Fransa ve Almanya yeni bir tank üretmek için anlaştı

Ajans Bizim
Askeri teknoloji Fransa Almanya
Fransa ve Almanya yeni bir tank üretmek için anlaştı
Fotoğraf: DepoPhotos

Fransa ve Almanya arasında uzun süredir farklı çıkarlar nedeniyle aksayan geleceğin tankının geliştirilmesi süreci, bu ortak savunma projesi için üreticiler arasında iş bölümüne ilişkin bir anlaşmanın duyurulmasıyla ilerlemeye başladı.

Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius ve Fransız Savunma Bakanı Sébastien Lecornu, "her iki ülkenin ordularına, temelde Avrupa'ya ve hatta NATO'ya yapı kazandıracak bu programın" önemini belirterek, haberi duyurdu.

İki Bakan, birlikte yaptıkları açıklamayla anlaşmanın 26 Nisan'da ortak bir belgenin imzalanmasıyla resmiyet kazanacağını söyledi.

MGCS (Ana Kara Muharebe Sistemi) programı 2017 yılında, iki ülke arasındaki diğer savunma işbirliği projesi olan Geleceğin Savaş Uçağı (Scaf) ile aynı zamanda başlatıldı.

Geleceğin bu tankı 2035 yılına kadar Fransa'nın Leclerc ve Almanya'nın Leopard 2 tanklarının yerini alacak. 

Sébastien Lecornu, bu gelişmenin, "yenilik düzeyi ve birbirine bağlanabilirlik sayesinde teknolojide bir nesil sıçraması” sağlayacağını belirtti.

İki ülke tarafından eşit oranda finanse edilen ve Almanya tarafından yönetilen proje, başlangıçta Leopard 2 muharebe tankını üreten Fransız Nexter ve Alman KMW arasında bu vesileyle oluşturulan bir kuruluş olan KNDS tarafından yönetiliyordu.

Ancak 2023 yılında Boris Pistorius ve Sébastien Lecornu, iki ülke arasındaki endüstriyel rekabet ve farklı çıkarlar nedeniyle bu projede Fransız-Alman işbirliğine yeni bir ivme kazandırmak zorunda kaldı. 

Bunun ana nedeni Alman üretici Rheinmetall'in 2019'da programa dahil olmasıydı. Rheinmetall'in gelişi, başlangıçta üreticiler arasında öngörülen yapıyı ve iş bölümünü istikrarsızlaştırmıştı.

Bu nedenle dün açıklanan anlaşmanın, geleceğin tanklarının Alman ve Fransız üretimi arasında eşit bir paylaşımı net bir şekilde belirleyebilmesi için bu aşamanın açıklığa kavuşturulması elzem hale gelmişti. 

Boris Pistorius, müzakerelerin "karmaşık (...) ve zor" geçtiğini belirtti.