Liz Truss da mı koltuğu devredecek? İngiltere için kritik hafta
İngiltere yine siyasi bir krizin eşiğinde. Bu kez yine bir başbakan, Liz Truss'ın koltuğu sallanıyor. Göreve gelişinin üzerinden 40 gün geçmiş olmasına rağmen bu hafta Truss için çok önemli.
İngiltere tarihinde hiçbir başbakan Liz Truss kadar sert bir başlangıç yapmadı. Göreve gelmesinin üzerinden sadece 40 gün geçti ama koltuğu sallanıyor.
Muhafazakar Parti'de 3 milletvekili isyan bayrağını çekti. Milletvekili Crispin Blunt, Jamie Wallis ve Andrew Bridgen, hükümette geçirdiği altı haftanın ardından başbakanın istifasını istiyor. Jamie Wallis, yazılı açıklama yaprak “artık yeter” dedi. Her şey, Liz Truss'ın ekonomik büyümenin yolu olduğu iddiasıyla en zenginlerden alınan vergiyi azaltma planıyla başladı.
Halkın çoğunluğu hayat pahalılığıyla mücadele ederken, hükümetin en zengin kesime vergi kıyağı geçecek olması infial yarattı. Kamu borçlanmasının artacağı endişesi yüzünden piyasalar alt üst oldu. Sterlin büyük değer kaybetti. Çok geçmeden hatasını anlayan Liz Truss, U dönüşü yapıp vergi indiriminden vazgeçti. Sonra da Maliye Bakanı Kwasi Kwarteng'i görevden aldı. Ama tüm bunlar Truss'ın otoritesini korumak yerine buharlaştırmaya başladı.
İngiliz Daily Mail gazetesine göre Muhafazakar Parti'de başbakanı devirme planı devrede. Hatta bazı parti üyelerinin Liz Truss'un bu hafta istifaya zorlanacağını söylediği belirtiliyor. Ancak fikir birliği yok. Çünkü bir kesime göre Truss'ın devrilmesi, erken seçimle sonuçlanabileceği için daha riskli bir hamle.
ÖLÜM KALIM SAVAŞI
Truss, iktidarda kalmak için bu hafta deyim yerindeyse ölüm kalım savaşı verecek. Partisindeki isyancılarla görüşerek otoritesini sağlamlaştırmaya çalışacak. İşi zor. Piyasalardaki çalkantı henüz dinmedi. Milyonlarca İngiliz ipotek ödemelerinin arttığını ve emeklilik fonlarının riske girdiğini görecek. Yeni kamu harcama kesintileri de kapıda. Ana muhalefet baskıyı artırdı. İşçi Partisi lideri Keir Starmer, "Başbakan görevde olduğunu söylüyor, ancak görünüşe göre iktidarda değil. İngiltere net bir liderlik için haykırıyor ve bunu İşçi Partisi sağlamalı” ifadelerini kullandı.
Gözler yeni Maliye Bakanı Jeremy Hunt’ın üzerinde. Hunt'ın Liz Truss’ın ekonomik vaatlerinin tam tersi yönde kararlar alması, 'Ülkeyi kim yönetiyor?' sorusuna yol açtı. Hunt "Yetkiler başbakanda, eleştirileri dinledi ve değişti" dese de sular durulmuyor.
Liz Truss’ın uluslararası alanda da imajı darbe aldı. Yunanistan başbakanı Kiryakos Miçotakis, AB tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birini yaşayan ülkenin lideri olarak yardım teklif etti, “IMF'yle iş yapma konusunda deneyimli birilerine danışmak isterseniz buradayız” ifadelerini kullandı. ABD Başkanı Joe Biden da Truss'ın vergi indirimi politikası için “hataydı” dedi.
Eleştirilerle kuşatılan Truss'ın şimdilik en büyük avantajı, Muhafazakar Parti'nin yeni bir seçimde kan kaybetme ihtimali. Çünkü başbakanın görevden alınmasının bu kez erken seçimle sonuçlanmasından endişe ediliyor.
PARTİSİNDE LİDERLİK YARIŞINI KAZANMIŞTI
İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, eski Başbakan Boris Johnson'ın Partygate skandalları üzerinden istifaya zorlanmasıyla 10 numaralı daireye uzandı. Muhafazakar Parti'deki liderlik yarışını kazanarak 6 Eylül’de Başbakanlık görevine geldi.
İngiltere’de son yıllarda başbakanlık koltuğunda farklı isimleri görmeye halk alıştı. 1997-2007 yılları arasında Tony Blair 10 yılı aşkın bir süre bu koltukta otursa da ardından gelen Gordon Brown yaklaşık 3 yıl görev yaptı. David Cameron 6 yılı aşkın bir süre 10 numaralı daireyi işgal ederken, Theresa May, 13 Temmuz 2016 – 24 Temmuz 2019 tarihleri arasında başbakanlık yaptı. Debdebe ile geçen Boris Johnson dönemi olaylı bir şekilde sona ererken, Liz Truss’ın da koltuğu sallanıyor.
Kaynak: Web Özel