TBMM'de kadın milletvekilleri arasında tansiyon yükseldi

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, teşkilatlarında kadın sayısını arttırdıklarını söyleyerek, “Biz kadın hakları konusunda konuşacak sözü olmayıp hep aynı hikayeyi anlatanlara sadece gülümsüyoruz. Diyarbakır annelerini söylüyordunuz. Diyarbakır anneleri önce bizim annelerimizdir. Bunu ben onlarla konuştum. O çocukların geri dönmesi için mücadele eden biziz. Barış mücadelesi veren biziz” ifadelerini kullandı.

CHP Eskişehir milletvekili Jale Süllü, günde üç kadının öldürülmesinin hesabını vermeleri gerektiğini belirterek, “Sizin tutunabileceğiniz hiçbir konu yok. Suçta sizin, günah da sizin. Hiçbiriniz bu konuda hiçbir şey yapmıyorsunuz” şeklinde konuştu.

İLGİLİ HABER

Tam 3 ay oldu! Türk asıllı subaydan hala haber yok!

TBMM Başkanvekili Haydar Akar, kadın milletvekillerine daha çok söz vermek istediğini belirterek, “Kadının kadın tarafından şiddete uğradığını gördüm. Kadın arkadaşların hemcinslerine saygı göstermesini rica ediyorum” diye konuştu.

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, iktidarın iyi yaptığı şeyleri anlatacağını kaydederek, “Aynı şeyleri söylüyorsunuz’ derken, aynı şeyleri söylerseniz, aynı şeyleri dinlersiniz. Biz hiç kimseyi Diyarbakır’da tehdit ve şantajla tutmuyoruz. Bu anneler bizim İl Başkanlığımız önünde değil, İYİ Parti İl Başkanlığı önünde değil, Türkiye’de 80’den fazla siyasi parti var. Onların önünde değil, sizin İl Başkanlığınız önünde duruyorsa ve çocuklarım nasıl götürüldü diye düşünüyorsa, bunun altında kalırsınız, bunun cevabını vermek sizin göreviniz. Gencecik kızların nasıl kaçırıldığını ve oradaki eli kanlı teröristlere nasıl peşkeş çekildiğini emniyetin raporlarında okumaktayız” ifadelerini kullandı. Muş, İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayanların AK Parti hükümeti olduğunu hatırlattı.

AK Parti Diyarbakır milletvekili Oya Eronat, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturan ailelere değinerek, “Bir baba şu cümleyi kullandı: Hangi partinin il binasından bir traktör battaniye çıkar? HDP İl Binasından bir traktör battaniye çıkarıldı. Bir baba; ‘Bu parti Kandil’in askerlik şubesi gibi çalışmış. Çocuklarımızı burada kaybettik, burada istiyoruz’ dedi. Ayşegül Biçer’i dinleyin. 16 yaşında oğlu kaçırılıyor. Kaçıran kişi ile oğlan telefonda görüştürüyor. ‘Bir tane oğlum var. 32 yaşındayım, kanser hastasıyım, beraber büyüdüm. Ne olursunuz oğlumu geri gönderin‘ diyor. Karşı taraftaki sözde komutan denilen ahlaksız, ‘Bir taneler daha tatlı olur. Oğlunu göndermeyeceğiz’ diyor” şeklinde konuştu.

Kaynak: AA