'Muğla Ormanları' tehdit altında mı?

Muğla İkizköy’de yer alan Akbelen Ormanları için çevrecilerin başlattığı protesto ve tartışmalar devam ediyor. Bölgede 750 dönümlük asırlık çam ormanlarının madencilik faaliyeti için kesileceği iddiasıyla başlayan protestolar gözleri Muğla'daki diğer ormanlara çevirmiş durumda. Bölgedeki doğal yaşamı bekleyen riskler, 2010 yılından bu yana gündemdeki yerini korurken, TEMA Vakfı tarafından 2020 yılında hazırlanan ve o dönem pandemi etkisiyle kamuoyunun dikkatinden kaçan raporda Muğla Ormanları için “Muğla’nın yüzde 59’u, ormanlık alanların ise yüzde 65’i madenlere ruhsatlı. Madencilik faaliyetleri Çanakkale’de olduğu gibi Muğla’nın da ormanlarını, tarım alanlarını, meralarını, şehrin kültürü ve turizmini tehdit etmeye devam edecek” uyarıları sıralanmıştı. 

YARISI ORMAN VASFINI YİTİREBİLİR

TEMA’nın raporunda, Muğla’nın bin 449 maden ruhsatına bölündüğü, milli park statüsündeki koruma alanlarının da tehdit altında olduğu, söz konusu alanların yüzde 55’lik bölümünün orman vasfını yitirebileceğinin altı çizilerek, “Zengin canlı tür çeşitliliği, iklimi, doğal güzellikleri, binlerce yıllık tarihi geçmişi ve eşsiz koyları ile ülkenin en önemli doğa, kültür ve turizm alanlarından biri olan Muğla ve yakın çevresi tehdit altındadır" görüşleri sıralanmıştı. 

8 YILDA 12 BİN HEKTAR ORMAN YOK OLDU

Akbelen'deki protestoların ardından Muğla’daki doğal yaşamı bekleyen riskler hakkında "haberglobal.com.tr"ye özel açıklamalarda bulunan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Doğanay Tolunay ise kent genelindeki ormanların 2012-2020 yılları arasında 12 bin hektardan fazla azaldığını söylerken, şu bilgileri paylaştı: "Bölgede 2012-2019 arasında ise 502 maden, 80 enerji tesisi için ÇED olumlu kararı verildi. Oysa ki, Muğla; Türkiye'deki en geniş orman arazisine sahip ikinci kenti. Muğla Ormanlarında omurgalı, memeli, sürüngenler olmak üzere 2 bin 500 tür yaşıyor. Endemik 359 türün 165'ini bitkiler oluşturuyor. Anadolu Sığlası ve Datça Hurması yöreye özel türler arasında. Yangınları da hesaba kattığımızda bölgedeki ormanlar son yıllarda ciddi tehdit altında. Ekolojik hasar özellikle Yatağan ve Milas bölgelerinde yoğunlaşmış durumda. Karakulak türünün yaşam alanı gittikçe daralıyor." 

İZİN VERİLMEMELİ 

Protestolar sonrası çevre örgütleri ve STK'lar tarafından yapılan ortak çağrıda ise Akbelen Ormanlarında yapılacak 780 dönümlük kesiminin durdurulması talep edildi. Aralarında, Avrupa İklim Eylem Ağı (CAN Europe), Çevre Hukuku Ağı, Ege Orman Vakfı Ekosfer, Greenpeace Akdeniz, İklim için 350 Derneği, İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği (İDPAD), TEMA Vakfı Temiz Hava Hakkı Platformu, WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı gibi STK ve çevre örgütlerinin olduğu kuruluşlar tarafından yayınlanan çağrıda, Akbelen Ormanlarının, ekolojik yaşam için savunulması gereken değerli bir parça olduğu vurgulanırken, madencilik faaliyetlerinin doğal döngüye büyük zarar vereceğinin altı çizildi.     

Vaka sayıları daha yüksek, 'Yatağan'ın etkisi tescillendiGündem

"EGE'NİN ELEKTRİĞİNİN YÜZDE 62'SİNİ KARŞILIYORUZ"

Öte yandan devam eden tartışma ve protestolar üzerine Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş tarafından da bir açıklama yapılırken, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallerinin 1987 ve 1995 yıllarında faaliyete geçirildiği,  santrallerde sadece bölgede çıkarılan yerli kömür kullanılabildiği belirtilerek, "Yeniköy Termik Santrali’nde 2 ünite ve Kemerköy Termik Santrali’nde 3 ünite ile toplam 1.095 MW kurulu güce sahip santraller yerli kaynaklarla üretim yapmaktadır. Ülkemiz için stratejik öneme sahip olan bu santraller, Türkiye’nin elektrik ihtiyacının ortalama yüzde 2.5’ini, önemli bir turizm bölgesi olan Ege’de kullanılan elektriğin ise yaklaşık yüzde 62’sini karşılamaktadır" denildi. 

3 BİN 100 KİŞİYE İSTİHDAM 

Şirket tarafından yapılan açıklamada bölgede 3 bin 100 çalışana istihdam imkanı sağlandığı da vurgulanırken, 2020 yılında imzalanan “Ağaçlandırma İşbirliği Protokolü” kapsamında ülke genelinde 3 Milyon fidan dikimi gerçekleştirildiği de belirtildi. "Söz konusu miktar 2000 futbol sahası büyüklüğünde alana denk gelmektedir" denilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi: "Hedef bu sayıyı 2025 yılı sonuna kadar 5 Milyona çıkarmaktır.1992’den günümüze kadar maden sahalarında 415 binin üzerinde akasya, zeytin, kızılçam, fıstık çamı, mavi selvi, sakız ağacı ve incir ağacı dikimi yapılmıştır. Sahaya dikilen 22 bin100 adet zeytin ağacından toplanan zeytinlerden zeytinyağı elde ederek bölge ekonomisine katkı sağlanmaya devam ediliyor. Ayrıca Orman Genel Müdürlüğü ile imzalanan ağaçlandırma protokolü dışında sahada ağaçlandırma çalışmaları da devam etmekte." 

Bodrum maziyi arıyor, sorunlar bitmiyorGündem

 3 KEZ BİLİRKİŞİ KEŞFİ YAPILDI 

Protestoların yaşandığı Akbelen Ormanları'na yönelik yargı süreci ise 2 yılı aşkın süredir devam ediyor. İlk olarak 2021 yılı Ağustos ayında, Akbelen Ormanlarının korunması için dava açan İkizköylüler'in bu talebi, yerel idari mahkeme tarafından haklı bulunarak yürütmeyi durdurma kararı verilmişti. Ancak yargı süreci içinde 8 Ağustos 2022’de heyet tarafından hazırlanan son bilirkişi raporunda ise madencilik faaliyetlerinin orman ekosistemini tamamen yok edeceği kabul edilse de, bölgedeki tüm kömürün çıkarılabilmesi için Akbelen Ormanı’nın madenciliğe açılması gerektiği savunulmuş, İkizköylüler ise bilirkişi raporuna itiraz etmişti. 

mert.inan@haberglobal.com.tr 

Kaynak: Web Özel