Türkiye'nin müzikal kültür hafızası Hasan Saltık'ın ardından: 'Ticari kaygıdan uzak...'
Türkiye'nin müzikal hafızasının en önemli koruyucularından biri olan ve Kalan Müzik'le yaklaşık 30 yıldır farklı seslere platform oluşturan yapımcı Hasan Saltık, 57 yaşında vefat etti. Saltık, bir yapımcıdan daha fazlası, bir arşivci, bir müzik antropoloğu, bir buluşma noktasıydı...
Sanat camiası Kalan Müzik'in kurucusu Hasan Saltık'ın ani vefat haberiyle sarsıldı. Geçirdiği kalp krizi nedeniyle 57 yaşında yaşamını yitiren Saltık, her zaman “bir yapımcıdan çok daha fazlası” olarak, yarattığı Kalan Müzik gibi bir değerle Anadolu'nun kültürel hafızasının korunmasında ve yok olmaya yüz tutmuş değerlerinin keşfedilip günümüze taşınmasında büyük rol oynadı.
Time dergisinin 2004 yılında derlediği Avrupa'nın Kahramanları serisinde yer verdiği ve “Türkiye'nin müzik antropoloğu” olarak tanımladığı Saltık, 2017 yılında ise İTÜ Senatosu tarafından fahri doktoraya layık görülmüştü.
NEŞET ERTAŞ KÜLLİYATINI YAYINLADI
Neşet Ertaş külliyatının önemli bir kısmını 16 CD halinde yeniden yayınlayan, yurdun dört bir yanındaki halkların müziklerini araştırıp bunları topluma kazandıran ve bunun yanında "popüler" statüsü dışındaki tarzlara ve sanatçılara Kalan ile platform oluşturan Saltık'ı ve ardında bıraktığı devasa kültürel mirası, Türk Halk Müziği sanatçısı Tolga Sağ ve İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müzik Teknolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Can Karadoğan ile konuştuk.
“Hasan çok enteresan bir adamdı” diyerek sözlerine başlayan Tolga Sağ, “Öngörüleri çok yüksek bir dostumuzdu. Piyasa koşulları daha farklı seyretmekteyken arşivciliğin önemini, bunların ileride nasıl değerli olabileceğini kestirebilmiş bir arkadaşımızdı” diyor ve şöyle ekliyor:
“O yönden de Kalan Müzik gerçek bir başarı hikayesidir; Hasan Saltık'ın oluşturduğu külliyat, Türkiye kültürü için gerçekten çok önemli bir referanstır. Türkiye müziği çok önemli bir yol gösterenini kaybetti.”
Prof. Dr. Can Karadoğan ise “Kendisi normalde ticari olarak büyük getirisi olmayacak projeleri de destekleyip bunların kültürel zenginlik olarak sunulması gerektiğine inanan biriydi” diyor.
Ah ki ah. Yüreğimi yaktın Hasan. Güldüğümüz anlar resimlerde kaldı dede. Hasan Saltık hakka yürüdü. KALAN Yola, müziğe, kültürümüze hizmetin. Nur içinde uyu. Çok erken oldu. Çok üzgünüm #hasansaltık pic.twitter.com/So9Rosac5B
— Sabahat Akkiraz (@sabahatakkiraz) June 2, 2021
'KENDİSİNİN BİLE HAYAL ETMEDİĞİ BİR MİSYON...'
Saltık'ın arşivciliği, onu bu toprakların kültürel değerlerini heybesine yükleyip, kapı kapı dolaşan bir seyyaha dönüştürmüştü. Tolga Sağ, bu serüven esnasında Saltık'ın misyonunun ve sorumluluğunun nasıl dönüşüme uğradığını aktarıyor:
“Bu serüven, belki de kendisinin bile hayal etmediği bir misyon yükledi omuzlarına. Sadece Alevi külliyatı ve lokal değerler üzerine bir arşiv çalışması düşünürken sonrasında kendisine gösterilen teveccüh ve geri dönüş, ona diğer kültürlerin de arşivlenmesi noktasında bir sorumluluk yükledi. Hasan da bütün değerleri içine katarak yürümesini bildi.”
Sadece Türk Halk Müziği için değil, ülkenin yakın tarihinde “popüler” kategorisi dışında kalmış her müzik, her müzisyen için bir platform niteliğindeydi Kalan. Prof. Dr. Karadoğan, bu noktaya vurgu yaparcasına Kalan Müzik'in önemini şöyle aktarıyor:
“Konservatuvardaki bazı icracı hocalarımızın, Sinan Cem Eroğlu, Tolgahan Çoğulu gibi isimlerin halk müziğinden beslenen modern uyarlamalarını da desteklemiştir her zaman. Mesela Şevket Akıncı'nın deneysel şarkı albümünü (Radyo Ekoton) geçen sene Kalan yayınlamıştı.
Çeşitliliği önemseyen bir bakışı vardı. Aynı zamanda Cihat (Aşkın) Hoca'nın benim kaydettiğim Minyatürler 2 albümünü de Kalan yayınladı. Minyatürler'le klasik serisini de devam ettirmek istiyordu. Klasik müziği de Türkiye'de popülerleştiren Hasan Saltık'tır.”
'KÜLTÜR MİRASINI GÜVENEREK TESLİM ETTİLER'
Hasan Saltık'ın adeta bir karar mercii olarak haklarını elinde tuttuğu külliyatı ticari rant kaygısıyla değil koruma içgüdüsüyle, onu doğru taşıyabilecek sanatçı arkadaşları ve genç müzisyenlerle paylaştığını ifade eden Tolga Sağ, “Hasan çok önemli bir halk müziği külliyatını elinde tuttu. Bizler icracılar, derleyiciler, müziği, kültürü bir misyon olarak taşımaya çalışanlar, bir noktadan sonra onunla beraber yürümeye başladı” diyor.
Saltık, bu değerlere muazzam bir emek ve hassasiyetle yaklaşıyordu.
Tolga Sağ bu hassasiyeti “Hasan, her karşılaştığı değeri ona sunması gereken saygı çerçevesinde çok güzel taşıdı. İnsanlar ona ellerindeki kültür mirasını çok inanarak, çok güvenerek rahatlıkla teslim ettiler. Bu çok önemliydi. Unkapanı'nın çok zor başarabileceği bir ahlaki değeri Hasan üzerinde taşıyordu” şeklinde aktarıyor.
EDİTÖRÜN NOTU: BİR BULUŞMA NOKTASI...
Tüm bunların yanında Hasan Saltık'ın bir “buluşma noktası” olduğunun altını çizmekte fayda var. Bas gitarist Kamil Erdem'in grubu Asiaminor'ın '97 çıkışlı Kedi Rüyası albümüyle Kalan Müzik'le tanışmıştım. Daha sonra Trio Mrio ve Birsen Tezer'in unutulmaz Cihan albümüyle Kalan, yeni buluşma noktaları daha oluşturdu benim için.
Prof. Dr. Karadoğan da ilk buluşma noktasını hatırlıyor:
“Serdar Ataşer'in Avdet Seyri albümü vardır. Tamamen deneysel bir prodüktör, çok da severim kendisini ancak o tip bir albümün ticari başarısı olmayacağı belliydi buna rağmen yayınlanabildi o albüm ve ben gençliğimde o sayede Serdar Ataşer'le tanışabildim. Bu buluşmaları sağlayan bir aracıydı Kalan...”
Kaynak: Haber Global TV