İstanbulluları bekleyen büyük tehlike: 102 günlük su kaldı!

İstanbul'un su ihtiyacını karşılayan 10 barajdaki doluluk oranı yaz aylarının kurak ve yağışsız geçmesi nedeniyle her geçen gün azalıyor. Trakya'dan İstanbul'a su sağlanan Kırklareli'nin Vize ilçesi sınırlarındaki Kazandere, Pabuçdere ve Istrancalar barajlarındaki doluluk oranı, son yılların en düşük seviyesine indi.

Yüzde 5,31 ile dip seviyeyi gören Kazandere'nin kuruyan bölümlerinde çıkan otlarda hayvanlar otlamaya başladı.

'YAĞIŞLARDA DA AZALMA VAR'

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, yaz aylarının aşırı sıcak ve yağışsız geçmesiyle oluşan kuraklığın ardından bölgede İstanbul'u besleyen barajlarda ciddi şekilde düşüş yaşandığını söyledi. Tecer, "Baktığımız zaman İstanbul'u besleyen barajlarda doluluk oranları ciddi şekilde düştü. Yüzde 37,64'lere kadar indi. Pabuçdere ve Kazandere'de bu rakamlar biraz daha az. Birinde 5 küsur, diğerinde yüzde 20'nin altına düştü. Sadece barajlardaki seviyesinin düşmesi değil, burada dikkatinizi çekecek 2 tane nokta var. Bir tanesi yağışlarda da azalma var. Son 10 yıllık yağışlara baktığımız zaman 2024 yılında metrekareye 450 kilograma kadar bir düşüş var. Bu normalde 10 yıl önce metrekareye 860 kilogram civarındaydı" dedi.

'GÜNLÜK 3,9 MİLYON METREKÜP SU TÜKETİMİ VAR'

Yağışların azalmasına karşın su tüketiminde artış olduğuna dikkati çeken Tecer, "Hem yağışlarda bir azalma var hem de İstanbul'da su tüketiminde bir artış var. Son 10 yıllık trende baktığımız zaman, İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (İSKİ) rakamlarına göre arıtma tesislerinden çıkan suya baktığımızda günlük 2,5 milyon su tüketilirken bugün günlük 3,9 milyon metreküp su tüketimi var. Dolayısıyla böyle baktığımız zaman hem yağışlardaki azalma hem de su tüketimindeki artma su rezervleri üzerinde ciddi baskılar oluşturuyor. Bu da evet önümüz kış; biraz yağışların artması bekleniyor. Ama bugünkü doluluk oranları ile İstanbul'un günlük su tüketimini baz aldığımız zaman, 102 günlük bir suyu kaldı demektir" diye konuştu.

'SUYUN TÜKETİMİMİZİ TASARRUFLU BİR HALE DÖNÜŞTÜRMELİYİZ'

Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, bireysel olarak suyun tasarruflu kullanılması gerektiğinin altını çizerek, "Bunun bizim ödevimiz olması lazım. Kurak koşullara ve su sıkıntısının yaşayacağı günlere adapte bir yaşam biçimi geliştirmemiz lazım. Bunu çocukluk çağından itibaren okul müfredatlarına da koyarak, bireysel olarak da su tüketimimizi tasarruflu bir hale dönüştürerek gerçekleştirmeliyiz. Kurumsal olarak da ilgili kurum ve kuruluşlarında su kaynaklarını doğru yönetmesi lazım. Özellikle İstanbul ve büyük şehirlerde bahçe sulama, bitki sulama, araç yıkama gibi böyle yoğun su tüketildiği faaliyetlerin geri kazanılmış sularla, gri sularla tedarik edilmesi gerekiyor. Buna dönüşmemiz lazım. Sanayide kullandığımız suların ise geri kazanımları tekrar proseslerde kullanılmasının sağlanması gerekiyor" dedi.