Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

AK Parti Recep Tayyip Erdoğan

Bartın'daki maden faciasına ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'kesin rapor çıkana kadar söylenen her şeyin spekülasyondan ibaret olacağını söyledi. Asgari ücretle ilgili de mesaj veren Erdoğan, "Aralık ayında yeni adımlar atarak telafi sözümüzü yerine getireceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup toplantısında konuşuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar: 

Bartın Amasra'daki maden ocağında yaşanan elim bir kaza hepimizin yüreğini dağlamıştır. Toplam 713 çalışanı ile yılda 100 bin ton üretim yapan bir müessesedir. Son 20 yılda bu ocakta yaşanan kazalarda hayatını kaybeden madenci sayımız 6'dır. Bu madende her 37 kişiye bir iş güvenliği uzmanı düşmektedir.

Son dönemde mevzuatta yaptığımız düzenlemeler sonucunda Amasra maden ocağında da 50 kalemi bulan iyileştirmeler gerçekleştirilmiştir. Madende gaz inceleme sensörleri 24 saat çalışmaktadır. Belli bir seviyenin üzerinde gaz tespitinde ışıklı ve sesli alarm verilmektedir. 

Kömür ocaklarında havadaki metan seviyesi yüzde 1 oranına çıktığında patlatmalar durdurulmakta, yüzde 1,5 oranına çıktığında enerji kesilmekte, yüzde 2 oranına çıktığında ise personel tahliye edilmektedir. Metan gazının patlaması için ise havadaki oranının en az yüzde 5 ve daha üzeri olması gerekmektedir. 

18.09'DAN SONRASINA İLİŞKİN KAYIT MEVCUT DEĞİL

Amasra'daki ocakta yaşanan kaza öncesi kayıtlara göre saat 18.05'te havadaki metan gazı oranının yüzde 1,5 seviyesine çıkması sebebiyle ocaktaki elektrik kesilmiştir.  Maalesef saat 18.09'dan sonrasına ilişkin kayıt mevcut değildir. Kömür ocağımızda tüm önlemlere ve sistemlere rağmen nasıl olup da patlama yaşandığını henüz bilmiyoruz. Kurumlarımız ve uzmanlarımız çalışmalarını tamamladıktan sonra bunu öğrenebileceğiz. Patlamayla ilgili kesin rapor çıkana kadar söylenen her şey spekülasyondan ibaret kalacaktır. Bize düşen bu rapor önümüze gelene kadar yapabileceklerimize bakmaktır.

Kazanın yaşandığı andan itibaren devletimiz tüm bakanları, kurumları ve personeli ile olaya müdahale etmiştir. Kazadan sonraki 18 saat içerisinde de arama kurtarma faaliyetleri tamamlanmıştır. Ocağın 16-24 vardiyasındaki 110 çalışandan 41 kardeşimiz maalesef patlamada hayatını kaybetmiştir. Yaralılarımızdan durumu ağır olan 6'sı, İstanbul Çam Sakura Hastanesinde tedavi edilmekte, kalanı mahallinde tedavi altına alınmış ve elhamdülillah evlerine dönmüştür.

SON OLARAK AĞUSTOS'TA DENETLENDİ

Adalet Bakanlığımız, Bartın Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından başlatılan soruşturmayı yakından takip etmiştir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız hem iş müfettişi görevlendirmiş hem de kazayla ilgili soruşturma başlatmıştır.

Velhasıl kurumlarımız canla başla görevlerini yapmaktadır. Ayrıca, afet öncesi yapılan denetimleri de mercek altına aldık. Çeşitli Bakanlıklara bağlı ilgili kurumlar tarafından yürütülen denetimlerin en yoğun uygulandığı yerlerden biri de Amasra'daki ocağımızdır. Kazanın meydana geldiği maden ocağı, son olarak ağustos ayında 7 gün süreyle 2 maden ve bir jeoloji mühendisi tarafından denetlenmiştir.

Tüm madenlerimiz gibi burası da yılda en az 4 defa denetlenerek eksikler tespit edilmekte, ikazlar yapılmakta, gerekirse müeyyideler uygulanmaktadır. Buna rağmen bir kaza meydana gelmişse, önüyle arkasıyla sebeplerini araştırmak, bulmak ve gerekeni yapmak bizim en başta gelen vazifemizdir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız, önceki gün MKYK'ya ve dün de Meclis Genel Kurulu'na kapsamlı bilgi verdi. Meclis grubumuz bir araştırma komisyonu kurulması için gereken girişimleri başlattı.

AİLELERİ DEVLETE EMANETTİR

Maden kazalarında hayatını kaybedenlere verilecek maddi desteklerle ilgili adımları kolaylaştıracak düzenlemeyle ilgili arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Kazada hayatını kaybeden madencilerimizin yakınlarına Enerji, İçişleri, Çalışma ve Aile bakanlıklarımız ile sendikamız toplamda 1 milyon 550 bin lira ile 1 milyon 700 bin lira tutarındaki ödemelere başlamışlardır. Hayatını kaybeden madencilerimizin yakınlarından kamuda işe girme hakkı olanlarla ilgili süreçler kendi mecrasında ilerlemektedir.

Milli Eğitim Bakanlığımız da kazada vefat eden madencilerimizin çocuklarına eğitim hayatları boyunca burs verecek ve eğitim masraflarını karşılayacaktır. Kimsenin en küçük bir şüphesi olmasın ki hayatını kaybeden madencilerimizin geride bıraktıkları aileleri devlete emanettir.

NE YAPTIĞIMIZDAN HABERİ YOK

Bunun siyasi istismarı olmaz. Bu siyasi istismarı yapanları da ben milletime havale ediyorum. İktidara gelirlerse işte çocuklarını hepsini haklarını vereceklermiş. Ne yaptığımızdan haberi yok. Soma'da ne yaptık haberi yok. Soma'da hepsini yaptığımız gibi aynı şekilde biz Başbakanlığım döneminde 1500 aileden onların çocuklarını hamdolsun işe yerleştirdik. Biz bunları yaptık. Sen nereden geliyorsun ya? Bu geriden geliyor. Zaten nal toplamaya alışmış, hala nal toplamaya devam ediyor. Aynı şeyi biz Soma'da yaptık. Biz kimseyi aç açıkta bırakmadık. Hepsinin ailesinden birer çocuk, yakınlarından, kardeşlerinden, yoksa anne baba hepsine gerekli olan desteği verdik, vereceğiz. Bizim ulaştığımız yere senin hayallerin bile ulaşamaz bunu böyle bilesin.

İHMALİ GÖRÜLEN KİMSENİN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKILMAYACAK

Raporla birlikte ihmali görülen hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmayacağından milletimiz emin olsun. Kaza ve kadere inanan insanlarız. Elbette tespit ederlerse suçlunun yakasına yapışacağız. Tüm bunları yaparken mukadderata teslim olacağız.

Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de kömür madeni kazaları yaşanmakta ve bunun bir kısmında maalesef pek çok insan hayatını kaybedebilmektedir. Maden kazaları, İngiltere'den Fransa'ya, Almanya'dan Japonya'ya, Hindistan'dan Çin'e, Hollanda'dan Kanada'ya, Amerika'dan Rusya'ya her yerde yaşanabilmektedir.

Nispeten yakın tarihe şöyle bir baktığımızda 1983'te Zonguldak'ta 103 ölüm, 1990'da Amasya'da 59 ölüm, 1992'de Zonguldak'ta 263 ölüm, 2003'te Yozgat'ta 38 ölüm, 2014'te Manisa'da 301 ölüm yaşanan kazalar görüyoruz. Amasra'daki 41 kayıtlı son hadisede nispeten yüksek ölümlü kazalar arasında yer alıyor.

İŞİ KADER KAVRAMINI AŞAĞILAMAYA KADAR VARDIRANLAR...

 Hadisenin nasıl yaşandığı dahi tam olarak bilinmiyorken meseleyi başka taraflara çekenler, hele hele işi kader kavramını aşağılamaya kadar vardıranlar tehlikeli bir mecrada ilerlemektedir. Sen inanmayabilirsin. Ama Bay Kemal ve avanesi, ben kaza ve kadere iman etmiş bir insanım ve böyle yürüyorum. Biz her vakit olduğu gibi bugün de milletimize söylüyoruz. Amasra'daki maden kazası yürütmesiyle, yasamasıyla, yargısıyla, devletin tüm kurumları tarafından takip edilecek, hiçbir meselenin karanlıkta, hiçbir ihmalin cezasız kalmaması temin edilecektir.

MECLİS'TEKİ ÇEKİÇLİ EYLEME TEPKİ

Bay Kemal, önce adamlarına sahip çık, Meclis'in kürsüsüne kalkıp da çekiçle gelip orada telefon kırmaya yönelmesinler. Bu ahlaki değildir. Bu edebe, adaba terstir. Meclis'in edebine de, adabına da terstir. Siz bunları yapadurun ama ben diyorum ki parlamento Meclis iç tüzüğünü süratle değiştirmelidir. Bu tüzükle bu işler yürümez, daha çok kişiler silahla da gelir orada adam öldürürler, çekiçle gelir telefon kırar, başkasının kafasını da kırar. Bunlara eyvallah mı edeceğiz? Doğru mu yapıyorsunuz diyeceğiz? Gereken neyse bu milletin parlamentosu bunlara da haddini bildirmelidir.

PUTİN'İN DOĞALGAZ MERKEZİ ÖNERİSİ

Şu anda Avrupa doğal gazı nereden temin edeceğiz diye fellik fellik arayış içerisinde. Hamdolsun Türkiye'nin böyle bir sorunu da yok. Şimdi Türkiye, inşallah doğal gazda da bir hat olacak. Son görüşmemizde Sayın Putin'le bu noktada hemfikir olduk ve Rusya'dan gelen Türk gazıyla burada bir hub oluşturacağız. Kendi ifadesiyle, 'Avrupa doğal gazını Türkiye'den temin edebilir' dedi.

ASGARİ ÜCRET ZAMMI MESAJI

İstihdamımızın 31 milyonu geçerek tarihimizin en yüksek seviyesine ulaşması, işsizliğin tek haneye düşmesi doğru istikamette gittiğimizi gösteriyor. Ülkemizin kağıt üstündeki hesaplarla değil istihdam ve üretim ile şekillenmesi geleceğe güvenle bakmamızı sağlıyor. Ülkemizin ve milletimizin dinamizmi öyle büyük ki, bir kaybı başka bir yerden süratle tamamlayabiliyoruz. Turizmde 50 milyon turiste doğru giden bereketli bir sezon geçiriyoruz. Bunu daha da ileri taşıyacak hazırlıklar içerisindeyiz. Bütçe açığımızı küresel salgın ve savaş şartlarına rağmen yüzde 3.5'un altında tutabileceğimiz anlaşılıyor. Yükselen enflasyon nedeniyle vatandaşımızın kaybolan refah seviyesini telafi etmekte kararlıyız. Aralık ayında yeni adımlar atarak telafi sözümüzü yerine getireceğiz. Bütçemizde fedakarlık yapabilecek kaynağı ayırdık.

DEZENFORMASYON YASASI: ACİL BİR İHTİYAÇTI

Sosyal Medya Kanunu gelişmiş ülkelerin tamamında vardır, uygulanmaktadır. Geç de olsa ülkemizi bu uygulamayla tanıştırdığı için Meclis'imize teşekkür ediyorum.

Bu kanun acil bir ihtiyaçtı, geciktirilemezdi. Ana muhalefet buna da karşı çıktı. Çünkü işlerine gelmiyor. Ağızlarından köpükler saçarak höykürenler sosyal medyadaki linç kültürü ve kaostan beslenenlerdir. Sosyal medya ağlarındaki şantaj, tehdit ve kokuşmuşluktan vatandaşlarımızı korumak için kimseden izin alacak değiliz. ABD'de Avrupa'da olan bu düzenlemeye karşı çıkan bu muhalefet 5'inci koldur. Ülkemizin her türlü mahremini hedef alan iftira kampanyaları da bir çeşit terör saldırısıdır. Sürekli yalanla yatıp kalkanların bunları anlaması mümkün değildir.

Şöyle bir çalışmadan örnek verelim; Oxford Üniversitesi tarafından hazırlanan dijital haber raporunda Türkiye'nin dünyada en çok dezenformasyona maruz kalan ülke olduğu belirtiliyor. Artık insanlarımız tüm iletişim araçlarını daha güvenle kullanma imkanına kavuşacaktır.

KILIÇDAROĞLU'NUN ABD ZİYARETİ

Bu zat seçime ayların kaldığı bir dönemde Amerika'ya gitti. Benzin istasyonuna girmiş orada hamburgerci varmış ona takılmış 8 saat orada geçmiş. Burada da benzin istasyonuna takılabilirdi orada da benzin istasyonu var orada da bu işi halledebilirdi.

Bu gezinin bilinmeyen, karanlık tarafı var. Bir de vermediği görüntüler var. New York'a kadar gideceksin Türkevi'ni ziyaret etmeyeceksin. Yapamaz. Türkevi onun bütün fiyakasını siper süpürür atar. Ülkemizin çıkarını, milletimizin her türlü değerini, insanımızın her türlü mahremini hedef alan yalan ve iftira kampanyaları da terör saldırısıdır. Benim çocuklarım o binayı yaptırmış, yalan. Tek yaptığı iş şaibeli kişilerle bir araya gelmek. Siyaset bu adamın yaptığı iş değildir. Siyaset yapmaktan anladığı bu ise hem kendisine hem partisine hem bu ülkeye yazık.

HODRİ MEYDAN, SEÇİMLERDE ÇIK KARŞIMA

Bu zat Türkiye'nin menfaati olan her görüşmeden uzak durmuştur. Birkaç görüşmesini saymazsak kapalı kapılar ardında şaibeli kişiler ile bir araya gelmektir.

Kılıçdaroğlu'na buradan bir çağrı yapıyorum. Madem kendine bu kadar güveniyorsun, madem siyaset tarzına bu kadar eminsin, öyle ise hodri meydan. Gücün yetiyorsa, yüreğin var ise, kendi özgür iraden var ise seçimlerde çık karşıma. Fikirlerimizi, vizyonlarımızı yarıştıralım. Bırakalım kararı millet versin.

Hayallerinle arana engel koyanlar kimse söyle omuz omuza mücadele edelim. Gerekiyorsa 6'lı masadaki ortaklarını da görünmeyen ortaklarını da birlikte ikna edelim.

Ben muhafazakar bir devrimciyim. Seçime kısa bir süre kaldı daha adayları ortada yok. Uluslararası arenada Türkiye'nin haklarını nasıl koruyacak?

Kaynak: Haber Global TV

Bartın Recep Tayyip Erdoğan Ak Parti