20 Ocak Bakü katliamı! Kanlarıyla destan yazdılar

1990'da Sovyet ordusunun Bakü'ye girerek 147 sivili katlettiği "20 Ocak Katliamı'nın üzerinden 34 yıl geçti. 

KANLARIYLA DESTAN YAZDILAR

20 Ocak 1990'da Azerbaycan halkı, Bakü'ye giren Sovyet tanklarının önüne geçti, bedenlerini siper etti. Tanklar çocuk, yaşlı, kadın demeden onlarca Azerbaycanlıyı eze eze ilerledi. Zulme boyun eğmeyen halk, 147 şehit verdi, 744 kişi ise yaralandı. Bağımsızlık için bir milat olan 20 Ocak direnişi Sovyetlerin çöküşünü de hızlandırdı. Bir soykırımdan farksızdı orada yaşananlar. Oysa o günlerde Azerbaycan Sovyetler Birliği sınırları içindeydi. Yani Sovyet askerleri kendi topraklarında kendi vatandaşlarını katletmişti. Sovyetler tarihinde ilk kez bir Sovyet şehrine silahlı kuvvet gönderip can aldı. 

KATLİAM GÜNÜNDE NELER YAŞANDI?

Bu aslında dönemin Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un son çırpınışlarıydı. Gorbaçov'un amacı bağımsızlık isteyen Azerbaycan'ı susturup, korkutup Sovyetlerin dağılmasının önüne geçmekti. Tüm yaptıkları, yapacakları Azerbaycan halkının özgürlük ve bağımsızlık için daha fazla bilenmesine neden olacak. Sovyetlerin sonunu hazırlayacaktı.

Sovyet Kuvvetleri katliam yapıp Bakü'de kontrolü ele geçirdi ama Azerbaycan'ı kaybetti.

Azerbaycanlılar Sovyetleri reddetti. Ve bu birliğin çöküşünün başlangıcı oldu. Bağımsızlık yangını diğer ülkelere de sıçradı.

Vahşete rağmen 1 gün sonra 1 milyondan fazla Azerbaycanlı yine vahşetin yaşandığı meydandaydı. Sovyet silahlarının gölgesinde şehitlerini toprağa verdiler.

20 OCAK DİRENİŞİ AZERBAYCAN'I BAĞIMSIZLIĞA TAŞIDI

O günlerde Moskova'da direnen biri daha vardı. Modern Azerbaycan'ın kurucusu olan Haydar Aliyev. Ertesi gün Azerbaycan temsilciliğine gitti. Katliamı planlayanlar ve uygulayanlar en sert şekilde cezalandırılmalıydı. Sovyet katliamı karşısında kimse susmadı, korkup vazgeçmedi. Direndi ve özgürlüğün kilidini açtı. Kanlı geceden tam 1 yıl 9 ay sonra Azerbaycan 18 Ekim 1991'de bağımsızlığını ilan etti.

DÜNYA KATLİAMA SESSİZ KALDI

Dünya 20 Ocak'taki katliama kördü ve sağırdı. Alkış tutar gibi o katliamın emrini veren Gorbaçov'a dehşetin yaşandığı günden 10 ay sonra Nobel Barış Ödülü takdim edildi. Oysa Gorbaçov 5 yıl sonra kendini suçunu itiraf etti.