Yaklaşık 30 yıldır tartışılıyor... | Kız Kulesi nasıl olmalı?

İstanbul Kültür ve Turizm Bakanlığı
Yaklaşık 30 yıldır tartışılıyor... | Kız Kulesi nasıl olmalı?
İstanbul'un tarihi simgelerinden Kız Kulesi restorasyonun ardından bugün açılıyor. Fotoğraf: Mert İnan

Restorasyon çalışmaları tamamlanan İstanbul’un simge eseri Kız Kulesi bugün ziyarete açıldı. Ancak restorasyona yönelik tartışmalar, Kız Kulesi’nin yenilenen son haline rağmen devam ediyor.

İstanbul'un simgelerinden Kız Kulesi, M.Ö. 5. yüzyılda Karadeniz’den gelip geçen gemilerin denetleme alanı olarak yapıldı. İstanbul’un fethinden sonra üzerine kale inşa edilen yapı, deniz feneri olarak işlev görmeye başlarken, asırlar boyunca birçok onarımdan geçti. Kız Kulesi, son onarımının ardından bugün açılıyor.

Kız Kulesi’ne ilişkin tartışmaların ilk fitili, 1995’te ateşlendi. O dönem Kız Kulesi’nin işletme hakkı 49 yıllığına bir holdinge verilince kamuoyunda tepkiler oluştu. Tarihi yapı, 1998’de restorasyon çalışmasına alınırken, bu çalışmalardaki 3 milyon dolarlık tutarın işletmeci şirket tarafından karşılandığı öne sürüldü.

O dönem 2 yıl süren restorasyon çalışmalarının ardından tarihi kule 5, 6 ve 7 Ekim 2000 günleri üst düzey devlet yöneticileri ve dönemin Başbakanı Yardımcısı Mesut Yılmaz’ın ağırlandığı davetin ardından 8 Ekim 2000’de halka açıldı ama ne olduysa bundan sonra oldu.

TMMOB DEVREYE GİRDİ

Restorasyon çalışmalarının ardından Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) yönetimi harekete geçerek, kulenin özgün yapısına zarar verildiği gerekçesiyle yargı yoluna gitti. 3 No'lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 8 Ağustos 2000 tarih, 11772 sayılı kararının iptali için açılan dava 2004 yılında İstanbul 3. İdare Mahkemesi’nde sonuçlandı. Mahkeme kararı ile restorasyon projesine onay veren 3 No'lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun kararı iptal edildi.

Mahkeme kararında İstanbul'un simgesi olarak nitelediği Kız Kulesi'nde, restorasyon projesinin bilimsel olmadığı, işlevinin değiştirildiği ve yapılanların kulenin tarihsel, kültürel ve estetik değerlerinin önüne geçtiği vurgulandı.

Yaklaşık 30 yıldır tartışılıyor... | Kız Kulesi nasıl olmalı? - Resim : 1
 Kültür ve Turizm Bakanlığınca restorasyonu tamamlanan Kız Kulesi, bugün kapılarını açıyor. Fotoğraf: AA 

2013 yılına gelindiğinde kulenin kullanım hakkı 22 milyon Euro’ya satışa çıkarıldı. 8 yıllık belirsizliğin ardından 2021'de tarihi eser yeniden Kültür ve Turizm Bakanlığı’na geçince, akabinde restorasyona karar verildi. Restorasyon kapsamında mimari teknik rapor hazırlanırken, kulenin üst kesimindeki betonarme eklerin korozyona uğradığı tespit edildi.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, restorasyon çalışmaları tamamlanan Kız Kulesi’ne ilişkin yaptığı açıklamada, tadilat çalışmasına başlamadan önce 1944’teki restorasyon projesini incelediklerini belirtirken, "1944’deki restorasyon çalışması sırasında yapının özgün kalan kısımları kule ve kale kısmıdır. Kule ve kale dışındaki yapının bütün gördüğünüz kısımları sonradan yapılmış eklentilerdir. Birçok eklenti de aslına uygun olmayan eklentilerdir. Bunun gibi daha bir dizi hatalı uygulama yapılmış" dedi. Ersoy, tadilat çalışmasında gereksiz orijinal olmayan eklentilerin kaldırıldığını ve yıllar önceki özgün malzemelerin kullanıldığını dile getirdi.

Restorasyon kapsamında 18. yüzyıl sonu verileri kullanılırken, yapının kale avlusu bölümüne 1990’lı yıllarda eklenmiş olan çelik kapı ve asma kat söküldü. 500 tonu aşkın betonarme kısım yapıya zarar vermeden uzaklaştırılırken, bu bölümler yığma ve ahşap olarak özgün haline kavuşturuldu. Süreç boyunca kimyasal analizler, georadar görüntüleme sistemleri, lazer tarayıcılar ile yapılan derinlemesine araştırmalar ile yapı güçlendirildi.

'YAPILAN SÖKÜM DOĞRU DEĞİL'

Ancak restorasyon sırasında olduğu gibi Kız Kulesi’nin yenilenmiş görüntüsü de tartışmaları beraberinde getirdi. Yüksek mimar Dr. Sinan Genim, teknik yönden bazı eleştirilerde bulunurken, Kız Kulesi’nin beden duvarlarının ve külah bölümünün tümüyle sökülmeden de restore edilme şansı olduğunu belirtti. Yapılan söküm işleminin doğru olmadığını dile getiren Dr. Genim, "Elbette Kız Kulesi geçmişte olduğu gibi zaman zaman onarım görecektir. Bir eserin ömrünü uzatmak ve onu geleceğe taşımak hepimizin görevi. Ancak bilim insanları objektif olmalı ve değerlendirmelerini ideolojilerine bağlı olarak yapmamalı" dedi.

Yaklaşık 30 yıldır tartışılıyor... | Kız Kulesi nasıl olmalı? - Resim : 2
Kız Kulesi, 2 yıl aradan sonra kapılarını açıyor. Fotoğraf: AA

"Kız Kulesi’nin korozyona uğramış malzemelerinin ömürleri, daha az bir maliyet ile kumlama, temizleme, anti pas uygulamasıyla uzatılabilirdi" diyen Dr. Genim, şunları söyledi:

"Projede yer alan isimler gereken bölümlere takviye ve güçlendirme yapabilirdi. Üst platformun sökülerek ahşap olarak yapılmasında özgün ahşap malzeme kullanılması gerekirdi. 'Kule yok oluyor' diye bağıranlar, bu kez neden seslerini çıkartmaz oldular" diye konuştu.

Sanat tarihçi Doç. Dr. Sedat Bornovalı ise, “Yapıdaki müdahalenin sağlam, aslına uygun malzeme ve formda yapılması, restorasyon eyleminin sadece bir kısmı. 2 bin 400 yıldır evrilen bir unsura nasıl ki eskiden olmayan renkli ışıklandırmanın kıymet katabileceği düşünülmüş, çağımıza uygun başka değerlerin de planlanması hatta bunun için bir yarışmanın açılması, Kız Kulesi’nin yeni yüzyılını nasıl karşılayacağımızın birlikte kararlaştırılması yerinde olurdu diye düşünüyorum. Özellikle de çevresinde bulunan ve biraz da genişletilen boş alanın, sahilde kalan izleyici açısından da bir tasarım zenginliği içerisinde olması arzu edilebilir” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Web Özel