Avrupa paniğe kapıldı! Schengen'e ölümcül yara

Düzensiz göç, uluslararası ilişkileri her geçen gün daha fazla çıkmaza sokuyor. Kuzey Afrika ve Ortadoğu göçlerinin ardından Ukrayna kaynaklı akınlara maruz kalan Avrupa'da alarm zilleri çalıyor. Göçle ilgili son durumu geçen hafta Brüksel'deki zirvede masaya yatıran Avrupa Birliği liderleri alınması gereken acil tedbirleri görüştü. Zirveden; sığınma başvurusu reddedilenlerin sınır dışı işlemlerinin hızlandırılmasından, Avrupa sınırlarının dışında geri gönderme merkezleri kurulmasına kadar uzanan bir dizi karar çıktı. Ancak Avrupa hukuku açısından bu kararların uygulanmasının önünde engeller olduğu belirtiliyor. Avrupa medyasında, göçle ilgili panik havasının zirveye hakim olduğu aktarılırken, kulis yazılarına göre Avrupa ülkelerinin geri gönderme planları da netleşmeye başladı. Schengen bölgesiyle ilgili gelinen noktayı ve gelişmelerin Türkiye'yi nasıl etkileyeceğini ise Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof. Dr. Kamer Kasım değerlendirdi.

KONTROLLER ARTACAK

Almanya'nın diğer Avrupa ülkelerinden farklı olarak kontrolleri sıkılaştırdığını vurgulayan Prof. Dr. Kamer Kasım şunları söyledi: "Schengen'e göre; üye ülkelerin sınırlarından aynı vizeyle geçebiliyorsunuz. Ancak Almanya yaptığı kontrollerde bunun yeterli olmadığını, gerekirse kara vasıtalarını kontrol ederek ülkeye kişileri almayabileceğini ortaya koydu. Bu, Schengen'in ruhuna aykırı bir durum Almanya'nın bundan geri adım atmadığını görüyoruz. Hatta Almanya diğer Schengen üyesi ülkelerin de aynı şekilde davranması gerektiğini düşünüyor. Önümüzdeki dönemde bu kontrollerin arttığını göreceğiz."

ALMANYA HEDEF ÜLKE

Avrupa'da göçün doğurduğu siyasal tablo içerisinde aşırı sağın yükseldiğini belirten Kasım "Aşırı sağ göçmenler konusunu seçim kampanyalarında kullanıyor ve oyunu artırıyor. Bunun önüne geçmek için Almanya'nın bu adımı attığı belirtiliyor. Almanya göçmenlerin son ulaşmak istediği ülke olarak görülüyor. Bu sebeple Almanya'nın bu türden ek tedbirler almak zorunda kaldığı ifade ediliyor" dedi.

TÜRKİYE'YE HAKSIZLIK

Düzensiz göçle mücadelede Türkiye ve Avrupa arasında nasıl bir ilişki olması gerektiğini sorduğumuz Prof. Dr. Kasım şu açıklamaları yaptı: "AB'nin sorumluluk almadığı bir ortamda Türkiye'nin de bunu sağlamaya çalışması gerekiyor. Almanya 4 milyar doların üzerinde gayrisafi milli hasılası olan bir ülke. Bugün eğer Ortadoğu'da işler bu noktaya gelmişse bunda Türkiye'nin hiçbir sorumluluğu yok. Şu anki durum Batı'nın uyguladığı politikalarla ilgili. Eğer Lübnan kaynaklı göç olursa öncelikle AB sorumluluk almalı."

SCHENGEN MANŞETLERDE

Öte yandan Avrupa medyasında Schengen'in üye devletler için de geleceği tartışma konusu oldu. İspanyol gazete La Vanguardia "Schengen ölümcül bir yara aldı. Avrupa paniğe kapıldı" yorumunu yaparken, İspanyol El Pais'de de, "Açık sınırlar artık özgürlüğün değil, güvensizliğin sembolüne döndü” denilerek sınır geçişleriyle ilgili karamsarlık aktarıldı. Gazetelerin baş yazılarında ayrıca, İtalya'nın Arnavutluk'ta kurduğu geri gönderme merkezlerine zirvede özel önem verildiği yazıldı. Kulis yazılarında Avrupa'nın bu tür merkezleri göçle mücadelede model haline getirebileceği belirtilirken Hollanda'nın Afrikalılar için Uganda'da geri dönüş merkezi kurmayı planladığı kaydedildi. İtalya hükümetinin binlerce göçmeni sığınma başvuruları değerlendirilirken Arnavutluk’ta kurulan iki merkezde tutmayı planladığı ifade ediliyor.

[email protected]

Kaynak: Web Özel