Çocukları bekleyen büyük tehlike | Dijitaldeki o içeriklere dikkat!
Çocuklara yönelik dijital içeriklerde cinsel obje ve görüntülerin artması uzmanları endişelendiriyor. Ekran karşısında oyun, animasyon veya çizgi film izlemek için oturan çocukların uygunsuz görüntülere maruz kalmaması için en büyük görev ise ailelere düşüyor.
Çocuklar arasında artan dijital bağımlılık beraberinde, dijital suistimal tehlikesine de kapı aralamış durumda. Henüz ilköğretim çağındaki birçok çocuk, TikTok, Instagram, YouTube, WhatsApp ve Facebook gibi uygulamaları kullansa da, "Çocukların Çevrimiçi Gizliliğini Koruma Yasası" (COPPA) gereğince bu uygulamalarda hesap açılabilmesi için 13 yaş sınırı bulunuyor. Uzmanlar ise son zamanlarda sosyal paylaşım siteleri ile çevrimiçi yayın platformlarında çocuklara yönelik uygunsuz içeriklerdeki artış karşısında endişeli olduklarını belirtiyorlar. Cinsellik çağrıştıran obje ve görüntüleri gündeme taşıyan "Dijital Dünyada Anne-Baba Olmak" kitabı yazarı Orhan Toker, ailelerden gelen şikayetleri, sosyal medya hesabından paylaşırken, çocukları bekleyen tehditler de gözler önüne serdi.
CİNSEL İÇERİKLER AĞIRLIKTA
Toker, 2-7 yaş çocukların izlediği Calliu'da 2 kadının evlendiği sahnenin yanı sıra, bir çocuk paylaşım sitesinde ise 'gay olmak normaldir' videosunun yayınlandığını, aynı mecrada Spiderman'in hamile bırakıldığı bir içerik olduğunu da gündeme taşıdı. Ayrıca Roblox isimli bir içerik üreticisinin de seks partili oyun içeriği yüklediğini ortaya seren Toker, Mucize Uğur Böceği çizgi filminin 2. Sezon 7. Bölümü'nde çocuklar için uygunsuz içeriklerin olduğunu da ifşa etti.
OYUN KARAKTERİ ÜZERİNDEN PAZARLANIYOR
Sosyal paylaşım siteleri ile çevrimiçi yayın platformlarında çocuklara yönelik içerikler konusunda ailelerin çok dikkatli olmaları gerektiğini söyleyen Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim Araştırma Merkezi (SODİMER) Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan ise pornografik görüntü, şiddet, yaş düzeyine uygun olmayan içerikler ile istismar ve zorbalık gibi eylemlerin çocukların sevdikleri oyun veya film karakterleriyle pazarlandığına dikkat çekerek aileleri uyardı.
Çocukların aşağılayıcı bir dil kullanımı, zorbalık, kendine veya bir başkasına zarar verme şeklinde davranışlarının gün geçtikçe arttığını belirten Prof. Dr. Eraslan, ailelere ise şu tavsiyelerde bulundu:
"Öncelikle çocukların kriminal saat dilimlerinde çevrimiçi olmadıklarından emin olunmalı. Bu saatler çocuklar açısından en tehlikeli saatler, aileler tarafından denetim ve tespitlerin daha az olduğu saatlerdir. Aileler çocuklarının YouTube ve diğer platformlarda ne tür içerikleri izlediklerini gösteren geçmiş kayıtlarını incelemeli."
MUTLAKA KONTROL EDİN
Çocuklarının abone oldukları kanalların ebeveynler tarafından mutlaka kontrol edilmesini, söz konusu kanallara ebeveynlerin de abone olması önerisini gündeme getiren Prof. Dr. Eraslan, "Aileler çocuklarının YouTube ve diğer hesaplarında doğum yılının doğru olup olmadığını kontrol etmeli. Çünkü doğum yılı daha yüksek yaş olacak şekilde girildiğinde bazı filtreler devre dışı kalabilir. Çocukta sosyalleşmede zorlanma , içine kapanma durumları ciddiye alınmalı" ifadelerini kullandı.
'HAFTADA 3 AİLE KAPIMI ÇALIYOR'
Çocuk ve Genç Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Veysi Çeri de tek korunma yolunun ailelerin elinde olduğunun altını çiziyor. Haftada 3 ailenin dijital platformlardaki içerikler nedeniyle kapısını çaldığını sözlerine ekleyen Doç. Dr. Çeri, "Son zamanlarda uygunsuz içerikler nedeniyle psikoloji bozulan çok sayıda çocukla karşılaşıyoruz. Dijitaldeki uygunsuz içerikleri oyun zanneden çocuklar, okula veya arkadaşlarını yanında benzer davranışları gösteriyorlar. Ebeveynler, çocuklarını denetimsiz olarak ekran karşısında bırakmamalı" dedi.
Milyonlarca içerik paylaşımının olduğu sanal alemin risklerine karşı ailelere seslenen Doç. Dr. Çeri, uyarılarını şöyle sıralıyor:
"Küçük çocuklarınızı tek başına ekran karşısında bırakmayın. Youtube Kids platformunda bile uygunsuz birçok içeriğe denk geliyoruz. Çocukların şiddet veya cinsel içerikli görüntülere maruz kalması travmaya neden oluyor."
ZORBALIĞI TETİKLİYOR
Çocuk ve Aile Rehberliği Derneği Yönetim Kurulu Üyesi, Aile ve Çift Terapisti Gamze Kalkanlı da özellikle şiddet ve cinsel içerikli uygunsuz paylaşımların çocuklarda sosyal öğrenme yoluyla zorbalığın artmasına neden olduğunu söylüyor.
ÇOCUKLAR KOPYALIYOR
Ailelerin çocuklarının teknoloji kullanımını mutlaka denetlemesi gerekliliğini de vurgulayan Kalkanlı “Anne, babalar maalesef çoğu zaman çocuklarını başından atmak için ellerine cep telefonu veya kumanda tutuşturuyor. Günün sonunda odasından çıkmayan, ailesi ile paylaşımı sona eren çocuklar karşımıza çıkıyor. Bu nedenle aile içi iletişim ve etkileşim çok önemli. Oysa suistimal içeren birçok içerik mevcut. Ekranda uygunsuz görüntüleri izleyen çocuklar aynı hareketleri yapmak istiyor. Aile bir bakıyor ki çocuğu arkadaşını öpmek isteyip akran zorbalığına yönelebiliyor" uyarılarını sıraladı.
Kaynak: Web Özel