Sofralardaki beyaz risk: E171
Avrupa'da yiyeceklerin beyazlatılmasında kullanılan E171 kodlu gıda boyasının kansere yol açacağı endişesiyle yasaklanmaya hazırlanması, bu boyaların güvenilirliğini yeniden gündeme getirdi. Kaç çeşit gıda boyası var? Nerelerde kullanılıyor? Türkiye'deki ürünlerde E171 var mı?
E150, E171... E1000'e kadar uzayıp giden bu kodlar, hemen her gün tüketilen yiyeceklerin üretiminde kullanılan gıda boyalarının kodları...
Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), işte bu gıda boyalarından birini, E171 koduyla bilinen ve yiyecekler ile kozmetik ürünlerin beyazlatılmasında kullanılan katkı maddesini, kansere yol açabileceği nedeniyle yasaklamaya hazırlanıyor.
Titanyumdioksit adıyla da bilinen E171; sakız, beyaz un, draje şekerler, beyaz çikolata, sofra tuzu, kahve kremaları ve bebekler için üretilen gıdalarda da kullanılıyor; diş macunu, fondoten, güneş kremi ve deterjanlarda da... Hem Türkiye'de üretilen ürünlerde hem ithal edilen ürünlerde bu madde mevcut. Türkiye'de özellikle gıda maddelerinde, ilaç ve boya sanayinde kullanılıyor. Tehlikeli olan kısım ise sınırsız bir şekilde kullanılabilmesi. FDA yüzde 1'in altında kullanılmasının uygun olduğunu öneriyor ancak buna uyulmayabiliyor.
AB Sağlık Komisyonu üyesi Stella Kyriakides'in "AB'de kullanımını yasaklamayı önereceğiz" şeklindeki açıklaması, gıda boyalarının güvenilirliğini yeniden gündeme getirmiş oldu: Kaç çeşit gıda boyası var? Hangi ürünlerde hangi gıda boyaları kullanılıyor? Sağlık için tehditler mi? Yasaklanması gıda üretimini nasıl etkiler?
YÜZLERCE GIDA BOYASI VAR
Haberglobal.com.tr'ye konuşan TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Genel Başkanı Yaşar Üzümcü'nün aktardığına göre, Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği'nde, gıda maddelerinde kullanım izni verilen yaklaşık 40 gıda renklendiricisi (boyası) bulunuyor.
Gıda Mühendisi Zafer Şenyurt ise, Türkiye'de gıda katkı maddelerinde kullanılan E kodu uygulamasının AB ülkelerinde uygulanan numerik sistemle aynı olduğunu söylüyor. Buna göre, E100 ile E199 arasındaki katkı maddeleri renklendiriciler, E200- E299 arasındaki katkı maddeleri ise koruyucular olarak biliniyor.
Gıda Mühendisi Zafer Şenyurt.
Şenyurt bunun dışında, E300- E399 arasındakilerin antioksidanlar, asitliği düzenleyiciler; E400- E499 arasındakilerin kıvam artırıcılar; E500- E599 arasındakilerin topaklanmayı önleyiciler; E600- E699 arasındakilerin aroma artırıcılar; E700- E799 arasındakilerin antibiyotikler ve E900- E999 arasındakilerin de tatlandırıcılar olduğu bilgisini verdi.
E150: KARAMEL
TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Genel Başkanı Yaşar Üzümcü'nün verdiği bilgilere göre, pancar kırmızısı (E162) kırmızı pancardan, Klorofil (E141) yeşil yapraklı bitki ve alglerden, Karamel (E150) şekerden elde edilen doğal gıda renklendiricileri olup, çeşitli gıda maddelerinde kullanılıyor.
TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Genel Başkanı Yaşar Üzümcü.
DNA'YI BOZDUĞUNA DAİR BULGU...
Üzümcü, "Yapay renklendiriciler laboratuvar ortamında sentetik yollarla üretiliyor. Mesela Ponceu 4R (E124), Sunset Yellow (E110) sentetik yolla elde edilen yapay gıda renklendiricileridir" dedi.
Yapılan bazı araştırmalarda, Üzümcü'nün bahsettiği E110 kodlu renklendiricinin yani Sunset Yellow'un DNA'yı bozabileceğine ilişkin bulgular tespit edilmişti.
RAF ÖMRÜ UZASIN DİYE...
Ayrıca, EFSA gibi düzenleyici kurumlar yaptıkları bazı deneylerde yapay boyaların sağlık açısından ciddi risk taşıdığını saptamıştı.
Peki neden kullanılıyorlar? Gıda Mühendisi Zafer Şenyurt, gıda katkı maddelerinin kullanılmasının nedenini, 'gıdanın raf ömrünü uzatmak ve besleyici değerlerin korunmasını sağlamak' olarak açıkladı. Şenyurt, gıdalara istenerek katılan ve en çok bilinen katkı maddesinin tuz olduğuna işaret ediyor.
ESAS SORUN KURALSIZ KULLANILMASI
Şenyurt, sağlık için tehdit olup olmadıklarına ilişkin ise, esas sorunun 'kuralsız kullanılan katkı maddeleri' olduğuna dikkat çekiyor:
"Kötü kalitede veya bozulmuş gıdayı kamufle etmek, ürünün besleyici değerini azaltmak amacıyla katkı maddelerinin izin verilen miktarın üzerinde kullanılması gibi sorunlar, halk sağlığını tehdit ediyor."
"YASAKLANIRSA ALTERNATİFİ BULUNUR"
Peki E171 gerçekten de kansere yol açtığı nedeniyle yasaklanırsa gıda üretimi nasıl etkilenir?
AB’de E171'i yasaklaması durumunda, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın da ilgili mevzuatının en kısa sürede güncellenmesi gerektiği düşünülüyor. AB dışındaki ülkelerde de bu yasak gelirse, bu renklendiriciye alternatif renklendirici kullanımı getirileceği yorumları yapılıyor.
Kaynak: Web Özel