Cumhurbaşkanı Erdoğan doğum yardımı ve faizsiz kredi desteklerini açıkladı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Aile Yılı Tanıtım Programı'nda konuştu. Erdoğan, yeni evlenen çiftlere verilen faizsiz kredinin artık 81 ilde hizmete alındığını duyururken, yeni çocuk sayısına göre doğum yardımı tutarlarını da açıkladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Aile Yılı Tanıtım Programı'na katıldı.
Yeni evlenenlere faizsiz kredi desteği sağlanan Aile ve Gençlik Fonu'nun artık 81 ilde uygulanacağını söyleyen Erdoğan, yeni doğum desteklerini de açıkladı. Erdoğan, "Yeni doğacak ilk çocuk için verdiğimiz tek seferlik doğum yardımını 5 bin TL'ye yükseliyoruz. İkinci çocuk için her ay 1500 lira, 3. ve sonraki çocuklar için de her ay 5 bin TL olacak şekilde çocuk yardımlarını devreye alıyoruz. Yeni doğacak ikinci ve sonraki çocuklar için hiçbir şart olmaksızın yardımları her ay annelerimizin hesabına yatıracağız" dedi.
Erdoğan'ın açıklamaları:
Aile Yılı çerçevesinde icra edeceğimiz çalışmaları etkin nüfus politikaları ile desteklemek en büyük önceliklerimizden. Aile Enstitüsü ve Nüfus Politikaları Kurulu faaliyetlerine başladı. İlk toplantısını 9 Ocak'ta gerçekleştirdi. Sağlıklı bir nüfus yapısı için kısa, orta ve uzun vadeli stratejiler geliştirilecek. Enstitümüz ise bir beka meselesi olarak gördüğümüz aileye ilişkin politika geliştirici faaliyetler yürütecek. Her iki yeni oluşuma da başarılar diliyorum.
Aile yapımızı korumak, tahkim etmek ve bizden sonraki kuşaklar zengin miras bırakmak hepimizin görevidir. Eğer aileyi güçlü kılmak istiyorsak işe aile fertlerinden başlamamız gerektiği de açıktır. Bilinçli anne ve babaların yetiştireceği evlatlarımız milli kimliğimizin yanı sıra aile kurumunu da yaşatacak, yarınlara taşıyacaktır. Bilinçli bir anne babanın elinde huzurlu bir yuvanın çatısı altında yürüyen çocuklar insanlığa faydalı örnek kişiler haline gelir.
"LGBT'NİN KOÇBAŞI OLARAK KULLANILDIĞI POLİTİKALARIN ÖNCELİKLİ HEDEFİ AİLEDİR"
Neoliberal kültür akımları toplumsal dokuyu şekillendiriyor. Dijital platformlarında içerikleri kültür erozyonu ve kimlik aşınması gibi telafisi zor süreçlere sebep oluyor. Bilinçli şekilde servis edilen bu içerikler başta cinsiyetsizleştirme politikaları üzerinde, LGBT akımlarının da alan kazanmasına yol açıyor. LGBT'nin koçbaşı kullanıldığı politikaların öncelikli hedefi ailedir. İlk etapta kişisel tercih denilerek meşrulaştırılmak istenen bu anomali, günümüzde faşizan bir dayatmaya dönüşmüştür. Fıtratı, ahlakı, aileyi savunan herkes ağır bir baskıya maruz kalmaktadır. Bunun siyasetteki örneklerini hepimiz biliyoruz. Bu zorbalık iş dünyasından medyaya, sinemadan spora, oyunlara kadar her alanda daha baskıcı bir gerçekçilikle karşı karşıyayız. 2-3 yaşındaki masum sabiler bile oyunlar üzerinden çok erken yaşlarda buna muhatap oluyor. Dijital bir oyunda tespit edilen ahlaksızlıklar bunun en çarpıcı örneğidir. BM bünyesinde verdiğimiz mücadele zaten malumdur. Bu çabalarımızı İslam İşbirliği Teşkilatı ve Türk Devletleri Teşkilatı başta olmak üzere diğer uluslararası kuruluşlara da teşmil ediyoruz. Küresel cinsiyetsizleştirme politikaları karşısında kazanılacak her mevzi, insanlığın geleceği adına büyük bir başarıdır. Özellikle akademi, kültür sanat, STK camiamızın bu konuda daha aktif sorumluluk alacağına inanıyorum.
"DOĞURGANLIK ORANI ALARM VERMEKTEDİR"
Diğer önemli husus genç ve nitelikli nüfusumuzun devamıdır. 1000 yıldır bu topraklara mührünü vurmuş, medeniyet coğrafyasını yeşertmiş güçlü nesillerin devamı gelinen aşamada hayat memat meselesine dönüşmüştür. Yarınlarımızı güvence altına almayı arzu ediyorsak şimdiden harekete geçmek zorundayız. Bunu hamaset için değil, bazı acı gerçeklerle yüzleştiğimiz için söylüyorum. Doğurganlık oranı alarm vermektedir. 2001'de doğurganlık hızımı 2.38 iken bugün 1.51'e düşmüştür. Nüfusun yenilenme düzeyinin 2.1 olduğu dikkate alındığında durumun vahameti daha iyi anlaşılacaktır. Çocuk ve genç nüfus azalırken yaşlı nüfus ilk defa yüzde 10'un üzerine çıkmış, ortalama yaşımız da 34 sınırına dayanmıştır. Evlenme yaşı önemli ölçüde yükselmiş, boşanma oranları ise artmıştır. Boşanmaların yüzde 33.4'ünün evliliğin ilk 5 yılı içinde yüzde 21.7'sinin ise evliliğin 6 ila 10. yılı arasında meydana geldiği göze çarpıyor. İlk evlenme yaşı kadınlarda 26'ya erkeklerde ise 28'e yükseldi. İlk anne olma yaşı 29'u aşmış vaziyette.
"ÜZÜLEREK SÖYLÜYORUM..."
Türkiye, genç ve nitelikli nüfus bakımından, üzülerek söylüyorum, kan kaybetmektedir. Gerekli önlemleri bir an önce almazsak sorun telafi edilemez boyuta varacaktır. Böyle bir durumda nüfuz kaybı da kaçınılmazdır. Bu tehlikeyi 20 sene evvel sezmiştik. 2007'de doğurganlıktaki gerilemeye dikkat çekme adına en az 3 çocuk çağrısı yapmıştık. Bundan dolayı hem şahsen hem de hükümet olarak ciddi baskı gördük. Muhalefetin kışkırttığı birçok grup, yazar çizer, sanatçı, aydın taifesi bizi özel hayata müdahale ile suçladılar. Bu saldırıların dozu daha da arttı. En az 3 çocuk çağrımızı tekrarladık, tekrarlıyoruz.
Bu arka plan çerçevesinde 2025'i Aile Yılı ilan ettik. Birçok yeni projeyi hayata geçiriyoruz. Bunların bir kısmını bugün milletimizle paylaşmak istiyorum.
"AİLE VE GENÇLİK FONU 81 İLDE DAĞITILACAK"
14-28 Mayıs seçim sürecinde milletimize söz verdiğimiz Aile ve Gençlik Fonu'nu deprem bölgemizde başlatmıştık. Bu fon ile evliliğe ilk adımını atanlara 48 ay vadeli, 2 yıl geri ödemesiz 150 bin lira faizsiz kredi desteği sunuyorduk. Yeni evleneceklere fon dahilinde verdiğimiz faizsiz kredi desteğini 81 ilde uygulamaya alıyoruz. Aile ve Gençlik Fonu'ndan artık 81 ildeki tüm gençlerimiz istifade edebilecek. Gençlerimiz bu imkandan faydalanmak için bugün itibarıyla başvurularına yapabilirler.
"ÇOCUK YARDIMLARI ANNELERİN HESABINA YATIRILACAK"
Yeni doğacak ilk çocuk için verdiğimiz tek seferlik doğum yardımını 5 bin TL'ye yükseliyoruz. İkinci çocuk için her ay 1500 lira, 3. ve sonraki çocuklar için de her ay 5 bin TL olacak şekilde çocuk yardımlarını devreye alıyoruz. Yeni doğacak ikinci ve sonraki çocuklar için hiçbir şart olmaksızın yardımları her ay annelerimizin hesabına yatıracağız.
Konut desteği gibi uygulamaları da devreye alacağız. Uzaktan çalışma gibi yeni imkanları hayata geçireceğiz. Çalışan anne ve babalar için ücretsiz veya düşük maliyetli çocuk bakım hizmetlerini güçlendireceğiz.