102 yıla sığan binlerce yıllık hazineler

Arkeoloji Antalya Kültür Sanat haberleri Yaşam Haberleri
102 yıla sığan binlerce yıllık hazineler

Sırtını Toroslar’a yaslayan kadim kentin kültürel hazinesi durumundaki Antalya Müzesi, nadide eserleriyle, yerli-yabancı pek çok ziyaretçinin ilgisini çekerken, görenleri de adeta kendisine aşık bırakıyor.

'Arkeolojinin Akdeniz'deki kalbi neresidir?' sorusunun, cevabı şüphesiz Antalya Müzesi olacaktır...Akdeniz’in maviliği ile kesişen önemli kültür hazinemiz, dile kolay 100 yılı aşkın süredir, eşsiz güzellikteki eserleri ile arkeoloji sevdalılarına ev sahipliği yapmaya devam ediyor.
Sırtını Toroslar’a yaslayan kadim kentin kültürel hazinesi durumundaki Antalya Müzesi, nadide eserleriyle, yerli-yabancı pek çok ziyaretçinin ilgisini çekerken, görenleri de adeta kendisine aşık bırakıyor. Paleolitik, Neolitik, Kalkolitik, Tunç, Arkaik, Klasik, Hellenistik, Roma, Bizans (Doğu Roma), Selçuklu ve Osmanlı Dönemi izlerini taşıyan tarihi eserler, tam bir asırdır doğal güzellikleri ile gözleri kamaştırmayı sürdürüyor Antalya Müzesi’nde...

ÇARPICI ÖYKÜ BARINDIRIYOR

Eşsiz hazineler barındıran müzenin hikayesi ise İtalyanlar’ın; Antalya’yı işgal dönemine kadar uzanıyor. Birinci Dünya Savaşı sonrası 1919 yılında Antalya ve civarını işgal eden İtalyanlar eski eserleri toplamaya başladıklarında, idealist bir öğretmen olan Süleyman Fikri Bey (Süleyman Fikri ERTEN) bu durumu içine sindiremediği gibi, derhal harekete geçer, O tarihlerde Antalya Lisesi’nde öğretmenlik yapan Süleyman Fikri Bey, vakit kaybetmeksizin Antalya Mutasarrıflığına başvurarak 15 Ekim 1919 tarihinde kendisini Fahri Asar-ı Atika Memuru (Fahri Eski Eser Memuru) tayin ettirir. Süleyman Fikri Bey, öncelikle Antalya merkezinde bulunan eski eserleri, Tekeli Mehmet Paşa Camii karşısında bulunan metruk küçük mescitte toplamaya başlar. Aslında bu mescid Antalya Müzesi’nin temelini oluşturacak ibadethanedir. 1922 yılına gelindiğinde ise eserler, Panaya Kilisesi’ne (Alaaddin Camii’ne) taşınır ve böylece gerçek anlamda ilk müze binası oluşturulur. Takvimler 1937 yılını gösterdiğinde müze, ikinci binası olan Yivli Minare Camii’ne taşınarak 1972 yılına kadar burada hizmet vermeye başlar. Ancak hemen akabinde binlerce arkeolojik eserin yerleşimi, teşhir ve düzenlemeleri için yeni bir mekan ihtiyacı ortaya çıktığı anlaşılınca, eşsiz güzellikteki eserler için 25 Kasım 1972'de bugünkü müze binası hizmete alınır. Kısa zamanda kente gelen yerli, yabancı turistler eşsiz arkeoloji hazinesini görmeden gidemez Antalya’dan... Yıllar içerisinde adeta nam-ı dilden dile dolaşan Antalya Müzesi, 1988 yılında ‘Avrupa Konseyi Yılın Müzesi Özel Ödülünü’ kazanmaya hak kazanırken, 2012, 2014 ve 2015 yıllarında ise mükemmellik sertifikası almaya layık görülür.

[email protected] 

Kaynak: Web Özel