Mülteci rahatsızlığı başladı! Suriye'de SDG'nin 'demografi' korkusu

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Suriye'de Beşar Esad'ın devrilmesinin ardından Türkiye'den kesin olarak ayrılan Suriyeli mültecilerin sayısının 873 bine ulaştığını açıkladı. Şam yönetimiyle kurulan ilişkilerin ve Suriye'de istikrar doğrultusunda atılan adımların geri dönüşleri hızlandırdığı belirtilirken, neredeyse 1 milyona yaklaşan geri dönüşlerin zaman içinde artacağı belirtiliyor. Ancak geri dönüşler, terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı YPG'nin merkezinde olduğu SDG tarafından endişeyle takip ediliyor. Örgütün yayın organlarına ve örgüt yöneticilerinin sosyal medya paylaşımlarına yansıyan bilgilere göre, Suriye'nin kuzey doğusunda hakimiyet kuran SDG, iç savaş nedeniyle bu bölgedeki kentlerden Türkiye'ye göç etmek zorunda kalan Arap nüfusun geri dönüşünü kendisi için 'demografik bir tehlike' olarak görüyor.

DÖNÜŞLER KORKUTUYOR

Örgüt kaynaklarına göre Suriyeli mültecilerin geri dönüşü, Türkiye'nin iç siyasetinde önemli bir konu haline gelirken artan mülteci karşıtı tepkiler dönüşü hızlandıran politikaların önünü açıyor. Ankara, özellikle Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu'nun kontrolü altındaki bölgelere yönelik dönüşleri hızlandıracak adımlar atıyor. İç savaşın bitmesinin ardından Türkiye'nin harekatları nedeniyle çıkmak zorunda kaldıkları Afrin'e yönelik planlar geliştiren PKK/YPG'liler, özellikle bu bölgelere gelen Suriyeli mültecilerden rahatsız durumdalar.

PROPAGANDA SAVAŞLARI

İnsan hakları örgütleri ve Suriyeli aktivistlerin bu bölgelere geri dönüşleri güvenli bulmadığı yönünde propaganda yapan örgüt unsurları, "Geri dönenlerin çoğu, yönetim yapılarının kırılgan olduğu ve rakip silahlı gruplar arasındaki çatışmaların devam ettiği Afrin, Resulayn ve İdlib gibi bölgelere gönderiliyor. HTŞ buralarda kontrolü elinde tutuyor. Bu durum geri dönenlerin kaderi konusunda endişelere neden oluyor" propagandasını yayıyor.

EGEMENLİK KAYGISI

SDG'nin merkezi orduya katılma kararına rağmen halen 'Kuzeydoğu Suriye Özerk Yönetimi' ismini kullanan PYD/YPG ve diğer örgütler; mültecilerin geri dönüşüyle ilgili hazırlattıkları raporlarda bu durumun kendileri açısından doğuracağı riskleri sıralıyor. Buna göre mültecilerin muhaliflerin kontrolündeki bölgelere büyük ölçekte geri dönmesi en başta bölgedeki hakimiyetleri açısından risk taşıyor. Söz konusu analizde şu görüşlere yer veriliyor: "Analistler, demografik değişikliklerin ve Türkiye destekli grupların güçlendirilmesinin, Kuzey Suriye'de artan gerginliklere ve daha fazla istikrarsızlığa yol açabileceği konusunda uyarıyor. SDG, bölgede faaliyet gösteren aşırılıkçı grupların oluşturduğu tehditlere karşı koymanın ve güvenliği sağlamanın önemini vurguluyor. Türkiye geri gönderme programının mülteci krizine uzun vadeli bir çözüm yarattığı konusunda ısrar ederken, geri dönenlerin geleceği belirsizliğini koruyor."

PLANLAR DEĞİŞEBİLİR

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), geri dönüşleri yakından takip ediyor. Hazırlanan raporlarda bazı Suriyeli mültecilerin geri dönme isteğini dile getirdiği ancak, çoğunluğun güvenlik garantilerinin, ekonomik istikrarın ve temel altyapının olmaması nedeniyle tereddütlü olduğu belirtiliyor. UNHCR'nin bölgedeki şefi Filippo Grandi'ye göre, bölgedeki ülkelere dağılmış durumdaki Suriyeli mültecilerin yaklaşık yüzde 30'u gelecek yıl geri dönmeyi planlıyor. Ancak sahadaki koşulların bu planları büyük ölçüde etkileyebileceği belirtiliyor.

ertan.altan@haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel