Asırlık zeytin ağaçlarının koruma altına alınması istiyorlar

İHA
Aydın
Asırlık zeytin ağaçlarının koruma altına alınması istiyorlar

Hafta sonu rotasını antik dünyanın önemli metropollerinden Nysa’ya çeviren Aydınlı doğaseverler, rehber eşliğinde bölgeyi adeta yeniden keşfederken, bölgedeki asırlık zeytin ağaçlarının koruma altına alınması için inceleme gerçekleştirdi.

Aydın’ın tarihi ve doğal güzelliklerinin korunması adına önemli çalışmalar yapan Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği’nin (EKODOSD) her hafta düzenledikleri gezi turlarının bu haftaki durağı Sultanhisar ilçesi oldu. Doğaseverlerin ilk durağı Kurtuluş Savaşı sırasında Aydın yöresinde düşman kuvvetlerinin ilerlemesine karşı mücadele eden Yörük Ali Efe’nin köyü olan Kavaklı Mahallesi oldu. Köy kahvelerinde Kavaklı’da yaşayanlardan Yörük Ali Efe’nin hikayelerini dinleyen doğaseverler, Efe’nin müze haline getirilen evini de ziyaret etti. Aydın bölgesinin en yaşlı zeytin ağaçlarının olduğu alanları da gezen EKODOSD üyeleri, anıtsallık kriteri taşıyan ve Roma Dönemi’nden beri var olduğu tahmin edilen "ölmez ağaç" diye tabir edilen zeytin ağaçlarını inceleyerek bütüncül bir koruma sağlanması için, Tabiat Varlıkları Koruma Şube Müdürlüğü’ne başvuracaklarını söyledi.

Her zaman olduğu gibi doğa ve kültür gezilerinin devam edeceğini ifade eden EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, gezi ile ilgili bilgi vererek “Bu haftaki etkinliğimizde, Kurtuluş Savaşı sırasında, Aydın yöresinde düşman kuvvetlerinin ilerlemesine karşı mücadele eden Yörük Ali Efe’nin köyü olan Sultanhisar’a bağlı Kavaklı’ya gittik. Köy kahvelerinden Yörük Ali Efe’nin hikayelerini dinledik. Efe’nin müze haline getirilen evini ziyaret ettik. Restore edilmesinin üzerinden yıllar geçmesine rağmen, anlayamadığımız bir şekilde hala boş olan ve içinde Yörük Ali’yle ilgili hiçbir eşya ve bilgi olmayan evi dolaştık. Kavaklı’yı geride bırakarak, bölgenin zeytin ormanlarının içine girdik. Aydın bölgesinin en yaşlı zeytin ağaçlarının olduğu alanda, tarihe tanıklık eden doğal anıtlara dokunmanın mutluluğunu yaşadık. Anıtsallık kriteri taşıyan ve Roma Dönemi’nden beri var olduğunu tahmin ettiğimiz ölmez ağaç zeytinlerin sayısını belirlemenin mümkün olmadığını, kilometrelerce devam eden ağaçların ‘Anıt Zeytin Ormanı’ olarak bütüncül bir koruma sağlanması için, Tabiat Varlıkları Koruma Şube Müdürlüğü’ne başvuracağız” dedi.

Daha sonra Nysa Antik Kenti’ini gezdiklerini ve tarih ile iç içe bir gün geçirdiklerini belirten Sürücü; “Rotamızın sonunda yine zeytin ağaçlarının içinde bulunan ve ünlü coğrafyacı Strabon’un, hızlı akan ve derin bir boğaz oluşturan dereyle ikiye ayrılmış çifte kent dediği Nysa’nın ayaklarımızın dibinde bitiveren tiyatrosunu ve Menderes Ovasıyla bütünleşen harika panoramasını izledik. Profesyonel turist rehberi Hakan Bahçecioğlu’nun anlatımıyla, tiyatroyu, agorayı, kütüphaneyi, yaşlılar meclisini, gimnasyonu ve oldukça etkili olan tüneli dolaştık. Ancak başka hiçbir yerde rastlamadığımız bir şekilde, antik kentin içinde rahat bir şekilde özel araçlarıyla gezenleri görünce üzüldük. Dönüştü Nysa’dan koruma amaçlı götürülen eserlerin yer aldığı Aydın Arkeoloji Müzesi’ni ziyaret ettik. Nysa’dan çıkarılan birçok eseri ve diğer antik kentlerin buluntularını inceledik” şeklinde konuştu.