Pandemide yetişemiyorlardı ama: '100 yılda bir gelecek iş ortamı yakaladık...'

Türkiye
Pandemide yetişemiyorlardı ama: '100 yılda bir gelecek iş ortamı yakaladık...'

Pandemi sürecinin sokağa çıkma yasakları ve kısıtlamalarla geçen döneminde evlere servis hizmetiyle ciddi bir yoğunluk yaşayan butik şarküteriler, son zamanlarda maliyetlerinin artmasıyla ve zamlarla zorlu bir dönemden geçiyor. Müşteriler ise tasarrufu gözetmekte...

Son yıllarda ortaya çıkan sağlıklı ve organik beslenme trendinin en önemli ayaklarından biri de butik üreticiler. Fabrikasyondan, paketlenmiş gıdalardan, özellikle de bu tarz şarküteri ürünlerini tüketmekten imtina edenler “çiftlikten kapıya” usulüyle çalışan üreticileri ve firmaları tercih ediyor.

Doğal olarak sınırlı miktarda üretilen bu ürünlerin ağırlıklı olarak orta-üst sınıfa hitap ettiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Peki pandemi sürecinin başında çiftlik ürünlerine yönelik artan talep son zam dalgasından nasıl etkilendi?

Uzunca bir süredir bu sektörün içinde olduğunu ifade eden Mor Çiftlik'ten Ümit Bey, öncelikle pandemi sürecinin başında yaşanan artışa vurgu yaparken “Pandemi döneminde abartmıyorum, 100 yılda bir gelebilecek iş ortamı yakaladık. Siparişleri yetiştiremiyorduk. Normalden zaten 2-3 kat daha fazla ürün alan müşteriler, öğleden sonra arayıp yeni sipariş veriyordu. Ne araçlarımız ne sütümüz yetiyordu” diyor.

'SALGINDAN ÖNCE KRİZİN ÖN HAZIRLIĞI VARDI'

Bu artıştaki etkenlerin arasında elbette evlere kapanmışken yeni arayışlara girmek ve sağlıklı, organik beslenme ihtiyacı en üst sıralarda yer alıyor. Ümit Bey, “Restoranlar kapalı, insanlar evlerinde şok halindeler... Evlerde tüketim arttı. Evlere servisler ciddi anlamda arttı. Pandemi sürecinin bu açıdan faydasını gördük lakin salgın öncesinde zaten piyasada krizin ön hazırlığı vardı. İşlerimiz baya düşmüştü” ifadelerini kullanıyor.

Pandemide yetişemiyorlardı ama: '100 yılda bir gelecek iş ortamı yakaladık...' - Resim : 1
Butik üreticiler artan maliyetlerden dem vururken bu durum fiyatlara da yansıyor. Fotoğraf: Shutterstock 

Üreticilere göre şu an gelinen nokta aslında pandemi öncesinde girilen sıkıntılı ekonomik sürecin devamı boyutunda. Tekirdağ'da günlük süt üretimi yapan Mesut Aydın da 2018'deki döviz krizini anımsatıyor:

“Aslında 2018'deki döviz krizinden bu yana işlerin böyle bir noktaya geleceği belliydi. Çiğ Süt/Yem Paritesi çok açılmaya başlamıştı. Girdiler her hafta değişiyordu.”

Konuya süt özelinden yaklaştığımızda üreticiler referans fiyat vurgusu yapıyor ve devletin önceden referans fiyatına gelen zammı 50 kuruş civarında desteklerle yumuşattığının altını çiziyor. Ümit Bey, “Ulusal Süt Konseyi'nde al aşağı, vur yukarı pazarlıklar olurdu! Fiyatların halkın hoşuna gitmeyecek bir seviyede artacağı öngörülürse devlet desteği artırıyordu” ifadelerini kullanıyor ve son dönemde desteğin 20 kuruş seviyesinde kalmasının da etkisiyle fiyatlara yüzde 50 zam geldiğini belirtiyor.

'EVRENE OLUMLU MESAJ GÖNDERİYORUZ!'

“Bir denge sağlamaya, ayakta kalmaya çalışıyoruz. Evrene olumlu mesajlar gönderiyoruz ve hızlı bir şekilde şartların düzelmesini arzu ediyoruz” diyen Ümit Bey, “Elimizden gelen başka bir şey yok” derken Mesut Aydın ise “Sütün fiyatı enflasyonu etkiliyor argümanıyla devlet sütü hep frenledi ancak maalesef üreticinin girdilerine müdahale edemedi” diye konuşuyor.

Kendisi de artık yaşının da ilerlemesi nedeniyle üreticiliği bırakmaya karar verdiğini söyleyen Aydın, “Üreticilerin girdilerine müdahale edilemeyince birçok kişi hayvanları satmak ya da kesime göndermek zorunda kaldı” ifadelerini kullanıyor.

Bir yazılım şirketinde çalışan ve fırsat buldukça bu tarz çiftliklerden online ya da doğrudan alışveriş yapmaya çalıştığını belirten 34 yaşındaki Gülümser Hanım ise son dönemde artan fiyatlara karşı çok daha duyarlı olduğunu ifade ediyor:

“Sucuk, sosis, tulum peyniri, kaymak gibi ürünlerine güvendiğim ve düzenli olarak alışveriş yaptığım bir site var. Son zamanlarda yine sipariş veriyorum ama artık tadımlık. Bir de artık fiyatlara çok dikkat kesildiğimi fark ettim...”

'KIRMIZI ET SATIŞIMIZ AZALDI AMA...'

Kırklareli'nde 10 yıldır çiftliği bulunan, internet sitesi üzerinden ürünlerinin satışını yapan ancak ismini paylaşmak istemeyen bir üretici ise geçmişteki kar marjlarıyla artık çalışamadıklarını, kar oranlarının düştüğünü ifade ediyor. Bir başka tespiti ise şu şekilde:

“Trakya kıvırcık kuzu etine rağbet önceden daha çok olurdu. Burada satışlarımızda gözle görülür bir azalma var ancak kahvaltılık ürünlerimizin satışları kırmızı et satışlarımız kadar etkilenmedi. Örneğin peynirini küçük gramajlarda alan müşterilerimizin sepetlerinde özellikle müdavimlerimizde bir değişiklik görmedik.”

[email protected] 

Kaynak: Web Özel

çiftlik