Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail gözünü Türkiye'ye dikecek

Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de yeni yasama döneminin açılışında konuştu. Erdoğan, "İsrail saldırganlığı Türkiye’yi de içine almaktadır. İsrail, gözünü Türkiye'ye dikecek. Vatanımız, milletimiz, bağımsızlığımız için bu devlet terörüne elimizdeki her imkanla karşı duracağız" dedi. Erdoğan, "İsrail'i çok net uyarıyorum. Lübnan'a kara harekatının sonuçları geçmişteki işgallere benzemeyecektir" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de yeni yasama yılının açılışında konuştu. "İsrail'i çok net uyarıyorum. Lübnan'a kara harekatının sonuçları geçmişteki işgallere benzemeyecektir" diyen Erdoğan, "İsrail saldırganlığı Türkiye’yi de içine almaktadır. İsrail, gözünü Türkiye'ye dikecek. Vatanımız, milletimiz, bağımsızlığımız için bu devlet terörüne elimizdeki her imkanla karşı duracağız" ifadelerini kullandı. 

Yeni anayasa mesajları veren Erdoğan, "82 Anayasası'nın miadı artık dolmuştur. Demokrasimizin yeni anayasa ihtiyacının günden güne kendini daha fazla belli ettiğini görüyoruz. Yeni anayasa ile ilgili biz kendi hazırlıklarımızı titiz bir şekilde yapıyoruz ama bu demek değildir ki diğer tüm fikirlere kapımızı kapatıyoruz. Her türlü fikre saygı duyarız, her düşünceyi ilgiyle dinleriz" dedi. 

Erdoğan'ın açıklamaları: 

Aziz milletim, sayın Başkan, değerli milletvekilleri, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. TBMM'nin 28. dönem 3. yasama yılının milletvekillerimizle birlikte ülkemize hayırlar getirmesinin temenni ediyorum. Büyük Millet Meclisimizin ilk başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve Kurtuluş Savaşımızın tüm gazi ve şehitlerini bugün bir kez daha saygıyla yadediyorum.

Yeni yasama yılının uyum, uzlaşma, karşılıklı anlayış içinde hepiniz için özellikle aziz milletimiz için hayırlı ve bereketli yıl olmasını niyaz ediyorum. Bu yüksek şuurla milletimize hizmet edecek siyasi partilere, milletvekili arkadaşlarımıza yeni yasama yılında başarı dileklerimi iletiyorum. Şu anda çatısı altında beraber olduğumuz TBMM, 23 Nisan 1920'de açılmış, milli mücadeleyi sevk ve idare etmiş, 29 Ekim 1923'te de Cumhuriyetimizi kurmuştur. 

Bu Meclis, 104 yıllık tarihi boyunca şartların en çetin olduğu dönemlerde bile bir çıkış yolu bulmayı başarmıştır. Bu Meclis, barışı ve demokrasiyi güçlendirecek, refaha ve özgürlüklere daha fazla alan açacak Cumhuriyet tarihimizin en kuşatıcı anayasayı yapma kudretine ziyadesiyle haizdir. 12 Eylül askeri darbesi sonrasında silahların gölgesinde milli iradeye dayatılan anayasa milletimize biçilmiş dar bir gömlektir. 20'den fazla değişiklik, milletin mevcut anayasadan memnuniyetsizliğini açıkça göstermektedir. 82 Anayasası'nın miadı artık dolmuştur. Demokrasimizin yeni anayasa ihtiyacının günden güne kendini daha fazla belli ettiğini görüyoruz. Yeni anayasa ile ilgili biz kendi hazırlıklarımızı titiz bir şekilde yapıyoruz ama bu demek değildir ki diğer tüm fikirlere kapımızı kapatıyoruz. Her türlü fikre saygı duyarız, her düşünceyi ilgiyle dinleriz. 

Milleti ve devleti birbirinden ayrı düşünmek mümkün değildir. Millet varsa devlet vardır. Devlet varsa millet varlığını idame ettirir. Devlet, milletin üzerinde değildir. Millet de devletsiz ayakta ve hayatta kalamaz. Milletin refah ve huzurunun, bununla birlikte daha fazla hürriyetin devletimizi daha da güçlendireceği kanaatindeyiz. Yeni anayasa devlet ile milleti buluşturan niteliklere haiz olmalıdır. Milletin muazzez iradesini temsil eden insanlar olarak, insanımızın hiçbir ferdini dışlamadan, azami müştereklerde buluşturan bir anayasayı yazabilir, yapabilir, bu yüce Meclis eliyle hayata geçirebiliriz. 

EKONOMİ MESAJLARI

Önümüzdeki aylarda enflasyondaki düşüş devam edecek ve milletimiz bu düşüşü çarşıda, pazarda, alışveriş sepetinde, mutfağında daha fazla hissedecek. 

İSRAİL'İN LÜBNAN'A SALDIRILARI

İşgal güçleri Lübnan topraklarına karadan girdiğini duyurdu. Aynı anda bölge ülkelerini de kendi ateşine çekmek için her yola başvuruyorlar. İsrail, her türlü provokasyonu deniyor. Ne yazık ki bütün bölgeyi ateşe atmaya çalışan, 42 bin insanı katleden İsrail, dünyadan gerekli ve yeterli tepkiyi almıyor. Tüm insanlık adına utanç verici bu tabloya rağmen bazı ülkeler İsrail'e destek vermeye, finansal veya askeri destek sağlamaya devam ediyor. Diğer bazı ülkeler de susarak bu vahşete maalesef ortak oluyor. Ne yaparsa yapsın İsrail, er ya da geç durdurulacak. Hitler nasıl durdurulduysa Netanyahu da durdurulacak. Bugün içim kan ağlayarak söylüyorum. İsrail'in Gazze'ye soykırımı başlayalı tam 360 gün oldu. 42 bin kardeşimiz canlı yayınlarda alçakça şehit edildi. Annelere, enkaz altında kalan ciğerparelerinin parçalarını toplattılar. İnsana dair ne kadar değer varsa hepsini çiğnediler. Asırlık kiliseleri de bombalarla enkaz yığınına çevirdiler. 

"İSRAİL SALDIRGANLIĞI TÜRKİYE'Yİ DE İÇİNE ALIYOR"

İsrail saldırganlığı Türkiye’yi de içine almaktadır. İsrail, gözünü Türkiye'ye dikecek. Vatanımız, milletimiz, bağımsızlığımız için bu devlet terörüne elimizdeki her imkanla karşı duracağız. Netanyahu, Anadolu'yu da içine alan hayal kurmakta. İşgal, terör, saldırganlık hemen yanı başımızdadır. Türkiye bu işlere karışmasın, Türkiye tarafsız olsun diyenlere sesleniyorum. 360 gündür yaşanan barbarlığı 7 Ekim vakasıyla meşrulaştırmaya çalışanlara sesleniyorum. Karşımızda bir katil sürüsü var. Gözü dönmüş bir işgal cephesi karşımızda. Yanı başınızda çocuklar katledilirken, uçaklardan sivil halk üzerine bombalar yağarken sessiz, tepkisiz, hatta tarafsız kalmak suça ortak olmaktır. Buradan 360 gündür üç maymunu oynayanlara soruyorum. Çocuklarınızın gözüne yarın nasıl bakacaksınız? Filistin, Lübnan güvende değilse, kendinizin güvende olabileceğine gerçekten inanabiliyor musunuz? Bağımsızlığımız için bu devlet terörüne elimizdeki her imkanla karşı durmayı sürdüreceğiz. Bedeli her ne olursa olsun Türkiye, İsrail'in karşısında durmaya devam edecektir. 

"İSRAİL'İ ÇOK NET UYARIYORUM"

İsrail'i çok net uyarıyorum. Lübnan'a kara harekatının sonuçları geçmişteki işgallere benzemeyecektir. Gazze ile Lübnan'ın savunması aynı olmayacaktır. Uluslararası kuruluşlar İsrail'i durdurmalıdır. İslam dünyası aynı şekilde vatan savunmasında mutlaka Lübnan halkı ve hükümetinin yanında olmalıdır. Biz, Türkiye ve Türk Milleti olarak Lübnanlı kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayacak, tüm imkanlarımızla kendilerini destekleyeceğiz. Bu Gazi Meclis mazlum halkların umudu olan da bir Meclis'tir.