Kiralık dairelerde 'kısa süreli' oyun, ev sahiplerinin yeni yöntemi

Gündem haberleri Emlak haberleri Konut Enflasyon Kiracı Hayat pahalılığı Zam
Kiralık dairelerde 'kısa süreli' oyun, ev sahiplerinin yeni yöntemi

Yüksek enflasyon ve artan maliyetler karşısında ev sahipleri, kira artışları yerine birkaç yıllık kısa süreli kiralama modeline yöneliyor. Ancak uzmanlar, bu eğilimin konut piyasasında dengesizliği artırabileceği uyarısında bulunuyor. Yeni trend, kiracılar açısından, sürekli taşınma zorunluluğu, uzun vadeli plan yapma güçlüğü; ev sahipleri için sürekli de yeni kiracı arama stresi, mülklerde yıpranma gibi sorunları barındırıyor.

Son dönemde Türkiye'deki kiralık konut piyasasında yaşanan gelişmeler, kiracılar ve ev sahipleri arasındaki gerginlikleri her geçen gün daha da artırıyor. Ekonomik istikrarsızlık ve yüksek enflasyon ortamında, ev sahipleri uzun vadeli kira sözleşmeleri yerine bir, iki yıllık kiralama yöntemlerine başvuruyor. Bu durum, kira piyasasında yeni bir trend oluştururken, beraberinde ciddi sorunları da getiriyor. Uzmanlar ise bu yeni eğilimin arkasında birkaç temel neden olduğunu belirtiyor. Öncelikle, yüksek enflasyon ortamında ev sahipleri, kira artış oranlarının enflasyonun gerisinde kalmasından endişe duyuyor. İkinci olarak, kira artışlarına yönelik yasal sınırlamalar, ev sahiplerini alternatif çözümler aramaya itiyor. Üçüncü ve belki de en önemli neden ise ekonomik belirsizlikler nedeniyle uzun vadeli taahhütlerden kaçınma eğilimi.

Kiralık dairelerde 'kısa süreli' oyun, ev sahiplerinin yeni yöntemi - Resim : 1
Konut kiralarına yönelik yeni düzenlemeler yapılması ve piyasadaki bu dengesizliği giderecek politikalar üretilmesi gerekliliğine dikkat çekiliyor. 

YENİ SORUNLAR YARATIYOR

Gayrimenkul Hukukçusu Sinan Keskin, kısa süreli kiraların ilk bakışta çözüm gibi görünse de uzun vadede yeni sorunlar yarattığını belirtiyor. Keskin’e göre, kiracılar için aidiyet duygusunun zayıflaması, sürekli taşınma stresi ve gelecek planlarının belirsizleşmesi gibi olumsuz etkiler söz konusu. Özellikle çocuklu aileler ve düzenli bir yaşam sürmek isteyenler bu durumdan daha fazla etkileniyor. Keskin ayrıca, "Ev sahipleri açısından da kısa süreli kiralamaların dezavantajları bulunuyor. Sürekli yeni kiracı arama süreci, evin daha hızlı yıpranma riski ve düzenli gelir elde etmedeki belirsizlikler, uzun vadede mülk sahiplerini de zorluyor. Ayrıca, kiracı-ev sahibi ilişkilerinin daha yüzeysel hale gelmesi, olası anlaşmazlıkları çözmeyi de güçleştiriyor" diyor.

15 GÜN KURALI 

Avukat Elvan Kakıcı Şimşek ise  kısa süreli kira sözleşmelerinin hukuki boyutuna dikkat çekiyor. Şimşek’e göre, konut kiralarında sözleşme süresinin bitiminden en az 15 gün önce bildirim yapılmadığı takdirde, sözleşme otomatik olarak aynı koşullarla bir yıl uzuyor. Şimşek, ev sahiplerinin, sadece sözleşme süresinin bitimini gerekçe göstererek kiracıyı tahliye edemediğine dikkat çekerek, şunları söylüyor: "Yürürlükteki mevzuata göre, kira sözleşmesinin süresinin dolması tek başına tahliye sebebi sayılmamaktadır. Ev sahiplerinin bu konuda çok dikkatli olması gerekiyor. Örneğin, kiracı sözleşme yenileme sürecinde herhangi bir bildirimde bulunmasa bile, sözleşme otomatik olarak aynı şartlarla bir yıl daha uzamaktadır."

AÇIKÇA BELİRTİLMELİ

Hem kiracıların hem de ev sahiplerinin haklarını korumak için mutlaka yazılı ve detaylı bir kira sözleşmesi yapmalarını öneren Şimşek, şöyle devam etti: "Sözleşmede; kira bedeli, artış oranları, süre ve tahliye koşulları gibi tüm detaylar açıkça belirtilmelidir. Ev sahiplerinin kiracıyı tahliye ettirebilmesi için Türk Borçlar Kanunu'nun 350. maddesinde sayılan geçerli sebeplerin varlığı gerekir. Bunlar  arasında; kiracının kira bedelini zamanında ödememesi, mülke zarar vermesi, sözleşmede belirtilen amaç dışında kullanım veya ev sahibinin kendisinin ya da yakın aile bireylerinin acil konut ihtiyacı gibi durumlar sayılabilir. Ancak unutulmamalıdır ki, bu gerekçelerin mahkeme nezdinde ispatlanması ve hukuki sürecin doğru işletilmesi şarttır."

Kiralık dairelerde 'kısa süreli' oyun, ev sahiplerinin yeni yöntemi - Resim : 2
Piyasa analistleri, bu durumun özellikle büyük şehirlerde konut piyasasını olumsuz etkilediğini belirtiyor. Kısa süreli kiraların yaygınlaşması, uzun vadede konut piyasasının istikrarını bozabilecek bir etki yaratıyor. 

RAKAMLAR NE DİYOR?

Öte yandan 2025 kira piyasası verilerine göre, halihazırda ortalama kira artış oranı yüzde 45 olarak dikkat çekerken, İstanbul'daki kiralık daire sayının 320 bin olduğu tahmin ediliyor. Kira fiyatları ise İstanbul'da ortalama 25 bin TL, Ankara ve İzmir'de 20 bin TL,  Bursa'da 17 bin TL, Antalya'da ise 19 bin TL civarında seyrediyor. 

sibel.gulersoyler@haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel