AK Parti Sözcüsü Çelik'ten Bolu'daki yangın faciasına ilişkin açıklama: Hiçbir tarafı gizli kalmayacak

Son dakika haberi... 

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik MYK toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Bolu'da yangın faciasına ilişkin açıklamalarda bulunan Sözcü Çelik, sürecin titizlikle yürütüldüğünü ve meselenin hiçbir tarafının örtülü kalmayacağını belirtti. 

Ömer Çelik'in açıklamalarından öne çıkanlar:

-(Bolu'daki otel yangını) Bilirkişi heyetinin yaptığı çalışma titizlikle sürüyor. Bu meselenin hiçbir tarafının gizli kalmasına izin vermeyeceğiz. Tüm sonuçları şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşılması için çalışacağız. Bundan sonrasında benzer faciaların ortaya çıkmaması için bu çalışmalar yol gösterici olacaktır. 

-12 yaşındaki bir kız çocuğumuz köpek sürüsü tarafından bıçaklandı. Biz bu manzaraların ortaya çıkmaması için gerekli yasal düzenlemeyi de yaptık. Vatandaşlarımızdan gelen şikayetleri değerlendiriyoruz. Bu yasal düzenlemenin gereğini yerine getirmeyen belediyelerin bunu gerçekleştirmesi için takipçisi olacağız. Herhangi bir evladımızın saldırıya uğramasını kesinlikle istemiyoruz. Hangi parti olursa olsun gereğini yerine getirmeyenlerle mücadele edeceğiz.

-1 Şubat'ta İzmir'de 7 Şubat'ta İstanbul'da kongremizi yapacağız, 23 Şubat'ta Ankara'da büyük kongremizi yapacağız. Bu bir bayrak yarışı. Genel Başkanımızı dinlemek üzere salonları, meydanları dolduran vatandaşlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz.

-Şimdiye kadar 50 bin Filistinli kardeşimiz hayatını kaybetti, 110 binden fazla kardeşimiz de yaralanmış durumda. Bu soykırım siyasetinin insanlık dışı eylemleri de anlaşılıyor. Filistinli esirlerin yıllar içerisinde neredeyse hayati melekelerinin çoğunu kaybetmiş bir şekilde olduğunu görüyoruz, Hamas tarafından rehin alınanların ise herkese teşekkür ederek ayrıldıklarını görüyoruz. Bu katliam politikasını icra edenlerle buna asaletli şekilde direnenler arasındaki farkı göstermektedir. 10 yıllar boyunca bütün bir insanlığın vicdanını bir yerde toplayan başka bir örmek vermek mümkün değildir. Gazze halkı soykırım faaliyetlerine karşı direndi. 

-Çeşitli arkadaşlarımız Gazze'ye gittiler ve Filistin'deki soykırımı duyurdular. Burada kendi hayatlarını riske ederek hakikatin peşinde koşan basın mensubu arkadaşlarımızı tebrik ediyoruz.

-TRT'nin ve Anadolu Ajansı'nın belgeleme faaliyetinin, uluslararası alanda referans teşkil edecek duruma geldiğini görüyoruz. Bu süreç boyunca sizler de buradaki insanlık dışı durumu göstermek için çaba gösterdiniz. 

-Gazze'deki ateşkesin kalıcı hale gelmesi esas arzumuzdur. Bazı ülkelerin Filistinlileri Gazze'den başka Arap ülkelerine göndermek istediği söyleniyor, bunlar kabul edilemez yaklaşımlardır. Filistin, Filistin halkının öz vatanıdır. Canlarıyla 50 bin şehit vererek hep beraber direndiler, bir halka masa başında kader çizilemez. Buraya barışın gelmesini sağlayacak şey kalıcı ateşkes ve başkenti Doğu Kudüs olan egemen bir devletin kurulmasını sağlamaktır. 

-Suriye'nin Bakanları yakın zamanda ülkemize geldi, muhataplarıyla ve Cumhurbaşkanımızla görüştüler. Bir yandan Suriye'nin bu zor dönemini atlatması için Türkiye bir yanda Suriye'nin yanında yer alırken bir yandan da bölgedeki ülkeleri yönlendirme konusunda yardımcı olma tutumu içerisindeyiz. Suriye'ye yanlış istikamet vermek isteyenler Suriye'ye yanlış yön vermek isteyenler, Suriye'ye yanlış şeyler dayatanların bunların hepsi yanlıştır. Suriye halkı bütün grupları birleştirmek için yüksek bir irade ortaya koyduğunu görüyoruz. Kadınlarla ilgili Batı ülkelerinden iddialar vardı, kadınların hayatın her alanında olması için bir irade ortaya konulduğunu görüyoruz. biz Suriye'nin kapsamlı bir yönetimle yoluna devam etmesinin bütün bir bölge barışı için önemli olduğunu değerlendiriyoruz. ABD ve Batılı kurumların yaptırımları kaldırmasında fayda vardır. Suriye halkının kapsayıcı yönetim anlayışına destek vermek önemlidir. 

-CHP'nin açıkladığı rapor bilirkişi raporu değil. Bu çok büyük bir acı ve facia, o yüzden böyle bir suçlama motivasyonundan önce gerçek ortaya çıksın ve sorumlular mutlaka cezalarını alacaklar, biz bunun çok kapsamlı bir şekilde ele alındığını söylüyoruz. 

-(DEM Parti ziyareti) Ziyaret trafiği tamamlandı. Heyet de bütün açıklığıyla sürece nasıl baktıklarını ifade ettiler, geçmiş dönemde yapılan çalışmalar ve bu dönemde nasıl baktığımızla ilgili tutumumuzu ortaya koyduk. Gelinen noktada terör örgütünün bir an evvel kendini tasfiye etmesiyle ilgili sürecin olması gerekiyor.

-Bizim bakışımız bir pazarlık süreci değil. Bazı siyasiler devletin niteliklerinden taviz veriliyor deniyor bunlar yanlış, olmadı. Bahçeli de Erdoğan da terörsüz Türkiye dediler. Terör örgütlerinden ben Kürtlerin hakkını savunuyorum diyen örgütlerin Kürtlerin hakkını savunmakla alakası yok, bunlar DEAŞ'a hapishane bekçiliği yapıyorlar. Aslında Cumhurbaşkanımızın, Bahçeli'nin açıklamalarına iyi bakıldığında bu kıskaçta Kürt kardeşlerimizi de bu kötücül denklemden çıkarma gibi bir durum söz konusu. 

-Suriye söz konusu olduğunda Suriye Suriyelilerindir diyoruz, bizim bakışımız bu. Terör örgütlerinin birilerine faydası varsa da bunlar oradaki etnik gruplar değildir, başka bir yere hizmet ediyor bunların varlığı. Burada PKK, Baas'ın son izidir. Toprakların işgal edip bunu Kürtlerin hakkını savunmak olarak lanse ederler.

-Bizim şehit ailelerine olan hürmetimizle kimse yarışamaz. Şehitlerimiz, biz bu ülkede hür yaşayalım diye bu mücadeleyi verdiler. Yapılan operasyonları görüyorsunuz. Terörle ilgili mücadeleden hiçbir zaman geri durulmaz. Bir de devletin diğer güç unsurları var birileri terör örgütüne silah bıraktırmak için çağrı yapacaksa da yine bu prensipler çerçevesinde olacaktır. Hem Türkiye'nin toprak bütünlüğü olarak baktığımızda hem de bölgemizdeki güvenlik bakımından bakıldığında hedeflenen terörsüz Türkiye ve çevremizdeki ülkelerin başka devletlerin çıkarları adına terör örgütlerinin varlığını engellemektir.