İYİ Parti lideri Dervişoğlu'ndan anayasa değişikliği açıklaması: Erdoğan istiyor diye desteklemeyeceğiz
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, anayasa değişikliği sürecini eleştirdi. Dervişoğlu, "2024 yılında, Sayın Erdoğan bir kez daha öyle istiyor diye, bir kez daha aday olabilsin diye, tek adam rejiminin raf ömrünü uzatacak hiçbir anayasa değişikliğini desteklemeyeceğiz" dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında kritik açıklamalar yaptı.
Dervişoğlu, anayasa tartışmalarının samimiyetini sorgulamasından bazı kesimlerin rahatsız olduğunu kaydederek, "İYİ Parti’nin, Türkiye’nin gündemine dayatılan, yeni anayasa ile ilgili duruşu son derece açıktır. Biz artık miadı dolmuş bu hükümete can suyu olacak ve tek adam rejimini tahkim edecek her türlü anayasa değişikliğinin karşısında duracağız. Sayın Erdoğan istediği için 2010 yılında anayasa değişikliği yapıldı. Hükümet, 'Yetmez ama evetçilerle' birlikte gerçekleşen o anayasa değişikliğiyle Türk yargısını FETÖ’ye teslim etti. Sayın Erdoğan’ın şahsi siyasi kariyeri öyle gerektirdiği için, 2017 yılında bir anayasa değişikliği daha yapıldı. Tek adam rejiminin anayasal çerçevesi olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türkiye’nin ve Türk milletinin başına bela edildi. Şimdi 2024 yılında, Sayın Erdoğan bir kez daha öyle istiyor diye, bir kez daha aday olabilsin diye tek adam rejiminin raf ömrünü uzatacak hiçbir anayasa değişikliğini desteklemeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
Siyasi partiler arasında diyalog süreçlerine nezaketle yaklaştıklarını vurgulayan Dervişoğlu, "Elbette isteyen parti, istediğiyle görüşebilir ve yumuşayabilir. Biz, Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel ilkelerine, sıkı sıkıya bağlı bir siyasi parti olarak, parlamenter demokrasiden, hukukun üstünlüğünden, adil bir devletten taraf olan bir siyasi parti olarak, bu memlekette tek adam saltanatını devam ettirecek, hiçbir pazarlığın içinde olmayacağız. İYİ parti olarak, gerekirse bir başımıza, gerekirse tüm siyasi kuvvet ve kudretlere karşı milletin sinesine sığınarak, yeni bir 'Erdoğan Anayasası'yla sonuna kadar mücadele edeceğiz" dedi.
'YARGI PAKETİ MUHALEFETİ İLZAM ETMEYİ AMAÇLIYOR'
Dervişoğlu, Yargı Reformu Paketini eleştirerek, "Her şeyi birbirine karıştırdınız. 22 yıldır ülkeyi yönetiyorsunuz, hala olup bitenlerden başkalarını suçluyorsunuz. Devleti düşürdüğünüz duruma bakın; Emniyet içinde operasyonlar, yargı içinde operasyonlar. Yüz bin kere söyledik, 'Bir tehdit ve tehlike varsa, FETÖ ve PKK ile mücadelede devletimizin yanındayız.' Ama borsa kurup adam kayırmayacaksınız. Komisyonlar oluşturup, bedeli mukabilinde suçluyu suçsuz, haini masum ilen etmeyeceksiniz. Sonra da 'yargı reformu' deyip işin içinden elinizi yıkayıp, kurtulmaya çalışmayacaksınız. Mücadeleyi hakkıyla yapacak, kanuni düzenlemeyi de, kendiniz için değil, milletin geleceği için gerçekleştireceksiniz. Bu kanun teklifi devletin güvenliğine yönelik olarak hazırlanmış bir kanun teklifi değildir. Bu hükümetin güvenliğine istinaden, muhalefeti ilzam etmek amacıyla hazırlanmış bir kanun teklifidir. Bu otoriter girişimle, Türkiye'nin yakıcı gerçeklerinin dile getirilmesini kolaylıkla, 'Etki ajanlığı' olarak nitelendirebileceklerdir" diye konuştu.
'MİLLETİN ONURUYLA OYNUYORLAR'
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in birlikte açıkladığı, 'Kamuda Tasarruf Paketi'ne ilişkin konuşan Dervişoğlu, "Milletin aklıyla oynamaları bir yana, artık onuruyla oynadıklarından dahi bihaberler. Saraydaki zatın inşaatı devam eden yazlık ve kışlık sarayları, sayısı belirsiz uçak ve otomobil filoları, görevi meçhul danışman orduları, amca, dayı, enişte kontenjanından kamu iştiraklerinde maaşa bağlanmış. Yönetim kurulu üyesi binlerce akrabaları, parası döviz cinsinden daha kullanmadan peşinen ödenen kamu ihaleleri, ihale şampiyonu malum şirketlerin affa uğrayan milyarlarca dolarlık vergi borçları dururken, emekliden, gençten, memurdan, öğretmenden, işçiden, işsizden kemer sıkmasını beklemek, ancak bu iktidara yakışırdı. 2 ay sonra KPSS’ye girecek bu sınav için aylarını yıllarını vermiş gençlere, sınava 2 ay kala, 'seni işe almayacağım' demek ancak bu iktidara yakışırdı. Peki, ne kadar tasarruf etmeyi planlıyorlar zat-ı devletler. 100 milyar TL. Hazırladığı bütçenin yarısı kadarını açık veren, bir ekonomi yönetimi, acaba neyi amaçlamaktadır?" ifadelerini kullandı.