Bu iş böyle giderse en çok öldüren üçüncü hastalık: Covid-19
Günde 200 civarında insan Covid-19'dan hayatını kaybediyor. Bu iş böyle giderse Türkiye'de bir günde insanların hayatını en çok kaybettiği üçüncü hastalık Covid-19 olacak.
Türkiye'de koronavirüs vaka sayıları 20 bin-30 bin bandına oturdu. Her gün neredeyse 200 kişi ölüyor. 19 Ağustos'ta 216 kişinin hayatını kaybetmesiyle başlayan ölüm rakamlarına baktığımızda kısa birkaç günlük periyotlar harici, kalıcı olarak Covid kaynaklı ölümlerin 200'ün altına inmediğini görüyoruz. TÜİK'in en son 2019 yılı verilerine dayandırdığı ve 2020 Haziran'ında açıkladığı Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistikleri göz önüne alınırsa Türkiye'de günlük can kaybının en çok yaşandığı üçüncü hastalığın Covid-19 olabileceği ortaya çıkıyor.
📌Peki toplum olarak nasıl bu hale geldik?
📌Covid ölümlerini kanıksadık mı?
EN FAZLA ÖLÜM KALPTEN...
TÜİK'in açıkladığı Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistikleri 2019'a bir göz atalım. Bu istatistiklere göre; Türkiye'de en çok kalp krizi, damar tıkanıklığı, kalp yetmezliği, varis ve yüksek tansiyon gibi dolaşım sistemi hastalıkları sebebiyle insanlar hayatını kaybediyor. Bu, günde 439 kişinin dolaşım sistemi hastalıklarından vefat etmesi demek. Daha sonra iyi huylu ve kötü huylu tümörler (kanser ölümleri dahil), solunum yolu hastalıkları ve sinir sistemi duyu organı rahatsızlıkları geliyor. Covid ölümlerinin günde 200 olarak seyredeceği kabul edilirse eldeki verilere göre Türkiye'de günlük ölümlerin en fazla yaşandığı üçüncü hastalık olacağı kabul edilebilir.
"UÇAK DÜŞSE, DEPREM OLSA..."
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Haluk Eraksoy, iki yıl öncesine kadar Türkiye'de böyle bir ölüm sebebinin olmadığını belirterek, "Şimdi günde ortalama 200 kişi ölüyor. Kimsenin de umurunda değil. Bir uçak düşse, bir deprem olsa, bir bina yıkılsa 100 kişi ölse, yer yerinden oynar. Normalde herhangi bir nedenle günde 200 kişi ölse, her gün manşetlere çıkardı" şeklinde konuştu.
Eraksoy, üstelik bu hastalıktan korunulabildiğini, önlenebilen bir hastalık olduğunu aktararak, "Alın yazısıdır, kaderdir ne yapalım diyeceğimiz bir durum değil bu. Şu anda bir önleme yolu ve çaresi var: Aşı. Ona rağmen aşılamadan hala uzak duran, önlemlere uymakta gevşek davranan kesim var. Kanıksandı, kişi kendi başına gelmedikçe böyle bir sorunun olduğunu kabul etmiyor" ifadelerini kullandı.
RUHSAL GEREKSİNİM...
Psikolog Prof. Dr. Nursu Çakın Memik ise, ilk açıklanan Covid ölümünün belirsizlik yarattığını aktardı. Memik, şu an belirsizliğin azalması ve kontrol edilebilirliğin arttıkça daha cesaretli olmaya başladığını aktararak şunları söyledi; "İnsanların kaygıyla uzun süre yaşaması çok güç. Sürekli ölümü düşünerek de yaşayamıyoruz. O nedenle ruhsal bir gereksinimdir, ölümü inkar etmek. Ölümün inkarı birazcık da olsa ruhsal bunaltıyı ortadan kaldırır. Kanıksamak önlem yöntemlerini azaltmak demek değil, ruhsal sağlığı korumak için önemli. Bunu iyi bir denge içerisinde tutmamız lazım."
HER GÜN EN AZ BİR KADIN ÖLDÜRÜLÜYOR
Türkiye'nin kanayan yarası haline gelen kadın cinayetlerinin önüne bir türlü geçilemiyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun 2020 yılı verilerine göre, 300 kadın öldürüldü, 171 kadının da ölümü şüpheli bulundu. İçişleri Bakanlığı ise öldürülen kadın sayısını 385 olarak verdi. Yapılan tüm kampanyalara rağmen kadına şiddet ve ölümlerin önü durdurulamazken, günde en az 1 kadın cinayete kurban gitti.
GÜNDE 13 İNSAN TRAFİK KAZALARINDA ÖLÜYOR
Yılda binlerce vatandaşımızın hayatını kaybetmesine neden olan trafik kazaları her yıl giderek azalıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine göre, 2020 yılında meydana gelen 938 bin 808 kazanın 150 bini ölümlü-yaralanmalı oldu. Geçtiğimiz yıl meydana gelen bu kazalarda 4 bin 866 vatandaşımızı kurban verdik. Bu da günlük neredeyse en az 13 vatandaşımızın hayatı demek oluyor.
Kaynak: Web Özel