CHP lideri Kılıçdaroğlu'ndan Kızılay açıklaması

Kemal Kılıçdaroğlu CHP Kızılay AFAD
CHP lideri Kılıçdaroğlu'ndan Kızılay açıklaması

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Nasıl olur da Cumhuriyet'le yaşıt olan bir kurum çadır satar? Buradan Kızılay yetkililerine sesleniyorum: Deponuzda kaç çadır varsa, satılmadık kaç çadır kaldıysa getirin hepsini alacağız ve deprem bölgesine göndereceğiz" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti grup toplantısında gündemi değerlendirdi.

Kızılay'ın çadır satışına sert tepki gösteren CHP lideri Kılıçdaroğlu, Kızılay yetkililerine seslendi, ''Deponuzda kaç çadır varsa getirin hepsini alacağız.'' ifadesini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun gündeminde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Sarsıntıların yıkıcı etkisi, olumsuz hava nedeniyle ilk birkaç gün Adıyaman'da arzu ettiğimiz etkinlikte çalışma yürütemedik. Bunun için helallik istiyorum." açıklaması da vardı.

CHP lideri, ''Halkına kastetmenin helalliği olmaz. Kastettiniz siz bilerek yaptınız. 50 bine yakın yurttaşımızın ölümüne neden oldunuz. İnsanların ölümünü beklediler. Kimin helalliğini istiyorsun sen?'' ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: 

Acı günler yaşıyoruz. Ciddi sorunlarla karşı karşıyayız, evet ama hiçbir vatandaşımın umutsuzluğa kapılmasına gerek yok. Güzel bir ülkeyiz. Güzel insanlarımız var. Bazen yanlış tercihler nedeniyle ülke krizlere girebiliyor. Bugün yaşadığımız gibi derin bunalımların içine milyonlar sürüklenebiliyor. Ama kısa sürede toparlanmak hepimizin görevi. Millet olarak güçlüyüz. Birimizin burnu kanasa kimliğine, inancına, yaşam tarzına bakmadan hemen yanına koşuyoruz. Siyaset kurumun ayrıştırıcı yönü milletimizde yok. Bu CHP olarak bizim en büyük güvencemiz.

"EN BÜYÜK TEŞEKKÜRÜMÜZ BÖLGEYE KOŞAN GÖNÜLLÜLERE"

AFAD ve Kızılay çalışanlarına, yöneticilerine değil, çalışanlarına yürekten teşekkür ederim. Yerel yönetimlere, her belediye başkanı elinden gelen çabayı gösterdi. CHP'li olmayan belediyelere de teşekkür ettim, ziyaret ettim. Bizim tarihimizde ayrımcılık yoktur. Güvenlik güçlerimiz, zamanında askeri indirmediler ve bu büyük felaketin sorumlusu oldular. Daha sonra gelen güvenlik güçlerimize teşekkür ederiz.

Kim taş üstüne taş koyuyorsa onun yanında olmak gibi bir geleneğimiz vardır. En büyük teşekkürümüz parmaklarıyla tırnaklarıyla nasıl bir kişiyi daha kurtarırız diye bölgeye koşan gönüllülere. Belediye başkanlarımız depremin olduğu her noktada olağanüstü başarılara imza attı.

"BU KURUMUN GELDİĞİ HALE BAKIN"

Çadır ihtiyacı hala var. Yaşadığımız bir felaket ortamında nasıl olur da Cumhuriyet'le yaşıt olan bir kurum çadır satar?  Bir yardım kuruluşunun ticarethaneye dönüşmesi ne demektir? Bu kurumun geldiği hale bakın. Buradan Kızılay yetkililerine sesleniyorum: Deponuzda kaç çadır varsa, satılmadık kaç çadır kaldıysa getirin hepsini alacağız ve deprem bölgesine göndereceğiz." 

Deniyor ki 'iktidar depreme hazırlıksız yakalandı' bunu söyleyenler devlet kurumunun ne olduğunu bilmiyor. Ordu afet zamanı her zaman hazırlıklıdır. Devlet bütün risklere karşı hazırlık yapmak zorundadır. Enkazın altında kalan bu iktidar deprem konusunda tahminleri yanlış olmuş İstanbul'da bekleniyormuş. Devlet her şeye karşı hazırlıklı olmalıdır. Bu iktidar, devletin en temel kolonlarını kesti. Liyakat dediğimiz kavram devletin direğidir.  Devletin kolonlarını keserseniz böyle bir tabloya mahkum olursunuz. En yetkin insanları kapının önüne koydular. Devlette liyakati değil, sadakati esas aldılar. Aksi düşünceyi mahkum ettiler, farklı düşünceye kulaklarını kapattılar.

Halkın hayatına kast etmenin helalliği olmaz. Hayata kast ediyorsunuz. TBMM'nin deprem raporları olmasaydı bilmiyordunuz diyecektim. Biliyordunuz, kast ettiniz, 50 bin yurttaşın ölümüne neden oldunuz. Büyük bir kısmı donarak öldü. İki gün geçecek 'Ben sizden helallik istiyorum' diyeceksin. Nasıl bir helallik anlayışı? Donarak ölen vatandaştan neyin helalliğini isteyeceksin?

Rahmetli Ecevit Marmara Depremi’nden sonra Ulusal Deprem Konseyi’ni kurdu. Başında da TÜBİTAK vardı. 2007’de bu kurulu kapattılar. Şimdi kurul açıyorlar. Devlette devamlılık esastır. Bunlar ‘Devlet benimle başladı’ diyor. Devleti bir felaketle karşı karşıya getirdi.

*MGK gündeminde de vardı deprem. Sen MGK Başkanısın, Kızılay’ın onursal başkanısın. Cumhuriyetin kurduğu tüm kurumların içini boşalttılar ve çürüttüler. Sen Cumhuriyet’ten intikam mı almak istiyorsun? Ne senin, ne tüm varlıkların buna gücü yetmez.

11 MADDE AÇIKLADI

Şimdi devletin yeniden inşa edilmesi ve bu konuda sağlıklı bazı kararların alınması gerekiyor. 11 madde bunları sayacağım.

1- Müteahhitliğin bir kriteri olmalı. Berberden belge istiyorsun, apartman yapıyorsun istediğini yapıyorsun. Belli bir eğitimin, ahlakın olmalı. Elini kolunu sallayan müteahhitlik yapıyor.

2-Müteahhitler için mesleki sorumluluk sigortası getireceğiz. Doktor hata yaptığı zaman hasta dava açıyor. Aynı öyle olmalı.

3-Yapı denetim firmaları. Onlar için mesleki yeterlilik belgesi getireceğiz. Doktorlar nasıl TUS’a giriyorsa yapı denetim firmaları için de sorumluluk olması lazım.

4- Bu bağlamda yapılacak bütün yeni yapıların bir kimliği olacak.

5- Yapı kimlik belgesinin kaydı tapuya yapılacak. Köpeğin bile kimliği var. Bina yapıyorsunuz izleyen yok.

6. Okullar, hastaneler, AVM’ler gibi toplu alanlarda deprem güvenliği sertifikası olacak.

7- Kızılay, AFAD, DASK yeniden yapılandırılacak. Eski ruhlarına kavuşacak.

8-Merkezi ve yerel yönetimlerle iş birliği objektif kurallara bağlanacak. Enkazın altında vatandaş bekliyor ben gideceğim sen gidemezsin diyor.

9-Deprem dolayısıyla özel ihtisas mahkemelerinin kurulması lazım.

10-TSK afet sırasında neler yapacak bu konuda protokol hazırlanacak.

11-Toplanma alanları da asla imara açılmayacak.

Devlette yeni bir paradigma değişikliğine ihtiyaç duyuyoruz. Devleti yönetemiyorlar devletin nasıl yönetilmesi gerektiğini bütün dünyaya anlatmak istiyoruz.

Kaynak: Haber Global TV

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Kahramanmaraş depremi AFAD kızılay