Bakan Akar'dan İsrail tepkisi: Bu bir insanlık suçudur
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve TSK komuta kademesi, sınır birliklerinde incelemelerde bulundu. Bakan Akar, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına dair "Bu saldırılar, insanlık suçudur. Bunlar, huzuru, barışı tahrip etmek demektir. İnsanlık için tarihin yazacağı bir ayıptır" dedi.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar beraberinde TSK Komuta Kademesi ile Suriye sınır hattındaki birliklerde inceleme ve denetlemelerde bulunuyor.
Sınır hattı ve ötesinde görevli birliklerin komutanları ile toplantı yapan Akar, “İdlib’de huzur ve güvenliği bozan, bozmaya teşebbüs eden, bozma niyetinde olan tüm unsurların aklını başına toplaması lazım, bizim onlarla mücadelemiz sonuna kadar devam edecek. Huzur ve güvenliği sağlamakta kararlıyız” dedi.
TSK’nın yoğun bir dönemden geçtiğini dile getiren Akar, “Türk Silahlı Kuvvetleri egemenliğimiz ve bağımsızlığımız başta olmak üzere hudutlarımızın, halkımızın, personelimizin güvenliği, asil milletimizin hak alaka ve menfaatini korumak ve kollamak için yapılması gereken ne varsa büyük bir kahramanlık ve fedakarlıkla karada, denizde, havada kendisine verilen bütün görevleri en iyi şekilde yerine getirebilmek için ölürsem şehit kalırsam gazi anlayışı içinde çalışmalarını sürdürmektedir. Bunu da sonuna kadar sürdüreceğimizden kimsenin şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı.
Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyi ile yurt içinde, Ege ve Doğu Akdeniz’deki yoğun faaliyetlere vurgu yapan, bunlarla birlikte Kıbrıs, Libya ve Azerbaycan ve diğer coğrafyalarda dost ve kardeşlerin haklı davalarında onlarla birlikte olmaya devam ettiklerini aktaran Akar, Suriye’nin kuzeyinde 2016’dan beri yoğun faaliyetlerin sürdürüldüğünü anımsattı.
Bugüne kadar Mehmetçiğin kendisine verilen görevleri büyük bir başarıyla yerine getirdiğini dile getiren Akar, “Özellikle şunu belirtmek istiyorum başta Irak ve Suriye olmak üzere tüm komşularımızın sınırlarına, egemenlik haklarına sonsuz saygılıyız. Biz hudutlarımızın ve halkımızın güvenliği için gayret gösteriyor, buna yönelik tehditleri yok etmek için çalışıyoruz” dedi.Tehdit ve tehlikelerin kontrol altına alınmasının ardından Suriye’nin kuzeyinde hayatın normale dönmesi için çalıştıklarını aktaran Akar, “Suriyeli kardeşlerimizin insani ihtiyaçlarının karşılanması için diğer bakanlık ve kurumların personeliyle elimizden gelen gayreti göstermeye devam ediyoruz” diye konuştu.
Yaklaşık 470 bini İdlib’te olmak üzere 1 milyondan fazla Suriyeli’nin gönüllü, güvenli ve saygın şekilde TSK tarafından güvenliği sağlanan alanlardaki evlerine döndüğünü hatırlatan Akar, şunları söyledi:
“Biz Suriye’nin kuzeyinde barış ve huzuru, ateşkesin sürekliliğini sağlamak bölgeye barış ve huzurun gelmesi için çalışıyoruz. Barış ve huzurun gelmesinin ardından da anayasa çalışmaları ve seçimlerin yapılmasıyla da sürecin tamamlanmasını istiyoruz. Bizim bu istikametteki çalışmalarımızda huzurun ve güvenliğin sağlanması önemli bir amaç. Maalesef 10 Mayıs Pazar günü İdlib’de ikmal konvoyuna yapılan saldırıda kahraman, aslan gibi bir teğmenimizi şehit verdik. Huzuru ve güvenliği bozan unsurları etkisiz hale getirilmesi için elimizden gelen her türlü gayreti gösterdik, bundan sonra da artan bir şiddet ve tempoda göstermeye devam edeceğiz. Başta Teğmen Osman Alp olmak üzere şimdiye kadar hiçbir şehidimizin kanını yerde bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız. Huzur ve güvenliği bozan, bozmaya teşebbüs eden, bozma niyetinde olan tüm unsurların aklını başına toplaması lazım, bizim onlarla mücadelemiz sonuna kadar devam edecek. Huzur ve güvenliği sağlamakta kararlıyız.”
İSRAİL'İN GAZZE'YE YÖNELİK SALDIRILARI
Konuşmasında İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına da değinen Akar, “Bu saldırılar insanlık suçudur. Bunlar huzuru, barışı tahrip etmek demektir. İnsanlık için tarihin yazacağı bir ayıptır. Bundan İsrail yöneticilerin bundan süratle vazgeçmesi lazım” dedi.Akar, saldırılarda şehit olan Filistinlilere rahmet, yaralılara şifa dileklerini de iletti.
Sözlerinin sonunda personelin Ramazan Bayramı’nı kutlayan Akar, “TSK, binlerce yıllık şanlı tarihimizden süzülüp gelen millî, manevi ve mesleki değerleriyle, aklın ve bilimin ışığında, anayasa çerçevesinde, yasalar ve Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri doğrultusunda, sıralı amir ve komutanların emir ve komutasında, milletinin emrinde, görevinin başındadır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın” dedi.