Büyükelçilerin geri adımı sonrası Erdoğan'dan ilk açıklama!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısının ardından 10 büyükelçinin Osman Kavala çağrısında geri adım atmasıyla ilgili ilk kez konuştu. Erdoğan, "Ülkemize dönük yanlıştan geri dönülmüştür. Büyükelçilerin bundan sonraki süreçte daha dikkatli olacaklarına inanıyorum" dedi.
Bugünkü Kabine Toplantısında gündem bir hayli yoğundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlık ettiği toplantıda ana gündem konusu ekonomi oldu. Toplantıda Suriye'nin Kuzeyine yönelik olası operasyon, koronavirüsle mücadele ve pek çok gündem başlıkları da yer aldı.
Kritik kabine toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, önemli açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
AFRİKA SEYAHATİ
Bilindiği gibi geçtiğimiz hafta 3 ülkeyi kapsayan ve toplamda 5 devlet başkanı ile bir araya geldiğimiz Afrika seyahati gerçekleştirdik. Gerek baş başa gerek heyetler arası görüşmelerde, bölgedeki büyük potansiyeli bir kez daha müşaade ettik. Hükümete geldikten sonra en çok önem verdiğimiz konulardan biri Afrika kıtasıyla ilişkilerimizi geliştirmekti. 30 Afrika ülkesine 50 seyahat gerçekleştirdik. Dünyanın yükselen kıtası Afrika'nın önemi 21. yy giderek daha da çok artacaktır. Sömürgecilerin sürekli biçim, yol yöntem değiştirerek kıtayı elinde tutma gayretleri bitmedi. Afrika halkının geçmişte yaşadığı acılar, tüm tazeliğiyle durmaktadır. Afrikalı dostlarımız sahip oldukları zenginliklerin ve kendilerine sağlayacağı faydanın farkındadırlar. Hiç şüphesiz Türkiye'nin Afrika'ya bakışı Batı'dan farklıdır.
"AFRİKA'DA İŞBİRLİĞİ KÖPRÜLERİ KURUYORUZ"
Kıtaya insan merkezli yaklaştığımızı muhataplarımız da görüyor. Bizi farklı bir yere koyuyorlar. Asırlardır sömürülen siyasi ve ekonomik düzeni kurulmuş böyle bir coğrafyada mesafe kat etmek öyle kolay olmuyor. Türkiye'nin karşılıklı saygıya, birlikte kazanmaya ve birlikte paylaşan politikaları kök salmaya karşılık bulmaya başlamıştır. Afrika'yı pazar olarak değil ortak olarak gören bir yaklaşımla kıtada işbirliği köprüleri kuruyoruz. Ülkemizde neredeyse her ay 1 veya birkaç Afrikalı misafirimizi ağırlıyoruz. Aynı şekilde davet alıyoruz. Eğitim, sağlık, ticaret gibi amaçlarla ülkemize gelen Afrikalıların sayısının artması ilişkilerimiz için önemlidir. Ortak bildiri yayınlandı. Türkiye'nin Afrika'da attığı her adım, kıtayı arka bahçeleri olarak gören ülkeleri elbette rahatsız ediyor. Biz Afrikalı dostlarımızla ortak bir gelecek inşa etmeyi, dolayısıyla sömürgecilere rahatsızlık vermeyi sürdüreceğiz.
"ÜLKEMİZİ GÜÇLÜ TUTMAK İÇİN CANLA BAŞLA MÜCADELE EDİYORUZ"
1000 yıllık vatanımız Anadolu'da neredeyse her günümü mücadele ile geçmiştir. Bugün de her cephede aynı mücadeleyi veriyoruz. Boş bıraktığımız ihmalkar davrandığımız, gereken tedbiri almadığımız her alanın ülkemizin istikbali için bir tehdit olarak karşımıza çıktığı gerçeğini senelerce yaşadık. Ülkemizi güçlü tutmak için canla başla mücadele ediyoruz.
Türkiye diye bir devletin, Türk milleti diye bir milletin varlığına bile tahammülü olmayanlar bugün de boş durmuyor. Kendi güvenlikleri ve refahları söz konusu olduğunda dünyayı ateşe atmaktan çekinmeyenlerin aynı hoşgörüyü göstermelerini tabii ki beklemiyoruz.
Küresel yönetim sisteminin vanasını elinde tutanlar kendi sınırları içindeki her türlü hak ve hukuku askıya almayı meşru sayarken, milyonlarca insanın ölümünü sessizce seyrediyor.
10 BÜYÜKELÇİNİN AÇIKLAMALARINA TEPKİ
Geçmişte uzunca bir süre bu anlayışla ülkemizi yönlendirenler, Türkiye artık kendi duruşunu sergileyince paniğe kapıldılar. Türkiye'nin nezaketini, zaaf olarak görerek eski alışkanlıklarına yönelenler, yaptıkları yanlışları kabullenmedikleri sürece cevaplarını alacaklardır. Son dönemde bazı ülkelerin büyükelçiliklerinden yapılan açıklamayı da aynı şekilde kabul ediyoruz. Bu tavır ülkemizdeki yargı teşkilatını, savcılarımızı, avukatlarımız tüm yargı mensuplarına karşı yapılmış bir hakarettir. Anayasamızın 138. maddesinde belirtildiği gibi Türk yargısı kimseden emir almaz. Bağımsız ve tarafsız yargımız ile yargı mensuplarımıza yönelik gereken cevabı vermek bizim görevimizdir. Viyana sözleşmesinin 41. maddesine bağlılıklarını ifade eden bu büyükelçilerin artık beyanlarında daha dikkatli olacaklarına inanıyoruz.
"AMACIMIZ KRİZ ÇIKARMAK DEĞİL, TÜRKİYE'NİN ONURUNU KURTARMAKTIR"
Dünyada nice acılar yaşanır, adaletsizlikler sergilenirken Türkiye'yi dillerine dolayanların amaçlarının hukuk olduğuna kimse bizi inandıramaz. Bağımsız ve tarafsız yargımız ile gereken cevabı vermek devletin başı olarak öncelikle bizim görevimizdir. Ülkem ve milletim adına koyduğumuz tavır bu sorumlu ve samimi duruşun temahülüdür. Bizim amacımız kriz çıkarmak değil, Türkiye'nin onurunu, gururunu haysiyetini korumaktır. Bugün büyükelçiliklerden yapılan açıklamayla yanlışlıklarından geri dönülmüştür. Ülkemizin bağımsızlığına saygı duymayan hiç kimsenin sıfatı ne olursa olsun, bu ülkede barınamayacağını da ayrıca ifade etmek istiyorum.
"SİNSİ SALDIRILARI ENGELLEDİK, ENGELLİYORUZ"
Türkiye'nin bugün yaşadığı en büyük sancılardan biri de yerli ve milli duruş sergilemeyen güruhtur. Önümüzdeki dönemde güvenlikten ekonomiye pek çok sorunumuzla birlikte bu hastalıklı zihniyetten de kurtulacağız. Gezi olaylarında neredeyse 1 ay boyunca ülkemizden yapılan canlı yayınları hatırlayın. Benzer hadiseler çok daha vahim durumlar Avrupa'da yaşandığında benzer yerler tek bir kare fotoğraf bile vermedi. PKK'nın çukur eylemleri, HDP'nin 6-8 Ekim kanlı sokak olaylarında yaşananları da hatırlayın. DEAŞ'ın sınırlarımızda gerçekleştirdiği kanlı eylemleri de hatırlayın. 15 Temmuz'u da hatırlayın. Bunların insanlıktan yana tavır aldığını gördünüz mü? Tam tersine terör örgütlerinin sırtları sıvanmıştır. Milletimizin desteğiyle tüm bu oyunları bozduk. Hevesleri kursaklarda bıraktık. Ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştırma azmimizden zerre adım atmadık. Terör ve darbe ile yapamadıklarını ekonomi ile başlattıkları sinsi saldırıları da engelledik, engelliyoruz.
KILIÇDAROĞLU'NA ÜNİVERSİTE TEPKİSİ
Hani bir şey yapılmıyordu. Eskişehir'e git Bay Kemal bunların hepsini gör. Ülkemizde kurulu enerji gücümüzü 3 katından fazla artırdık. Çoğalan nüfusa rağmen elektrik sıkıntısı çekmeyerek bu yatırımların meyvesini toplamaya başladık. Ulaşım alt yapımıza tarihin görülmediği yatırımları yaptı. Lojistik avantajımızın meyvelerini toplamaya başladık. Yetişmiş insan kaynağımızı güçlendirdik, her alanda bunların da meyvelerini toplamaya başladık. Adam utanmadan sıkılmadan 81 vilayete ne için üniversite kuruyorsunuz diyor. Biz 81 vilayetteki evlatlarımızı ülkemizin bir ucundan diğer ucuna gitmemesi için bunları kurduk. Ne çileler çekti bu ülkenin evlatları. Bundan niye rahatsız oluyorsun Bay Kemal. 207 Üniversite ile ilim irfan dağıtıyoruz. Dağıtmaya da devam edeceğiz. Sizin yapamadıklarınızı biz yaptık, yapıyoruz. Biz bugüne kadar sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık.
Büyük ve güçlü Türkiye'nin silüetinin belirdiği bu dönemde ülkemizi yeniden çatışma iklimine çekmek isteyenler var. Bu CHP'dir. Bayraklar farklı lisanlar farklı, ifadeler farklı olabilir ama amaç aynıdır. Buradan bir kez daha tekrarlıyorum. Başaramayacaksınız. Bu ülkenin, bu devletin büyüklüğünü kabul edeceksiniz, ya da içinde çırpındığınız kibir ve nefret çukurunda debelenmeye devam edeceksiniz.
"HER EVDE ARABA VAR. İKİNCİ EL ARABA YETİŞMİYOR, BUNLARI NASIL GÖRMÜYORSUNUZ?"
Utanmadan sıkılmadan, "Aşı yok" diyor. "Evine götürecek ekmek yok "diyor. Böyle bir yalan olur mu? Bunlar korkulması gereken yüceler yücesinden korkmuyorlar ki. Bunlarda edep ahlak yok ki. Şu anda bakıyorsunuz her evde araba var. Kapıcısında araba var. İkinci el araba yetişmiyor zaten öyle bir durum var. Bunları nasıl görmemezlikten geliyorsunuz. Ama bunu televizyon ekranlarından anlatıp vatandaşı kandırabilirsiniz ama bizi kandıramazsınız. Terörle mücadele ile işsizlikle mücadele bizim aynı mesafededir. Bu sıkıntılı sürecin olumsuz etkilerini dünyada daha fazla göreceğiz. Türkiye olarak artan üretim ve lojistik gücümüzle yaşanan sıkıntıları kendimiz için fırsata dönüştürme yolunda emin adımlarla yürüyoruz. Yaşanan fiyat artışlarının ve diğer sıkıntıların insanlarımız bunaltmaması için gereken tedbirleri alıyoruz.
Sosyal yardım sistemizi etkin şekilde işleterek, geliri olmayan ve düşük gelirli vatandaşlarımızı sahipsiz bırakmıyoruz. Salgın döneminde fedakarlık yapan vatandaşlarımızın üzerlerine daha fazla yük binmemesi için gereken tedbirleri almaktayız.
"FIRSATÇILARA GÖZ AÇTIRMAYACAĞIZ"
Elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki maliyet satış fiyatlarında devlet olarak sübvansiyon yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde bu doğrultuda atacağımız ilave adımlarımız olacak. Salgın döneminde fedakarlık yapan vatandaşlarımızın üzerine daha fazla yük binmemesi için gereken önlemleri almakta kararlıyız. Fırsatçılara da göz açtırmayacağız. Bu konudaki denetimleri sıkılaştırıyoruz. 2022 Bütçemizi de bu anlayışla hazırladık. Bunun için Cumhurbaşkanı, Kabine yönetim olarak üzerimize düşünleri yapıyoruz, yapmayı sürdüreceğiz. Salgın krizinden iklim değişikliğine kadar her hususta ülkemizin küresel sistemdeki söz hakkını ve itibar konumu için her adımı attık, atmayı sürdüreceğiz. Bugünkü kabine gündemimizde talimatımızla ülkemizin 58 ilindeki cemevleri ziyaret edilerek kapsamlı bir çalışmayı görüştük. Hangi kökene hangi inanca sahip olursa olsun Türkiye'nin 84 milyon vatandaşımızın her birinin meselesi bizim meselemizdir.
İleri yaştaki vatandaşlarımız başta olmak üzere gönüllülük esasına göre 2. ve 3. doz aşılarını olmalarını hatırlatıyoruz. Ankara'daki AKM'nin olduğu yer millet bahçesi, millet parkı haline getirdik. Buranın da açılışını şu anda yapıyoruz. 29 Ekim'de yine AKM'nin açılışını yapacağız.
Kaynak: Haber Global TV