Hayvana şiddet neden bitmiyor?

İstanbul Başakşehir'de bir sitede yaşayan Eros isimli kediyi tekmeleyerek öldüren İbrahim Keloğlan olayının ardından gözler yeniden hayvanlara şiddet olaylarına çevrildi. Hayvanlara şiddetin cezası 6 ay ile 3 yıl arasında değişirken, hayvan hakları savunucuları cezaların daha caydırıcı olması gerektiği görüşünde. Psikologlar ise hayvanlara şiddet uygulayanların  çocukluk döneminde travmatik olaylar, istismar veya aile içi şiddet gördüklerini söylerken, psikolojik tedavi almaları gerektiğinin altını çiziyorlar.

"CEZALAR CAYDIRI DEĞİL"

Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu Başkanı Nesrin Çıtırık, hayvanlara yönelik şiddet olaylarında cezaların caydırıcı olması gerektiğine dikkat çekiyor. Hayvanları Koruma Kanunu'nun daha önce kabahatler kapsamında olduğunu ve sadece idari para cezasını uygulandığını anlatan Çıtırık, sonrasında 7332 sayılı kanun ile TCK kapsamına alındığı bilgisini paylaşıyor. 

Avukat Sinan Keskin ise 5199 sayılı kanunda yapılan değişiklikleri hatırlatarak, bu suçların 'cana zarar verme' kapsamında olduğu ve sahipli sahipsiz ayrımının kalktığını belirtiyor. Keskin, bir ev hayvanına veya evcil hayvana işkence eden veya acımasız ve zalimce muamelede bulunan kişiye 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası verildiğini belirtiyor.

YENİDEN YARGILAMA

Keskin, Eros adlı kedinin, sanık tarafından soğukkanlılıkla, işkence ve canavarca bir hisle öldürüldüğüne dikkat çekerken, "Bu fiili gerçekleştiren kişinin yaptığı fiilin ağırlığı, yasada öngörülen suça karşılık gelen cezanın üst sınırı, kamuoyunda yaratmış olduğu infial  hayvanların korunması için caydırıcı cezai yaptırımlara ihtiyaç duyulması nedeniyle bu tür eylemlerin toplumda önlenmesini sağlayacak caydırıcı bir etki ortaya koyulmalı.  Mahkemece sanığa verilen hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı yeterli olmadığını, daha caydırıcı ve ağır bir ceza verilmesi gerektiği kanaatindeyim" ifadelerini kullandı

TRAVMANIN İZLERİ 

Hayvanlara yönelik şiddetin altında yatan sebepler ile ilgili konuşan Psikolog Özge Öztaşçı ise bu davranışların altında yatan psikolojik faktörlerin anlaşılması ve önlenmesi gerektiğini belirtirken, şunları söyledi: "Hayvanlara yönelik şiddet uygulayanların çoğunun altında yatan birincil neden, empati eksikliği ve duygusal bozukluklardır. Bu kişiler genellikle başkalarının acısını hissetme yeteneğinden yoksundur ve hayvanları sadece nesne olarak görürler, duygularını ve acılarını önemsemezler. Bu durum, genellikle çocukluk döneminde travmatik olaylar, istismar veya aile içi şiddet gibi faktörlerden kaynaklanır. Özellikle çocukluk döneminde hayvanlara karşı şiddet gösteren bireyler, ilerleyen yaşlarda benzer davranış kalıplarını devam ettirebilirler. Şiddete yönelen kişiler mutlaka tedavi görmelidir."

ŞİDDET NORMALLEŞTİRİLİYOR

Bazı insanların, zayıf ve savunmasız varlıklara zarar vererek kendilerini güçlü ve egemen hissettiklerini dile getiren Öztaşçı, "Bu tür davranışlar genellikle kontrol eksikliği, düşük özsaygı ve kendine güvensizlik gibi içsel sorunların bir yansımasıdır. Kişinin yetiştiği çevre, ailesinin ve çevresindeki diğer önemli figürlerin hayvanlara karşı tutumları, bu davranış biçimlerini etkiler" dedi.

NE OLMUŞTU?

Başakşehir’de bir sitede Eros isimli kediyi dakikalarca tekmeleyerek öldüren İbrahim Keloğlan hakkında verilen karar üst mahkeme tarafından kaldırıldı. Üst mahkeme kararında kedinin kaçmaya çalışmasına rağmen sanığın eylemini ısrarlı bir şekilde devam ettirip yaklaşık 5 dakika boyunca kediyi kovalayıp tekmeleyerek ve üzerine basıp ezerek öldürdüğünü belirtti.

Mahkeme kararında bu tür olaylara karışan kişilere hoşgörü ile yaklaşıldığı izlenimi uyandırabileceğini belirtilerek, “Bu tür fiillere eğilimi olan kişileri cesaretlendirebileceği gibi bireylerin bu kapsamda devlete ve adalet mekanizmalarına olan güvenlerini de zedeleyeceği açıktır” ifadelerine yer verildi. Küçükçekmece 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Küçükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararının kaldırılmasına hükmetti ve bu kişinin yeniden yargılanacağı belirtildi.

[email protected]

Kaynak: Web Özel