Dünyanın en hızlı treni hangisi?
Fransa’nın yüksek hızlı treni TGV, hâlâ demiryolu hızında mutlak dünya rekorunu elinde tutuyor, ancak ticarî hız söz konusu olduğunda Fransa’nın amiral gemisi, Çin yapımı hızlı trenlerin gerisinde kalıyor.
Milyonlarca Fransız, bu yaz, tatile gitmek için TGV'ye bindi. Zamansız arızalar, bazen seferleri aksatıyor ve Fransız yüksek hızlı treninin temsil ettiği teknik beceriyi unutturuyor. Çok az ülke, böylesine hızlı bir demiryolu taşımacılığından faydalanabiliyor. Fransa, bu alanda öncü olsa da şimdi daha hızlı trenler tarafından geride bırakıldı.
TGV, çok özel test koşulları altında ve performans için modifiye edilmiş bir trenle 2007 yılında saatte 574 km hızla kırdığı dünya demiryolu hız rekorunu hâlâ elinde tutmaya devam ediyor.
Bunun, saatte 320 km hızla zirve yapan ticarî işletme hızıyla uzaktan yakından hiçbir ilgisi yok! TGV’ler hâlâ hızlı ama CNN tarafından her yıl yayınlanan dünyanın en hızlı trenleri sıralamasına göre, bugünlerde başka ülkelerde daha hızlı seyahat edebileceğini söylemek gerekiyor.
Çin yüksek hızlı trenlerin öncüsü
TGV, halihazırda dünyanın en hızlı dördüncü treni konumunda bulunuyor. Bir numarada Çin’in Maglev treninin mevcut modeli, Şanghay yöresinde saatte 460 km hızla çalışıyor.
Birkaç ay önce test edilen yeni bir model ise saatte 600 km'yi aşacak ve nihai hedefi saatte 1000 km olacak. Buna TTGV denebilir, yani uçaktan daha hızlı, “çok yüksek hızlı tren!”
Bunun neredeyse uçan bir tren olduğu söylemek yanlış olmaz. Maglev trenleri elektromanyetik olarak havaya kaldırılıyor. Prensip, biraz da iki mıknatısı bir araya getirmeye benziyor, yani tren ve ray birbirini itiyor.
Sonuç olarak, sürtünme yok! Bu da trenlerin dakikada 10 kilometre yol alarak olağanüstü hızlara ulaşabileceği anlamına geliyor. Çin bu trenleri tüm ülkeye yaymak peşinde.
Sıralamada iki numarada yine bir Çin treni var, ancak bu tren raylar üzerinde hareket ediyor. Bu, saatte 350 km ticarî hıza sahip Fuxing adı verilen tren. Tren, otonom, yani sürücüye ihtiyacı yok!
Üç numarada Almanya, saatte 330 km ticarî hız yapan ICE3'ler ile yer alıyor. Dört numara ise Fransız TGV'si saatte 320 km hızla Japon muadili Şinkansen ile aynı seviyede!
Eğer bu sıralama, bir hız yarışı gibi görünüyorsa fazla umutlanmamak lâzım. Paris-Marsilya arasını bir buçuk saatte kat etmek kulağa hoş geliyor ama ne yazık ki bu yakın zamanda olacak bir şey değil. Görünüşe göre, hız artık, Fransız Demiryolları SNCF'nin stratejik önceliği değil!
“Daha hızlı gitmeyeceğiz…”
SNCF’nin patronu Jean-Pierre Farandou, TGV'nin 40’ıncı yıldönümü vesilesiyle Le Parisien'e verdiği demeçte "Saatte 320 km'deyiz, daha hızlı gitmeyi düşünmüyoruz" dedi.
Gelecek aylarda hizmete girecek yeni versiyon TGV M'nin başka hedefleri var: Aynı hız, ancak yüzde 20 daha az enerji tüketmesini sağlayacak yeni aerodinamik yapı, ihtiyaca göre birinci sınıfı ikinci sınıfa dönüştürmek veya bisikletler için yer eklemek amacıyla isteğe bağlı olarak eklenip çıkarılabilen koltuklarla daha fazla modülerlik ve daha iyi kablosuz internet bağlantısı.
Bu pişmanlık duyulabilecek bir seçim olabilir, ancak daha da hızlı gitmenin sadece çok pratik olmakla kalmayacağını, aynı zamanda kısa yolculuklarda demiryolunu hava yolculuğuyla daha rekabetçi hale getireceğini de kendi kendine söyleyebilir insan.
Örneğin bugün 7 saat olan Paris-Barselona arası 4 ya da 5 saate inebilir. Bir de geriye kalan önemli nokta var. Uzun bir süre boyunca dünyanın en hızlı trenine sahip olmak Fransa'nın en büyük endüstriyel gururlarından biriydi, teknoloji ve bilgi birikim için bir vitrindi.
Hız, devasa yatırım anlamına geliyor
Ancak sorun aynı zamanda ekonomiyle ilgili. Bu "süper hızlı trenleri" geliştirmek çok pahalı. Bir de bununla birlikte gelen tüm altyapı, özellikle de bir milimetreden daha az bir toleransla mükemmel bir şekilde hizalanması gereken raylar var. Tüm bir demiryolu ağının bakımını yönetmek son derece pahalı. Trenler ne kadar hızlı olursa maliyetler de o kadar yüksek oluyor.
Bunu, Elon Musk tarafından başlatılan ve dünya çapında çeşitli şirketler tarafından test edilen, tüpler içinde çok yüksek hızlarda seyahat etmesi beklenen trenler olan hyperloop gibi projelerde de görmek mümkün!
Bugün bazı insanlar, son derece pahalı olduğu için bu projenin fizibilitesine şüpheyle yaklaşıyor. 2016'da sızdırılan belgelerde, kilometre başına 60 milyon dolar maliyet çıkacağı tahmin ediliyordu.
Karşılaştırmak gerekirse, LGV hatlarının (yüksek hızlı hatlar) maliyeti 15 ila 20 milyon arasında değişiyor. Hat maliyeti, kaçınılmaz olarak bir noktada bilet fiyatlarını etkiliyor!
Kaynak: Ajans Bizim