıklık etti. 27. Dönem'de hayati öneme sahip hadiselerin 100. yıl dönümünü yaşadık. Gazi Meclisimizin Ankara'da açılışı, Büyük Taarruz, İstiklal Marşı'nın kabulü bu yıl idrak ettiğimiz hadiseler arasındadır. 29. Ekim 2023'te de Cumhuriyet'in ilanının yüzüncü yılını idrak edeceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere bütün silah arkadaşlarını, tüm vekillerimizi, tüm gazi ve şehitlerimizi, 15 Temmuz'da şehadete yükselen vatan evlatlarımızı minnetle, şükranlar yad ediyorum.
1000 yıl önce Çağrı Bey'in keşif seferleriyle başlayan ve bugüne kadar gelen Türkiye tarihini hoşumuza giden ya da gitmeyen yönleriyle ele almak zorundayız. Türkiye tarihini parçalamak tehlikeli, gayri milli bir tavırdır.
Küresel ölçekte büyük belirsizliklerin yaşandığı, kamplaşmaların etkisizleştiği, çatışma ikliminin zorlayıcı, yıkıcı sonuçlar doğurduğu bir dönemden geçiyoruz. Yeni dengelerin kurulduğu dönemde, uluslararası ilişkilerde barışı, adaleti önceleyen tutumların, buna sahip devlet adamlarının, ülkelerin önemi artmaktadır. Türkiye'nin güvenilir aktör olarak gün geçtikçe ön plana çıktığını görmekteyiz. Rusya-Ukrayna savaşından kaynaklanan tahıl krizinin çözümüne yönelik Türkiye'ye destek ve teşekkür mesajları gelmiştir. Rusya ile Ukrayna arasında iki ülkenin çok önem verdiği esir takasının gerçekleşmesine Cumhurbaşkanımızın arabuluculuğu ile Türkiye öncülük etmiştir. Bazı ülkelerin savaşı destekler politikası sürse de Türkiye barıştan yana çabasını sürdürmeye devam edecektir. Daha önce de ifade ettiğim üzere, Türkiye fikri, Türkiye sınırlarından çok daha büyük bir muhtevaya sahiptir.
Doğu Akdeniz ve KKTC ile alakalı gelişmelerde çok önemli bir döneme giriyoruz. Türkiye, bütün hak ve menfaatlerini her zaman korumak ve savunmakta kararlıdır. Kıbrıs adasında iki farklı halk ve devlet bulunduğundan yaklaşımla, Türkiye sayın Ersin Tatar'ın yaklaşımını desteklemektedir.
Bu yasama yılının sonuna doğru ülkemiz cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimine gidecek. Ülkemiz cumhurbaşkanını tercihleriyle belirleyecektir. Bu süreç, barış ve huzur içinde gerçekleştirecek demokratik bir yarışı temsil etmektedir. 6. yasama yılı sonundaki seçimlerin şimdiden ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum."
GENEL KURUL'DA BAŞKA KONU ELE ALINMAYACAK
Genel Kurul, başka konuyu ele almadan çalışmalarını tamamlayacak. Meclis başkanlarının yasama yılı açılışı dolayısıyla geleneksel olarak verdiği akşam resepsiyonu, pandemi nedeniyle verilen iki yıl aranın ardından yeniden düzenlenecek. TBMM Tören Alanı'ndaki resepsiyon, saat 19.00'da gerçekleştirilecek.
Meclis, tarihinde ilk kez bir dönem içinde 6. yasama yılına girerek bir ilke de imza atacak.
Öte yandan, 4 Ekim Salı günü siyasi partilerin grup toplantıları da gerçekleştirilecek.
Kaynak: AA