Türkiye aşısızlara çare arıyor! 'Tapu dairesine bile alınmıyordu'

koronavirüs Türkiye Covid-19 Risk Haritası - Koronavirüs
Türkiye aşısızlara çare arıyor! 'Tapu dairesine bile alınmıyordu'

Milyonlarca vatandaş aşı olmadı ve salgın tehlikesi devam ediyor. Anayasa gereği vatandaşlar aşı olmaya zorlanamıyor, kısıtlamalar gündemde. 19. yüzyılın sonlarına doğru aşı olmayanların tapu dairelerine bile girişine izin verilmiyor şahadetnamelerini göstermeleri isteniyordu.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kanunları gereği koronavirüs aşısı yaptırmak zorunlu değil. Hukukçulara göre bunun en önemli sebeplerinden biri Anayasa’da kişinin vücut bütünlüğünün garanti altına alınmış olması.

Şu da bir gerçek ki salgının çaresi aşı olmak. Aşı olmadan bu hastalıktan kurtulamayacağız. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamasına göre Türkiye’de aşı olabilecek 22 milyon vatandaş daha iğne için kollarını sıyırmamış. Peki çare ne? Osmanlı döneminde zorunlu aşı uygulaması var mıydı? Veya aşı olmayan kişilere ne gibi yaptırımlar uygulanıyordu?

Bu noktada bir tıp tarihi uzmanına başvurduk. Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Nuran Yıldırım 18. yüzyılda çiçek hastalığı aşısının Çin'de Hindistan'da ve Osmanlı'da üretildiğini ve 1717’de İngiltere’nin İstanbul Büyükelçisi’nin eşi Lady Mary Montagu tarafından İngiltere’ye götürüldüğünü söylüyor.

Bu aşı önce İngiltere’ye yayılıyor ardından tüm Avrupa’ya... Ve daha sonra bütün dünya çiçek aşısını ‘Türk usulü çiçek aşısı’ olarak tanımaya başlıyor.

TAPU DAİRESİNE, OKULA ALINMIYORLAR

Yıldırım’ın verdiği bilgilere göre II. Abdülhamid döneminde de aşı olanlara şimdiki aşı sertifikası gibi ‘aşı şahadetnamesi’ veriliyordu.

Prof. Dr. Nuran Yıldırım, “II. Abdülhamid döneminde özellikle 1885 yılından itibaren çiçek aşısı belgesi olmayanlar okullara alınmıyor, askere ve devlet hizmetine verilmiyorlardı. Bu kişilerin tapu dairelerine bile girmeleri yasakken benzer kısıtlamalar 1930 yılında da Cumhuriyet döneminde uygulandı” diye konuştu.

Türkiye aşısızlara çare arıyor! 'Tapu dairesine bile alınmıyordu' - Resim : 1Telkihhane (Çiçek Aşısı Üretim Merkezi)

KOLERA SALGINI DÖNEMİNDE ZORUNLUYDU

Osmanlı’nın Rumeli eyaletlerinde 1880’lerde bazı noktalarda aşının zorunlu da tutulduğunu aktaran Yıldırım, Sultan Reşat (V. Mehmet) döneminde de kolera salgını olan yerlerde aşı zorunluğu olduğunu söyledi.

 Prof. Dr. Nuran Yıldırım aşı zorunluluğu noktasında temel ilkenin, ‘halkın sağlığı kişilerin sağlığından daha önemlidir’ olduğunu söyledi.

RESMİ KURUMA BİLDİRME ZORUNLULUĞU

Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında tıpta kişisel bilgilerin korunmasının önemli bir yer tuttuğunu fakat salgın hastalıklar için bunun geçerli olmadığını söyleyen Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Nuran Yıldırım, “Bir hastalık bulaşıcı ise bunun resmi kurumlara bildirilme mecburiyeti hep vardır. Cumhuriyet döneminde de Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nda mecbur tutulmuş” dedi.

Yıldırım kanunlarla çiçek hastalığı ile mücadele edilmesi sonucu Türkiye’de 1957’den sonra hiç çiçek hastalığı vakası görülmediğini söyledi. Profesör ayrıca tıp tarihi incelendiği zaman aşılara olan karşıtlığı anlayabildiğini ama doğru bulmadığını ifade ediyor. Tıp tarihi konusunda uzman olan isim, “Hep yeni yöntemler birtakım kısıtlamalar getiriyor. Bu kısıtlamalarda halk her zaman karşı çıkmıştır. Eskiden de böyleydi. Şimdi de aynı şeyi görüyoruz. Çok uzun zamandır böyle bir durumla karşılaşmadığımız için toplum yeni yöntemlerin bilimsel temellerini anlamakta zorlanıyor gibi geliyor bana" ifadelerini kullanarak sözlerini tamamladı.

Türkiye aşısızlara çare arıyor! 'Tapu dairesine bile alınmıyordu' - Resim : 2

'AMELİYAT YAPARKEN BİLE MUVAFAKATNAME ALIRSIN'

Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Necmi Yüzbaşıoğlu Anayasa’daki kişi dokunulmazlığı maddesi sebebiyle insana kendi rızası dışında tıbbi bir müdahale yapılamayacağını söyledi. Yüzbaşıoğlu, “Ameliyat bile yaparken muvafakatname aranıyor” ifadelerini kullandı.

Yüzbaşıoğlu’na göre bazı özel hallerde kamu sağlığı söz konusu olduğu için kişilere de müdahale edebilir ve kamusal alanlarda toplu olarak bulunulan alanlarda aşı olma zorunluluğu getirilen bir düzenleme yine de yapılabilir.

Aşı olmayan insanların sinema gibi toplu alanlara alınmamasının Türk hukukuna uygun olduğunu ifade eden Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı, “İnsanlara mutlaka aşı yaptıracaksınız diyemezsiniz ama onu sinema, tiyatro gibi belirli yerlere sokmayarak dolaylı olarak aşı yaptırmaya zorlayabilirsiniz” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: Web Özel

aşı olmayanlara kısıtlama gelecek mi?