Milton Kasırgası gelecekteki olası felaketlerin habercisi olabilir
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, "Başlangıçta bu hava kütlesinin bir kasırgaya dönüşmesi beklenmiyordu fakat suyun yüzey sıcaklığı yaklaşık 30,5 dereceye ulaştığında Milton hızla güç kazandı. Normalden yaklaşık 1 derece daha yüksek olan bu sıcaklık kasırganın enerji toplamasını da hızlandırdı" dedi.
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, ABD'nin Florida eyaletindeki Siesta Key bölgesinde 3 kategorisiyle karaya vuran Milton Kasırgası'nın bu kadar güçlü olmasının en önemli sebebinin deniz suyu sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi olduğunu belirtti.
Kurnaz, Milton Kasırgası'nın yalnızca gücüyle değil, aynı zamanda izlediği olağan dışı rota, hızla güçlenmesi ve çevresel faktörlerin etkisiyle uzmanlar arasında büyük endişeye yol açtığını söyledi.
Milton'un özel olmasının en belirgin sebeplerinden birinin kısa sürede kat ettiği güçlenme yolculuğu olduğunu anlatan Kurnaz, "Kasırga, başlangıçta nispeten zayıf bir fırtına olarak gelişti. Ancak inanılmaz bir hızla yoğunlaştı ve yalnızca 10 saat içinde minimal seviyedeki bir kasırgadan kategori 5 düzeyine ulaşan dev bir kasırgaya dönüştü. Bu tür bir hızda güçlenme, kasırgalar arasında oldukça nadir görülen bir durum. Milton, saatte 290 kilometreye ulaşan rüzgar hızlarına sahip oldu ve barometrik basıncı, Meksika Körfezi'nde yılın bu döneminde kaydedilen en düşük değerlerden birine ulaştı. Basınç seviyesi bir kasırganın genel gücünün bir göstergesidir ve Milton'un potansiyel gücünün en şiddetli kasırga seviyesine çok yakın olduğunu gösterdi."
"NORMALDEN YAKLAŞIK 1 DERECE DAHA YÜKSEK OLAN SICAKLIK..."
Milton'un bu kadar hızlı ve şiddetli bir şekilde güçlenmesinin küresel iklim değişikliği ile de doğrudan ilişkili olduğunu aktaran Prof. Dr. Levent Kurnaz, okyanus yüzey sularının olağandan daha sıcak olmasının bu gibi kasırgaların enerji toplamasına katkı sağladığını belirtti.
Atlantik Okyanusu'nun orta kesimlerindeki deniz suyu sıcaklıklarının aylardır çok yüksek olmasının böylesi bir kasırganın gelişinin habercisi olduğunu vurgulayan Kurnaz, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Milton'un izlediği rota onu diğer kasırgalardan ayıran bir diğer önemli özellikti. Kasırga, Meksika Körfezi'nde doğu yönünde ilerledi ve nadiren görülen bir patika izledi. Milton'un bu kadar güçlü olmasının arkasında yatan en önemli sebep, deniz suyu sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde olmasıydı. Kasırga, Meksika Körfezi'nin güneybatısındaki Campeche Körfezi'nde oluştu. Başlangıçta bu hava kütlesinin bir kasırgaya dönüşmesi beklenmiyordu fakat suyun yüzey sıcaklığı yaklaşık 30,5 dereceye ulaştığında Milton hızla güç kazandı. Normalden yaklaşık 1 derece daha yüksek olan bu sıcaklık kasırganın enerji toplamasını da hızlandırdı. Deniz suyu sıcaklıklarının bu denli yüksek olmasının nedeni büyük ölçüde insan kaynaklı küresel ısınmadır. Milton, bu sıcak sulardan enerji toplayarak devasa bir kasırgaya dönüştü. Bu durum, gelecekte iklim değişikliğinin kasırgalar üzerinde nasıl bir etki yaratacağını daha net bir şekilde görmemizi sağlayabilir. Küresel ısınma, denizlerin sıcaklığını artırdıkça kasırgaların hem sıklığının hem de şiddetinin artma potansiyeli var. Bu anlamda Milton Kasırgası gelecekteki olası felaketlerin habercisi olabilir."
Prof. Dr. Levent Kurnaz, Milton Kasırgası'nın yalnızca nadir görülen rotası ve olağanüstü gücüyle değil, aynı zamanda iklim değişikliğinin kasırgalar üzerindeki potansiyel etkilerini göstermesi açısından da önemli olduğuna işaret etti.
Bilim insanlarının gelecekte Milton benzeri doğa olaylarını öngördüğünü anlatan Kurnaz, deniz suyu sıcaklıklarının artmasının kasırgaların güç kazanmasını kolaylaştırırken insan kaynaklı iklim değişikliğinin ise bu süreci hızlandırdığını aktardı.