Özgür Özel'den 'Rıza Akpolat' açıklaması: Bu bir siyasi operasyon

Özgür Özel CHP Ekrem İmamoğlu

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın gözaltına alınmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Özel, "Bu bir siyasi operasyon. Rıza Akpolat'ın şahsında partimizin kurumsal kimliğini itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar" dedi ve 'erken seçim' çağrısı yaptı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın gözaltına alınmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Özel, "İktidarın kirli bir gündemiyle meşgulüz. Bu bir siyasi operasyon. Rıza Akpolat'ın şahsında partimizin kurumsal kimliğini itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Millet ben karar veririm diyor, hala anlamadınız mı? Kendini sirkte gören varsa, biz oyuncu değiliz. Belediye başkanlarımız, milletvekillerimiz kamu görevlileri. Resmi görevleri yapıyoruz. Devlet işlerinde çifte standart olmaz" dedi. 

Özel, "Bu adaletsizliğin de, gelir adaletsizliğinin de, mahkeme kapılarındaki adaletsizliğin de biteceği yer belli. Buradan sayın Erdoğan'a şu çağrımı yapmak isterim. Son dönemde bir salon siyasetçisine döndünüz. Atadıklarınızı doldurduğunuz salonda, o alkışlarla moral bulamazsınız. Mahkeme salonlarında bizim moralimizi bozma çabası daha da beyhudedir. Gücünüz, cesaretiniz varsa, ülkeyi bu kadar gerdiniz ve bu hale geldiniz. Muzaffer kahraman edalarıyla gezerken seçim mağdurusunuz. Sokağa çık, pazara çık, meydana çık diyorum çıkamıyorsun. O zaman bu işin çıkışı milletin huzuruna gitmektir. Sandıktan kaçma, millet sana mı bize mi hak veriyor? Cesaretin varsa sandıktan ve milletten kaçma" diye konuştu. 

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise, ihale ve harcama yetkilisinin 5018 Sayılı Kanun'a göre belediye başkanları olmadığını belirterek, "Hal böyleyken Beşiktaş Belediye Başkanı'nı babasının evinde apar topar gözaltına almak hukuk dışı bir uygulamadır. Bir insanı ailesinin yanındayken bu şekilde korkutarak saat 05:00'te süreci sürdürmek bir problemdir. Kesinlikle itibar suikastıdır. Varsa sıkıntılı bir durum bu insanlar savcılığa davet edilir, onlar da koşa koşa gider, ifadeleri alınır. 23 yıldır şafak vakti operasyona uğrayan bir AK Partili belediye başkanı ya da bir yetkilisini gördünüz mü?" ifadelerini kullandı. 

Özgür Özel'in açıklamaları:

"İktidarın kirli bir gündemiyle meşgulüz. Ben Türkiye'nin bu kadar çok konuşulacak sorunu varken, böyle gündemlerin yaratılmasını son derece sorunlu ve milletle gönül bağı kopmuş bir iktidara yakışacak, bunun itirafı olarak nitelendiriyorum. Bu sabah Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat'ın resmi ikametgahının kapısı çalındı. Yaşlı annesi kapıya koştu, aç polis yoksa kırarız denildi. Rıza Akpolat'ı almaya geldik dediler. Teyze dedi ki, Rıza yok, o babasının yanına gitti. Orada bulabilirsiniz dedi. Bu sefer Balıkesir'deki evine, baba ocağına jandarmalar gittiler ve bildiğiniz sahneler yaşandı. MHP'nin Osmaniye Belediye Başkanı 21 yıl hapis cezası aldı, 1 gün tutuklu kaldı, sabit ikametgahı olduğu gerekçesiyle salıverildi. Şimdi Yargıtay aşaması bekleniyor. 21 yıl hapis alan, şu anda görevde olmayan birisi serbest ama Rıza Akpolat evine gidiyorlar bulamıyorlar, babasının evinde gözaltına alınıyor. AK Parti'nin kıymetli seçmenlerine hatırlatırım, FETÖ operasyonlarından sonra Tayyip Erdoğan, bazı arkadaşlarımız yoruldu, istifa etsinler demişti. Kimi güle oynaya, kimi ağlaya ağlaya istifa ettiler. O süreçte Tayyip Bey, istifası gecikenler için biz gereğini yaparız demişti. Bir parti genel başkanının bu yetkisi yok. Gereği eğer terör örgütü üyesi ya da yolsuzluk yapmışsa onu yargılarsın, suçluluğu kesinleşirse görevden alınır. Belediyeden yeni biri seçilir. Çağırdınız da gelmedi mi? Bu bir siyasi operasyon. Rıza Akpolat'ın şahsında partimizin kurumsal kimliğini itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Beşiktaş'ta Rıza Akpolat'ın rekor oyu ile Meclis'te 31'de 31 CHP üyeliği oldu. Bunu hazmedemeyenlerin İstanbul'a görevlendirdiği kişi eliyle alamadığı belediyelere operasyon yapıp itibarsızlaştırma, Rıza Akpolat üzerinden İstanbul'daki bir takım halinde milletin takdir ettiği, seçildiği gün rekor kıranlara yeni rekorları ilk 6 aylık performansları ile kırdırdığı karın ağrısını böyle gidermeye çalışıyor. Sen seçtin ama aslında bunlar ihaleye fesat karıştırmış diyorlar. Millet ben karar veririm diyor, hala anlamadınız mı? 

Kendini sirkte gören varsa, biz oyuncu değiliz. Belediye başkanlarımız, milletvekillerimiz kamu görevlileri. Resmi görevleri yapıyoruz. Devlet işlerinde çifte standart olmaz. Bu yapılanlar FETÖ yöntemleridir. Bu yöntemlerine başvuranlar şimdi nerede? O kumpas davalarının yargıçları, savcıları nerede?"

"KANUNA GÖRE İHALE VE HARCAMA YETKİLİSİ BELEDİYE BAŞKANLARI DEĞİL"

İhale ve harcama yetkilisinin 5018 Sayılı Kanun'a göre belediye başkanları olmadığını söyleyen Ekrem İmamoğlu ise, yapılanın bir itibar suikastı olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

"5018 Sayılı Kanun'a göre belediye başkanları ihale ve harcama yetkilisi değildir. Birim amirleri, müdürler, başkan yardımcılarıdır. Hal böyleyken Beşiktaş Belediye Başkanı'nı babasının evinde apar topar gözaltına almak hukuk dışı bir uygulamadır. Bir insanı ailesinin yanındayken bu şekilde korkutarak saat 05:00'te süreci sürdürmek bir problemdir. Kesinlikle itibar suikastıdır. Belediye başkanı da diğer başkan yardımcısı ve devlet memurları da elbette dokunulmaz değildir. Hukuka uygun şekilde ifadeleri alınabilir lakin şafak vakti operasyona tabii tutulacak insanlar değildir. Varsa sıkıntılı bir durum bu insanlar savcılığa davet edilir, onlar da koşa koşa gider, ifadeleri alınır. 23 yıldır şafak vakti operasyona uğrayan bir AK Partili belediye başkanı ya da bir yetkilisini gördünüz mü? İstanbul'da 25 yıl İBB'yi yöneten ve onlarca yolsuzluğunu kamuyu zarara uğrattığını ortaya çıkarttığımız sorumlulara operasyon düzenlendiğini gördünüz mü? Bu dosyaların sorgulanması, teftişinin derinleştirilmesi engellendi. AK Partili belediye başkanları çok muteber insanlar, sütte leke var ama onlarda yok, tüm sorunlar CHP'li belediye başkanlarında, öyle mi? Bunlar bir de hala partilerinin önünde adalet ismini saklıyorlar. Bizim belediye başkanı arkadaşlarımıza yaptıkları bu muamele aslında milletin iradesine yapılmış bir muameledir. Ne yazık ki ülkemizde her vatandaşımızın sarılacağı en üst makam olan adaleti de kirlettiniz. İstanbul'a da kayyum atamak veya bu tür operasyonlar düzenlemek için bir koordinatör başsavcı atadınız. Buradan sesleniyorum. İBB Başkanı ile görüşemeyen bir başsavcı olarak görevini yapmaya devam ediyorsun. 16 milyon insanın temsilcisiyle görüşememe cesaretsizliğini gösterirken adaletli olma konusunda cesur olmanızı tavsiye ediyoruz. Bu şahıs uygulamaları talimatla, organize bir şekilde yürütmektedir. Tek gayesi İstanbul'da CHP'li belediye başkanlarına itibar suikastı düzenlemektir. Bundan elbette İBB de ayrı değildir. Yürüdüğü yol bu yol. Aylardır çok sayıda ihale dosyalarını didik didik ettiler. Dosyaları polisle aldırıyor, sonra aynı ihaleyle ilgili bir dosyayı başka bir savcı bir daha istiyor. Bu kadar şehvetli ve hararetli bir şekilde hedefine İBB'yi, Ekrem İmamoğlu'nu koymuş şekilde sürdürüyor. Bir kişi suç örgütü lideri olarak lanse ediliyor. Esenyurt operasyonu da o kişiyle ilgili şirkete bağlanıyor. Suçlamalar uzuyor, suç örgütü kurmak falan. Bu şirket İBB'nin iştirak şirketlerinin ve bazılarının ihalesini kazanmıştır. Bu ihalelerin tamamı açık ihaledir. Bu dosyalar da savcılık tarafından belediyemizden alınmıştır. Esenyurt'taki operasyona bu şirket kılıf olarak gösteriliyorsa, İBB'nin iştiraklerine uzanacak bir operasyon planı yapıyorsanız, söz konusu şirket CHP'li belediyelerden ihale almadı sadece. Aralarında TBMM, Yargıtay, THY, kamu hastaneleri, üniversiteler, Trabzon Büyükşehir Belediyesi gibi onlarca kamu kuruluşu ve AK Partili ilçe belediyesinden de ihale almıştır. Esenyurt için yaptığınızı ya da kafanızda başka şafak operasyonları varsa, cesaretinizi sınıyorum. TBMM için de aynı uygulamayı yapacak mısınız? Bu şirketlerin ihale dosyalarını İBB'den istediniz. Yargıtay'dan, THY'den de dosya isteyip inceleme başlattınız mı? Sayın Cumhurbaşkanı'na da sesleniyorum. Bu şirketin devlet kurumlarından aldığı ihaleleri de inceleyecekler mi? Şahsa suç örgütü lideri diyor çünkü savcılar. Yine diğer devlet kurumlarına da iş almış bu kişiye iş veren insanları aynı şekilde ifadeye alacak mı? Bunu kendisinden uygulamasını isteyin. Belediye başkanı ihale yetkilisi değildir. İBB'de görev yaptınız sayın Cumhurbaşkanı.

"SANMASINLAR Kİ RAKİPSİZ BİR SEÇİME GİREBİLECEKLER"

Vatandaşlarımıza seslenmek istiyorum. Bu uygulamalar olduğu müddetçe bu ülkede ne büyüyecek ne de dünyadaki rakiplerinizi geçeceksiniz. Hep küçüleceksiniz. Demokrasi ve hukukun olmadığı yer güvenli değildir. Oraya sermaye gelmez, kaynak gelmez. Güven yoksa bir ülkede inanın orada hiçbir şey yoktur. Milyonlarca emeklimiz, asgari ücretlimiz, memurumuz bilin ki bu iktidar başta olduğu sürece her daim geçim sıkıntısı sürecektir. Demokrasi ve hukuk yoksa o ülkede refah da olamaz. Bu siyasi saldırıların bir halkasıdır. Siyaset, yargı işi değildir. Siyaset, rekabet işidir. Yalvardık size mertçe mücadele edin belki milletin gözüne girersiniz diye ama siz bu mertliği unuttunuz. Rekabetin mecrası sandıktır, hakemi millettir. Siyasi saldırıya siyasi karşılık verme konusunda kararlıyız. Sanmasınlar ki sandığı dizayn etmeye izin vereceğiz. Sanmasınlar ki rakiplerini de dizayn edebilecekler, rakipsiz bir seçime girebilecekler."